Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 61 Numaralı Sicil (H. 1065- 1066 / M. 1655) cilt: 27, sayfa: 146 Hüküm no: 145 Orijinal metin no: [28a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Hakverdi b. Hüdaverdi’nin ölen Abdurrahman Çelebi b. Hüseyin ile ortak yoğurtçuluk yaptıkları ve şirketin feshinden zimmetinde alacağı kaldığı Medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûb el-Ensârî -dâme fî rıdvâni’l-Bârî-’de yoğurtçu tâ’ifesinden işbu râfi‘ü’l-kitâb Hakverdi b. Hüdâverdi nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i lâzımü’t-teşrîfde bundan akdem fevt olan Abdurrahman Çelebi b. Hüseyin’in verâseti zevce-i metrûkesi Kalender bt. Abdullah nâm hâtun ile mukarrun leh bi’n-neseb cihetinden karındaşı oğlu İsmail nâm kimesneye münhasıra olup kable’l-kısme mezbûr İsmail dahi fevt olup verâseti zevce-i metrûkesi İsmihân bt. Abdülbâkī’ye ve sulbî oğulları Mehmed ve Mustafa nâm sagīrlere ve sulbiye kebîre kızı ( ) nâm hâtuna münhasıra olup şer‘an zâhir ve müte‘ayyin oldukdan sonra sagīrân-ı merkūmânın tesviye-i umûruna kıbel-i şer‘-i şerîfden mansûbe vasî olan merkūme İsmihân tarafından muhâsama ve redd-i cevâba vekâlet-i mutlaka ile vekîl olup mezbûreyi ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân olan Ali Beşe b. Ahmed ve Mustafa Çelebi b. Mehmed şehâdetleri [ile] şer‘an vekâleti sâbite olan Ömer Çelebi b. Mehmed nâm kimesne muvâcehesinde üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mukaddemâ müteveffâ-yı evvel Abdurrahman Çelebi ile yoğurtçuluk san‘atında şerîkler olup fesh-i şirket edip beynimizde hesâb ve kitâb edip on altı bin akçe hakkım zuhûr edip meblağ-ı mezbûru kable’l-edâ fevt olmağla zimmetinde kalmışdır, hâlen meblağ-ı mezbûru merkūm Abdurrahman Çelebi’nin muhallefâtından taleb ederin suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl ve akībe’l-inkâr müdde‘î-i mezbûr Hakverdi’den müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda medîne-i mezbûrda Câmi‘-i kebîr mahallesi sâkinlerinden el-Hâc Pîrî b. Abdülbâkī ve yine medîne-i merkūmede Çavuş Kasım mahallesi sükkânından Mustafa Beşe b. Ali nâm kimesne li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-vâki‘ müdde‘î-i mezbûr Hakverdi müteveffâ-yı evvel merkūm Abdurrahman Çelebi ile yoğurtçuluk san‘atında mukaddemâ şerîkler olup fesh-i şirket eyleyip beynlerinde hesâb ve kitâb eylediklerinde ba‘de küllî hesâb mezbûr Abdurrahman Çelebi zimmetinde müdde‘î-i mersûmun on altı [bin] akçe hakkı zuhûr eyledikde mezbûr Abdurrahman Çelebi dahi bizim huzûrumuzda mukır ve mu‘terif olmuşidi, biz bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle oldukdan sonra meblağ-ı mezbûru müteveffâ-yı merkūm Abdurrahman Çelebi’den hâl-i hayâtında küllen ve ba‘zan ahz ü kabz veya hibe veya havâle veyâhud turuk-ı şer‘iyyeden her vechile zimmetini ibrâ ve iskāt etmediğine mezbûr Hakverdi’ye yemîn teklîf olundukda ol dahi alâ hasebi’l-mes’ûl yemîn edip mûcebiyle meblağ-ı mezbûr on altı bin akçeyi müdde‘î-i mezbûr Hakverdi’ye edâ ve teslîm vekîl-i mezbûr Ömer Çelebi’ye tenbîh olunup ba‘de’l-hükm mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-âhir min Şevvâli’l-mükerrem sene 1065. Şuhûdü’l-hâl: Muharrirü’l-vesîka Mustafa Efendi, fahrü’l-kuzât Mehmed Efendi, Sinan Efendi b. Derviş, Hüseyin Beşe b. Ali, Ahmed Bey b. Haydar