.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626)
cilt: 45, sayfa: 621
Hüküm no: 565
Orijinal metin no: [181b-1, Arapça]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mustafa Beşe’nin diğer para vakfı

Mâ-fîhi mine’l-vakfi ve şürûtihî sahha ledeyye ve’t-tedaha beyne yedeyye fe-hakemtü bi-sıhhatihî ve lüzûmihî âlimen bi’l-hilâfi’l-cârî beyne’l-eimmeti’l-eslâf harrerehü’l-fakīr Mehmed b. Ahmed el-müvellâ hilâfeten bi-medîneti Kostantıniyyeti’l-mahmiye -ufiye anhümâ-

Elhamdülillâhi rabbi’l-âlemîn ve’s-salâtü ve’s-selâmü alâ-nebiyyihî Muhammedin ve alâ-âlihî ecma‘în ammâ ba‘d. İşbu mazmûnunda vakıf ikrârından bahseden sahîh ve şer‘î bir hüccettir. Mezbûr Mustafa Bey meclis-i şer‘-i şerîfe hâzır olup yukarıdaki vakfiyede gayri mastûr olan yüz bin akçesini ifrâz ve temyîz edip niyet-i hâlise ve taviyyet-i vâfiye ile habs ve vakf ettiğini ikrâr ve i‘tirâf eyledi ve mütevellî-i mezbûra teslîm eyledi. Vâkıf-ı mezbûr, meblağ-ı mezkûrun noksansız ziyâdesiz senede ona on bir hesâbı üzere istiğlâl edilmesini şart etti. Mu‘âmelenin rehn-i kavî veya kefîl-i melî ile yapılmasını şart etti. Hasıl olan ribhden yevmî üç akçeyi mâdâm ki hayâtda ola evvelâ kendisine, vefâtından sonra üç akçenin Şeyh Ferhad mescidi kandil, mum ve yağına sarf edilmesini şart etti. Ve dahi yevmî üç akçenin Ahmed Ağa mescidi kandil, mum ve yağına sarf edilmesini şart etti. Kalanı Medîne-i münevere fukarâsına şart etti. Tevliyeyi müddet-i hayâtınca kendisine, ba‘de vefâtihî asıl vakfiyede mezkûr mütevellîye şart etti. Nezâret-i hasbiyyeyi de kezâlik asıl vakfiyedeki gibi şart etti. Tebdîl, tağyîr, taklîl ve teksîri kendisine şart etti. Vâkıf-ı mezbûr sonra meblağ-ı merkūmu mütevellîye teslîm etti. Mütevellî de tesellüm edip sâir mütevellîler evkāfda nasıl tasarruf ettiler ise öyle tasarruf eyledi. Mütevellî-i mezbûr vâki‘ ikrârı vicâhen ve şifâhen tasdîk etti. Hâkim, vakfın sıhhat ve lüzûmunu câiz gören ulemâ ve müctehidînin kavillerine uyarak meblağ-ı mezbûrun vakfiyyetinin sıhhat ve lüzûmuna hükmetti. Bu sûretle tağyîri, tebdîli, tahvîli asla câiz olmayacak şekilde lâzım, sahîh ve müebbed bir vakıf oldu. Fe-men beddelehû ba‘de mâ-semi‘ahû fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû inna’llâhe semî‘un alîm. Ve ecrü’l-vâkıf ale’l-hayyi’l-cevâdi’l-kerîm.

Cerâ zâlike ve hurrire fî-evâili Şa‘bâni’l-mu‘azzam li-sene semân ve selâsîn ba‘de’l-elf.

Şühûdü’l-hâl: es-Sâbikūn