Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626) cilt: 45, sayfa: 628 Hüküm no: 573 Orijinal metin no: [183b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Valide Handan Sultan Evkafı’na bağlı mukataanın mültezimi Mehmed Ağa’nın eski mültezim Hasan Ağa b. Hüseyin’in hakkını gasbettiği iddiası Atebe-i Aliyye müteferrikalarından olup vilâyet-i Anadolu’da vâki‘ merhûme Vâlide Hândân Sultân Evkāfı’ndan Menemen ve limanı? mukāta‘asının bin otuz bir senesinde bundan akdem mültezimi olan fahrü’l-a‘yân Mehmed Ağa b. ( ) meclis-i şer‘-i şerîfde kendinden evvel bin otuz senesinde zikr olunan mukāta‘anın sâbıkā mültezimi olan zahrü’l-eşbâh Hasan Ağa b. Hüseyin nâm kimesne mahzarında takrîr-i da‘vâ edip ben mukāta‘a-i mezbûrenin sene-i merkūme Martı ibtidâsından bir yıl tamâmına değin vâki‘ olan a‘şâr-ı şer‘iyye ve rüsûm-ı örfiyye ve cürm-i cinâyet ve bâd-ı hevâsın ta‘ahhüd ve iltizâm ettiğimden sonra bazı umûr tekarrübü ile ibtidâ-i müddetden zabtına mübâşeret edemeyip lâkin temessükâtım mûcebince sene-i mezbûrede vâki‘ olan mahsûlün cümlesi bana âid iken mezbûr Hasan Ağa şirret edip bin otuz bir senesi dahi bana deruhde olunmuşdur deyu bir tarîk ile temessüğü ibrâz etmeğin müddetim zımnında olan eyyâmdan iki buçuk ay mikdârı mukāta‘a-i mezbûreyi zabt etmekle tafsîli sebk eden rüsûmdan olup ahâlîsinden isim ve şahsı ma‘lûm bir alay kimesnelerden cerîme nâmına cem‘an altmış iki bin sekiz yüz akçe ahz u kabz etmişdir, suâl olunup takrîri tahrîr olunmasın taleb ederim dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Hasan Ağa cevâbında vech-i muharrer üzere bin otuz senesinde ta‘ahhüd ve iltizâm ettiği mukāta‘a-i mezbûre mahsûlünden olup tarafından zabta me’mûr âdemîsi yedinde mazbût olan hakkımı ve sene-i mezbûr mahsûlünden re‘âyâ uhdesinde kalan bakāyâsını tahlîs için mukāta‘a-i mezbûreye varıp müdde‘î-i mûmâ-ileyhin müddeti içinde ancak kırk gün karâr ettiğin mukırr, lâkin vech-i meşrûh üzere kendüye âid olan küllen ve bazen bir akçeye ve habbeye vaz‘-ı yed ettiğin münkir olmağın müdde‘î-i mezbûr müdde‘âsını beyâna kādir olmadığından mâ‘adâ bu makūlede ashâbı tarafından da‘vâ ve talebe vekâleti sâbit olmaksızın mücerred müddetim içinde bana âid alınagelen rüsûmdandır deyu hilâf-ı şer‘-i şerîf cerîme nâmına zulmen alınan şeyin da‘vâsı nâ-meşrû‘ olmağın mu‘ârazadan men‘ birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Tahrîren fî-evâhiri şehri Ramazâni’l-mübârek sene 1035. Şühûdü’l-hâl: Fahrü’l-akrân Abdüsselam Çavuş b. Ali, Ahmed Ağa b. Mehmed el-cündî, İbrahim Çelebi b. Ebîbekir?, Osman Efendi b. Mehmed, Sinan ve gayru[hum].