|
Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626) cilt: 45, sayfa: 619 Hüküm no: 564 Orijinal metin no: [181a-1, Arapça] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Yeniçeri on dördüncü ağa bölüğü korucularından Mustafa Beşe’nin para vakfı
Yu‘melü bi-mâ fîhi mâ lem-yezhar mâ yünâfîhi nemekahü’l-fakīr Mustafa b. Pîr Mehmed el-Kādî bi-asâkiri Rumeli -ufiye anhümâ-
Mâ-hurrire fîhi min-asli’l-vakfi ve şerâitihî sahha ledeyye ve’t-tedaha beyne yedeyye ve hakemtü bi-sıhhatihî ve lüzûmihî âlimen bi’l-hilâfi beyne’l-eimmeti’l-müctehidîn rıdvânullâhi te‘âlâ aleyhim ecma‘în ve ene’l-fakīr Ebû Sa‘îd Mehmed b. Es‘ad el-Kādî bi-medîneti Kostantıniyyeti’l-mahmiye -ufiye anhümâ-
Elhamdü li-veliyyihî ve’s-salâtü alâ-nebiyyihî Muhammedin ve alâ-âlihî ve sahbihî ecma‘în ammâ ba‘d. İşbu mazmûnunda vakıf ikrârından bahseden sahîh ve şer‘î bir hüccettir. Mahmiye-i Kostantıniyye mahallâtından Şeyh Ferhad mahallesinde sâkin, on dördüncü Ağa bölüğü yayalarından sâhibü’l-hayrât ve’l-hasenât Mustafa Bey b. Abdülmennan dünyânın fâni, âhiretin bâki olduğunu tedebbür edip âhiret azığı tedârik etmeyi murad ettiğinde meclis-i şer‘-i şerîf-i mübîne hâzır olup şöyle ikrâr ve i‘tirâf etti ki, işbu vakıf ikrârının kendisinden sudûruna kadar mâliki olduğu ve taht-ı tasarrufunda bulundurduğu, tâmmü’l-vezn sahîhü’l-ayâr yedi yüz riyâlî guruşunu mâlından ifrâz ve menâlinden temyîz edip habs ve vakfetti ve meblağ-ı mezbûru tescîl maksadıyla mütevellî nasbettiği İmâm Yusuf Efendi b. Behram’a teslîm etti. Vâkıf-ı mezbûr, meblağ-ı mezkûrun noksansız ziyâdesiz senede ona on bir hesâbı üzere istiğlâl edilmesini şart etti. Mu‘âmelenin rehn-i kavî veya kefîl-i melî ile yapılmasını şart etti. Hasıl olan ribhden yevmî üç akçeyi hergün öğle namazından sonra Kur’ân-ı azîmden bir cüz tilâvet etmesi ve sevâbını vâkıf-ı mezbûrun rûhuna hediye etmesi kaydıyla mescid-i mezbûr imâmına ta‘yîn etti. Yevmî üç akçeyi hergün öğle namazından sonra Kur’ân-ı azîmden bir cüz tilâvet etmesi ve sevâbını vâkıf-ı mezbûrun rûhuna hediye etmesi kaydıyla mescid-i mezbûr müezzinine ta‘yîn etti. Yevmî üç akçeyi hergün öğle namazından sonra Kur’ân-ı azîmden bir cüz tilâvet etmesi ve sevâbını vâkıf-ı mezbûrun rûhuna hediye etmesi kaydıyla mahmiye-i mezbûrede vâki‘ Lâleli Çeşme mahallesindeki Ahmed Ağa mescidi imâmına ta‘yîn etti. Yevmî üç akçeyi hergün öğle namazından sonra Kur’ân-ı azîmden bir cüz tilâvet etmesi ve sevâbını vâkıf-ı mezbûrun rûhuna hediye etmesi kaydıyla mahmiye-i mezbûrede vâki‘ Lâleli Çeşme mahallesindeki Ahmed Ağa mescidi müezzinine ta‘yîn etti. Yevmî iki akçeyi hergün öğle namazından sonra Kur’ân-ı azîmden bir cüz tilâvet etmesi ve sevâbını vâkıf-ı mezbûrun rûhuna hediye etmesi kaydıyla mahmiye-i mezbûrede vâki‘ Mesih Paşa câmi‘i imâmına ta‘yîn etti. Yevmî iki akçeyi hergün öğle namazından sonra Kur’ân-ı azîmden bir cüz tilâvet etmesi ve sevâbını vâkıf-ı mezbûrun rûhuna hediye etmesi kaydıyla mahmiye-i mezbûrede vâki‘ Mesih Paşa câmi‘i müezzinine ta‘yîn etti. Mütevellîye yevmî üç akçe, kâtibe yevmî bir akçe, câbîye yevmî iki akçe ta‘yîn etti. Meblağ-ı mezbûr üzerindeki nezâret-i hasbiyyeyi mezkûr bölük yayalarından altı sâlih kimseye şart etti. Ribhden artan mikdârın vücûh-ı hayrâta sarf edilmesini şart etti. Ribhin mesârif-i mesfûreye sarfında ta‘azzür olursa tamâmının fukarâya sarf edilmesini şart etti. Tevliyeyi, vezâifi, tebdîl, tağyîr, taklîl ve teksîri mâdâm ki hayâtda ola nefs-i nefîsesine şart etti. Ba‘de vefâtihî tevliyeyi mahmiye-i mezbûre hâkimine şart etti. Vâkıf-ı mezbûr sonra meblağ-ı merkūmu mütevellîye teslîm etti. Mütevellî de tesellüm edip sâir mütevellîler evkāfda nasıl tasarruf ettiler ise öyle tasarruf eyledi. Mütevellî-i mezbûr vâki‘ ikrârı vicâhen ve şifâhen tasdîk etti. Hâkim, vakfın sıhhat ve lüzûmunu câiz gören ulemâ ve müctehidînin kavillerine uyarak meblağ-ı mezbûrun vakfiyyetinin sıhhat ve lüzûmuna hükmetti. Bu sûretle tağyîri, tebdîli, tahvîli asla câiz olmayacak şekilde lâzım, sahîh ve müebbed bir vakıf oldu. Fe-men beddelehû ba‘de mâ-semi‘ahû fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû inna’llâhe semî‘un alîm. Ve ecrü’l-vâkıf ale’l-hayyi’l-cevâdi’l-kerîm.
Cerâ zâlike ve hurrire fî-evâili Recebi’l-mürecceb li-sene semân ve selâsîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Veli Efendi b. Yusuf, el-Hâc Abdüllatîf Halîfe el-imâm, Abdülganî Efendi el-imâm, Durmuş Ağa b. Abdülmennan, Ali Efendi el-müderris, Ali Beşe b. Mehmed er-râcil, Ahmed Bey el-cündî, el-Hâc Mehmed b. Mustafa solak, İbrahim Beşe b. Abdullah, Mehmed Halîfe el-müezzin, Pervâne Bey b. Abdullah, Mustafa b. Hamza, Hüseyin Çelebi b. Mustafa, Mahmud Çelebi b. Bâli, Ebûbekir b. Osman, el-Hâc Abdüllatîf b. Abdülkerîm, Osman b. Abdullah, Celâli Mahmud Ağa, Derviş Çavuş b. Mustafa ve gayrühüm
|