Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667) cilt: 17, sayfa: 298 Hüküm no: 335 Orijinal metin no: [43b-3] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Esirci Ebûbekir’in, Hacı Hüseyin Ağa’ya sattığı Müstakim adlı câriyenin âzatlı olduğu ve bedelinin iadesi
Esirci tâifesinden bâ‘isü’l-kitâb Ebûbekir b. Ali nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîfde Süleyman b. Abdullah nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûr Süleyman kendiye rıkkıyyetini mu‘terife olan orta boylu, açık kaşlı, elâ gözlü, sarışın, Rûsiyyetü’l-asl Müstakīme bt. Abdullah’ı târih-i kitâbdan seksen gün mukaddem memlûkesi olmak üzre yüz kırk altı esedî guruşa bana bey‘ ve teslîm ben dahi iştirâ ve tesellüm edip mezbûr Süleyman’a semen-i mezbûru edâ ve teslîm ettiğimden sonra mevsûfe-i mezbûreyi Hacı Hüseyin Ağa b. Halil nâm kimesneye yüz altmış guruş semen-i makbûza bey‘ ve teslîm ol dahi iştirâ ve tesellüm ettikden sonra mevsûfe-i mezbûre mahmiye-i İstanbul’da Şehremîni kurbunda sâkine iken vefât eden Sâliha Hâtun bt. Mehmed Ağa’nın ben câriye-i memlûkesi olup müteveffât-ı mezbûre hayâtında mülkünde iken târih-i kitâbdan dokuz ay mukaddem beni malından i‘tâk ve tahrîr etmekle ben hürre olmuş iken mezbûr Hüseyin Ağa bi gayrı hakkın bana vaz‘-ı yed eder deyû târih-i kitâb şehrinin yirmi birinci günü mahmiye-i mezbûrede Davud Paşa mahkemesinde nâibü’ş-şer‘ olan Mustafa Efendi huzûrunda merkūm Hüseyin Ağa muvâcehesinde da‘vâ ve mezbûr Hüseyin Ağa hürriyetini inkâr ettikde, mevsûfe-i mezbûre vech-i muharrer üzre müdde‘âsını udûl-i müslimînden Ahmed Bey b. Şaban ve Musa Beşe b. Mahmud ve İbrahim b. İsmail ve Mehmed Çelebi b. Ali nâm kimesneler şehâdetleri ile isbât edip mûmâ-ileyh Mustafa Efendi dahi şehâdetlerini kabûl ve mûcebince mevsûfe-i mezbûrenin hürriyetine hükm edip sebîlini tahliyye ettiğinden sonra mezbûr Hacı Hüseyin Ağa bana semen deyû verdiği yüz altmış esedî guruşu mürâca‘at edip benden almağla suâl olunup mezbûr Süleyman’ın benden semen deyû aldığı meblağ-ı mezbûr yüz kırk altı esedî guruşun mezbûr Süleyman’dan alıverilmesi matlûbumdur deyû mazmûnu takrîrine mutâbık hüccet-i şer‘iyye ibrâz etmeğin gıbbe’s-suâl mezbûr Süleyman mevsûfe-i mezbûreyi müdde‘î-i mezbûra semen-i mezbûr yüz kırk altı esedî guruşa târih-i kitâbdan seksen gün mukaddem bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen ettiğini ikrâr, mâ‘adâyı inkâr etmeğin müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden olup zeyl-i hüccetde isimleri terkīm olunan Hasan Bey b. Abdullah ve Abdülbâkī Çelebi b. Mehmed nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka müdde‘î-i mezbûr Ebûbekir mevsûfe-i mezbûreyi mezbûr Süleyman’dan semen-i mezbûra iştirâ ve kabz edip ba‘dehû mezbûr Hacı Hüseyin Ağa yüz altmış guruşa bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen ettiğinden sonra mevsûfe-i mezbûr Hüseyin Ağa muvâcehesinde târih-i kitâb şehrinin yirmi birinci günü mahmiye-i mezbûrede Davud Paşa mahkemesi’nde nâibü’ş-şer‘ olan mûmâ-ileyh Mustafa Efendi huzûrunda bundan akdem Şehremîni kurbunda sâkine iken vefât eden merhûme Sâliha Hâtun bt. Karakaş Mehmed Ağa’nın ben câriye-i memlûkesi olup müteveffât-ı mezbûre Sâliha Hâtun mülkünde iken târih-i kitâbdan dokuz ay mukaddem beni malından tahrîr ve i‘tâk ve zümre-i harâir-i asliyyâta idrâc ve ilhâk etmişidi deyû da‘vâ ve müdde‘âsını udûlden mezbûrûn Ahmed Bey b. Şaban ve Musa Beşe b. Mahmud ve İbrahim b. İsmail ve Mehmed Çelebi b. Ali nâm kimesneler [44a] şehâdetleri ile isbât edip nâib-i mûmâ-ileyh Mustafa Efendi dahi şehâdetlerini kabûl ve mûcebince mevsûfe-i mezbûrenin hürriyetine hükm edip sebîlini tahliyye ettiğinden sonra mezbûr Hacı Hüseyin Ağa müdde‘î-i mezbûr Ebûbekir’e semen deyû verdiği yüz altmış esedî guruşu müdde‘î-i mezbûrdan mürâca‘at edip almışdı mezbûr Süleyman’ın müdde‘î-i mezbûr Ebûbekir’den semen deyû aldığı yüz kırk altı esedî guruşu müdde‘î-i mezbûra edâ mezbûr Süleyman üzerine lâzımdır biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince mezbûr Süleyman’ın müdde‘î-i mezbûr Ebûbekir’den semen deyû aldığı meblağ-ı mezbûr yüz kırk altı esedî guruşu müdde‘î-i mezbûra edâya mezbûr Süleyman’a tenbîh olunmağın mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’r-râbi‘ ve’l-ışrîn min Cumâdelâhire li sene seb‘a ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Çelebi b. Abdülmennân Kethüdâ-yı muhzırân, Şükrullah Bey b. Mustafa, Abdi Çelebi b. Hüseyin, Resul b. Rıdvan, Mehmed b. Ramazan.
|