.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 61 Numaralı Sicil (H. 1065- 1066 / M. 1655)
cilt: 27, sayfa: 107
Hüküm no: 89
Orijinal metin no: [17a-2]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Cezerî Kasım Paşa Camii imamı Alemüddin Efendi’nin kendisine meşrûta olduğunu iddia ettiği evin Mehmed Bey Vakfı akârâtından olduğu

Medîne-i Ebâ Eyyûb el-Ensârî -razıye anhü rabbühü’l-melikü’l-Bârî-de merhûm Cezer[î] Kasım Paşa Câmi‘-i şerîfi’nde imâm olan Alemüddîn Efendi b. Süleyman mahfil-i kazâ ve mahall-i hükm ve imzâda yine medîne-i mezbûrede merhûm Mehmed Bey el-Hamzavî Vakfı’na kıbel-i şer‘-i kavîmden mansûb mütevellî olan râfi‘-i hâze’l-kitâbi’l-müstetâb Mehmed Çelebi b. Mehmed nâm mütevellî muvâcehesinde üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mârrü’z-zikr Cezerî Kasım Paşa mahallesinde vâki‘ hudûdu ve müştemilâtı beynimizde ma‘lûm olan menzil merhûm-ı mezbûr Cezerî Kasım Paşa hâdimlerinden Süleyman nâm hâdimin mülkü olmağla hasbeten lillâhi te‘âlâ vakf edip süknâsı kendiden sonra efendisi Paşa’yı müşârun-ileyhin binâ eylediği câmi‘-i şerîfde kâinen men kâne imâm olanlara şart ve ta‘yîn edip hakk-ı mesken benim meşrûtum iken mütevellî-i mezbûr mütevellîsi olduğu mezbûr Mehmed Bey Vakfı akārâtından olmak üzre vaz‘-ı yed eder, suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl mütevellî-i mezbûr cevâbında fi’l-hakīka menzil-i mezbûr mütevellîsi olduğum vakfın hudûdu dâhilinde olduğundan mâ‘adâ bu âna değin cânib-i vakf-ı mezbûrdan zabt olunagelmişdir, binâ’en aleyh tevliyetim hasebiyle vaz‘-ı yed ederin deyû bir vakfiye ibrâz ve nazar olundukda fi’l-hakīka mezbûr Mehmed Bey Vakfı’nın hudûdu dâhilinde olduğu mastûr ve mukayyed bulunup lâkin hudûdunda ihtilâf olmağla müşâhede için savb-ı şer‘den Surûrî Mustafa Efendi irsâl olunup ol dahi zeyl-i hüccetde isimleri mastûr müslimîn ile münâza‘un fîh olan menzi[l-i] mezbûra varıp vakfiyesinde tahrîr olunduğu üzre menzi[l-i] mezbûrun cevânib-i erba‘asına nazar eylediğinde mezbûr Mehmed Bey Vakfı’nın hudûdu dâhilinde olduğunu müşâhede ve mu‘âyene eylediklerinden sonra vâki‘ü’l-hâli mahallinde tahrîr ba‘dehû meclis-i şer‘de bi’l-ittifâk ihbâ[r] edip ba‘dehû mezbû[r] Alemüddîn Efendi’den beyyine taleb olundukda müdde‘âsını isbâta kādir olmayıp husûs-ı mezbûr için bir temessük dahi ibrâz etmemekle ol vechile ta‘arruzdan men‘ olunup mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Tahrîr[en] fî âhiri Ramazâni’l-mübârek li sene hamsin ve sittîn ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Eyüb Çelebi b. Mustafa, Ali Bey b. Mustafa, Hasan Beşe b. Mehmed, Ali Beşe b. Mehmed, Mehmed Çelebi b. Hüsrev, Halil Çelebi b. Murtaza