Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 61 Numaralı Sicil (H. 1065- 1066 / M. 1655) cilt: 27, sayfa: 170 Hüküm no: 176 Orijinal metin no: [34a-3] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Hızır Efendi’nin evlâdının kendilerine meşrûta olan vakıf evin arsası ve enkâzı hakkında vakıf mütevellisi Sunullah Çelebi ile olan anlaşmazlıklarında sulh olduğu
Dârü’l-hilâfeti’l-aliyye Kostantıniyyetü’l-mahmiyye’de Mi‘mâr Hayreddin mahallesi sâkinlerinden Mehmed Efendi ve Kerime Hâtun ve Saliha Hâtun evlâdü’l-merhûm el-mebrûr ed-dâric ilâ rahmeti rabbihi’l-gafûr eş-Şeyh Hızır Efendi meclis-i şer‘-i şerîf-i enver ve mahfil-i dîn-i münîf-i ezherde işbu hâmilü’l-kitâb el-Hâc Receb b. Fazlullah ve Ramazan b. Zülfikar nâm kimesneler mahzarında her biri ikrâr ve takrîr-i kelâm edip mahalle-i mezbûrede vâki‘ iki tarafdan İbrahim Çelebi Vakfı ve bir tarafdan vakıf menzil ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd olup bir su kuyusu ve bir mikdâr taş duvarları müştemil olan menzili bundan akdem [34b] Kaliçeci Hasan nâm sâhibü’l-hayrât vakf ve habs edip süknâsını evvelâ kendi nefsine ba‘dehû zevcesi Selimşah nâm hâtuna ba‘dehû Selimşah’ın evlâdına ve evlâd-ı evlâd-ı evlâdına ba‘dehüm kendi utekāsına ve evlâdlarına ve evlâd-ı evlâd-ı evlâdlarına neslen ba‘de neslin ba‘de inkırâzi’l-kül vakfına her kim mütevellî bulunursa menzil-i mezbûru semen-i misli ile ba‘de’l-müzâyede âhara bey‘ ve semeninden tahammülü mikdârı eczâ vaz‘ olunup ve ba‘de salâti’l-fecr kırâ’at olundukdan sonra sevâbı rûhuma hibe ve ihdâ oluna deyû şart ve ta‘yîn ve vakfiye-i ma‘mûlün bihâsında tahrîr ve tasrîh olunup biz vâkıf-ı mezbûrun utekāsı evlâdından olmağla menzil-i mezbûr zabt ve tasarrufumuzda olup bundan akdem vâki‘ olan ihrâk-ı azîmde menzil-i mezbûr muhterik olup sırf arsa kaldıkda kendi mâlımız ile ta‘mîr ve termîm ve ebniye ihdâs eyleyip tasarruf üzre iken menzil-i mezbûr yine muhterik oldukda ta‘mîr ve termîm ve ebniye ihdâsına vüs‘atim[iz] olmamağla menzil-i mezbûr nıkzı ile sırf arsa kalıp ol arsa zabt ve tasarrufum[uz]da iken vâkıf-ı mezbûrun vakf-ı âharına mütevellî olup hâzır bi’l-meclis olan Sunullah Çelebi b. Hasan nâm mütevellî arsa-i mezbûre intikāl-i cârî üzre vakfa intikāl etmişdir deyû mezbûrân el-Hâc Receb ve Ramazan Efendi’ye bedel-i ma‘lûm mukābelesinde ferağ ve tefvîz anlar dahi tefevvuz ve kabûl eyleyip ta‘mîr ve termîm sadedinde iken biz dahi arsa-i mezbûra hakk-ı meşrûtamızdır deyû bir kaç def‘a hâkimü’ş-şer‘de mürâfa‘a olup vech-i mübeyyen üzre vâkıf-ı mezbûrun utekāsı evlâdından olduğumuzu isbâta kādir olmayıp şer‘le kasr-ı yedimize hükm-i hâkim lâhık oldukdan sonra tekrâr huzûr-ı hâkime varıp menzil-i mezbûrun nıkzı bizim kendi mülkümüz deyû mütevellî-i merkūm ile mersûmân el-Hâc Receb ile Ramazan Efendi yedinden taleb ve da‘vâ eylediğimizde anlar dahi ta‘allül ve mücâdele etmekle beynimizde münâza‘ât-ı kesîre ve muhâsamât-ı şedîde cereyân etmişidi, el-hâletü hâzihî beynimizde muslihûn-ı müslimûn tavassut edip mukaddemâ izn-i şer‘le ve ma‘rifet-i mütevellî ile ihdâs eylediği ebniyenin nıkzı da‘vâsından bizi on beş bin cedîd akçe üzre sulh eylediklerinde biz dahi sulh-ı mezbûru kabûl ve bedel-i sulh olan meblağ-ı mezbûr on beş bin akçeyi yedlerinden bi’t-tamâm ahz ü kabz eyledik ba‘de’l-yevm menzil-i mezbûrda ve nıkzında vechen mine’l-vücûhi’ş-şer‘iyye ve sebeben mine’l-esbâbi’l-mer‘iyye bizim alâka ve medhalimiz yokdur mütevellî-i merkūmun [ve] mezbûrân el-Hâc Receb ve Ramazan Efendi’nin zimmetlerini menzil-i mezbûra ve nıkzına müte‘allik cemî‘ de‘âvî ve mutâlebât ve eymân ve muhâsamâtdan ibrâ-i âmm-ı kātı‘ü’n-nizâ‘ ile ibrâ ve iskāt eyledik, min ba‘d da‘vâ ve nizâ‘ımız yokdur, sudûr dahi ederse lede’l-hükkâm-ı zevi’l-efdal istimâ‘ olunmaya dediklerinde mukırrûn-ı merkūmûnun minvâl-i meşrûh üzre cârî ve sâdır [olan] kelimât-ı mahkiyelerin mütevellî-i mezbûr ile merkūmân el-Hâc Receb ve Ramazan Efendi bi’l-muvâcehe tasdîk ve bi’l-müşâfehe tahkīk etmeğin mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis aşer min Zilka‘deti’ş-şerîfe li sene hamsin ve sittîn ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Derviş Çelebi b. Mehmed Efendi, Süleyman Ağa b. Hasan, eş-Şeyh Mehmed Efend[i] b. Ramazan, es-Seyyid Alâaddin b. Mehmed, es-Seyyid Fazlullah Çelebi b. Mehmed, Hasan Efendi b. Derviş imâm-ı sultânî, Mehmed Çelebi b. Ali, diğer Mehmed Çelebi b. Ali, Ahmed Beşe b. Hasan el-Mübâşir, Mahmud Beşe b. eş-Şeyh Davud, Mehmed Efendi b. Abdülkādir, Mehmed Efendi b. Ebîbekir, Mehmed Efendi b. Abdülgaffâr, Yusuf Efendi b. Oruc kâtib-i vakf, muharrirü’l-hurûf Mustafa Efendi b. Hasan, Mehmed Efendi b. Nasuh Beyaz
|