.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Evkaf-ı Hümâyûn Mahkemesi 673 Numaralı Sicil (H. 1300-1301 / M. 1883-1884)
cilt: 100, sayfa: 50
Hüküm no: 12
Orijinal metin no: [5-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hürmüz Hanım’a miras yoluyla intikal eden ev hissesine el koyan Ahmed Efendi’den hissenin alınması

Cemal, vekâlet

Numara: 71, 40 guruş

Fi’l-asl medîne-i Üsküdar’da Selîmiye mahallesi ahâlisinden olup el-yevm mahrûse-i Edirne’de sâkine ve asâkir-i şâhâne kolağalarından Merkez Hastahânesi eczâcısı Kadri Efendi zevcesi Hüsniye Hanım bt. el-müteveffâ İsmail Hakkı b. Osman’ın vâlidesi olup tarafından ber-vech-i âtî vekâlet iddi‘â eden zâtı ta‘rîf-i şer‘î ile mu‘arrefe olan işbu bâ‘isetü’l-kitâb Hürmüz Hanım bt. Ahmed m. zikri âtî menzil hissesine bi’l-emâne vâzı‘ü’l-yed olan Ahmed Efendi b. Mustafa mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edüp Hazîne-i Evkāf-ı Hümâyûn’dan mazbût evkāfdan cennet-mekân Sultan Selim Hân-ı sâlis hazretleri evkāf-ı şerîfeleri musakkafâtından medîne-i mezkûrede vâkıf-ı müşârün-ileyhânın ismine mensûb mahallede Tekye sokağında vâki‘ şehriye yüz otuz beş akçe icâre-i müeccelelü mukaddemâ bir ve el-yevm herbiri ma‘lûmü’l-hudûd yedi ve dokuz numaralar ile murakkam iki bâb menzil ve müvekkilim kızım mezbûrenin min-kıbeli’l-eb ceddesi müteveffât Fatıma Hanım bt. Mehmed’in hayatında bâ-temessük-i mütevellî bi’l-icâreteyn taht-ı tasarrufunda olduğu hâlde câmi‘-i şerîf-i müşârün-ileyhânın müezzinbaşısı Hafız Ahmed Efendi’nin mâlından ve yedinden istikrâz ve ahz ü kabz eylediği dört bin guruş deyni mukābelesinde ber-vech-i muharrer mutasarrıfa olduğu menzileyn-i mezkûreyni mezbûr Hafız Ahmed Efendi’ye bâ-re’y-i mütevellî vefâen ferâğ ve tefvîz ederek temessüğü tahşiye olundukdan sonra mezbûre Fatıma Hanım deyn-i meblağ-ı mezkûru edâ ve menzileyn-i mezkûreyni bâ-re’y-i mütevellî fek ve tahlîs etmeksizin bundan akdem fevt ve menzileyn-i mezkûreyn sadrî oğlu zevcim müteveffâ-yı mezbûr İsmail [6] Hakkı Efendi ile sadriye kebîre kızı Adeviye Hanım’a münâsafeten ba‘de’l-intikāl zevcim mezbûr İsmail Hakkı Efendi’nin dahi mu‘ahharan fevtiyle menzileyn-i mezkûreynde olan nısf hisse-i şâyi‘aları sulbiye kebîre kızım müvekkilem gāibe-i mezbûre ile sulbî oğlu Ali Efendi’ye hasbe’l-âde münâsafeten intikāl edüp ve mezbûr Ahmed Efendi menzileyn-i mezkûreynden kızım ve müvekkilem mezbûrenin rub‘ hisselerin teslîmiyle bi’l-emâne vâzı‘ü’l-yed olup ancak kızım ve müvekkilem gāibe-i mezbûre menzileyn-i mezkûreynden ber-vech-i muharrer intikālen mutasarrıfa olduğu rub‘ hisse-i şâyi‘alarını mezbûrun yedinden nez‘ ü kabza ve ba‘de’l-kabz meblağ-ı mezkûr dört bin guruşdan kendüye intikāl eden rub‘ hisse-i mezkûrede isâbet edeni hissedârlarıyla ma‘an mezbûr Hafız Ahmed Efendi’ye edâ ile menzileyn-i mezkûreyni bâ-re’y-i mütevellî fek ve tahlîsine ba‘dehû kābil-i taksîm olduğu hâlde hissedârlarıyla beynlerinde taksîme ve tâlibi zuhûrunda bedel-i misliyle bâ-re’y-i mütevellî âhara ferâğa ve bedelini ahz ü kabza ve makbûzumu kendüye irsâl ve îsâle ve husûs-ı mezkûr mütevakkıf olduğu umûrun küllîsine yedimde olup işbu sene-i mübâreke Muharremi’l-harâmının yirmi birinci günü târihiyle müverraha mahrûse-i mezkûre nâibi Abdurrahim Efendizâde fazîletlü es-Seyyid Ebulhayr Efendi’nin imzâ ve hâtemini hâviye bir kıt‘a vekâlet hücceti ve zahrında muharrer kazâ-i mezkûr Bidâyet Mahkemesi’nin memhûr mazbatası mantûklarınca mahkeme-i mezbûrede nâib-i mûmâ-ileyh huzûrunda tarafından beni gıyâbımda kabûlüme mevkūfe vekâlet-i mutlaka-i sahîha-i şer‘iye ile vekîl nasb ü ta‘yîn edüp haber-i vekâlet bana vâsıl oldukda ben dahi vekâlet-i mezkûreyi kabûl etmemle suâl olunup rub‘ hisse menzileyn-i mezkûreynden keff-i yed ve vech-i lâyıkıyla bana teslîme mezbûr Ahmed Efendi’ye tenbîh olunmak bi’l-vekâle matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl ol dahi cevâbında hisse-i şâyi‘a-i mezkûre gāibe-i mezbûrenin ber-vech-i muharrer tasarrufunda olup kendisi dahi bi’l-emâne vâzı‘ü’l-yed olduğunu ikrâr mâ‘adâ vekîl müdde‘iye-i mezbûrenin ber-vech-i muharrer vekâlet müdde‘âsını inkâr etmekle zikrolunan hüccet ve mazbata mütâla‘a olundukda hüccet-i mezkûrenin mührü mutâbık ve me‘âli vekâlet-i mezkûreyi beyândan ibâret idiği cânib-i fetvâhânede tahşiye ve temhîr olunduğuna ve mazmûnu vekîl müdde‘iye-i mezbûrenin takrîr-i meşrûhuna muvâfık bulunduğuna ve mazbata-i mezkûre dahi hüccet-i mezkûreyimüeyyid ve musaddık idiğine binâen hüccet-i mezkûrenin tezvîr ve tasnî‘den sâlim olduğu münfehim ve Mecelle-i Ahkâm-ı Adliye’nin bin sekiz yüz yirmi birinci mâddesi mûcebince bu makūle tezvîr ve tasnî‘den sâlim olan senedât-ı şer‘iyenin mazmûnuyla bilâ-beyyine amel ve hüküm câiz olmağla mûcebince ba‘de’l-hükm rub‘ hisse-i şâyi‘a-i mezkûrelerden keff-i yed ve müdde‘iye vekîl-i mezbûre Hürmüz Hanım’a teslîme mezbûr Ahmed Efendi’ye tenbîh olunmağın mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fî 19 Şa‘bân sene 1300

Şühûd[ü’l-hâl]: Mehmed Ağa b. Mustafa, Muhzırbaşı Ömer Ağa b. Kadri ve gayruhum.