.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 74 Numaralı Sicil (H. 1072 - 1073 / M. 1661 - 1662)
cilt: 28, sayfa: 255
Hüküm no: 264
Orijinal metin no: [57b-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Cafer Efendi Evkafı’na ait bostanı kullanan Ali Çelebi b. Halil’in kira ödemesi

Mahmiye-i İstanbul’da Yeniodalar başında sâkin olup merhûm Cafer Efendi’nin evkāfına bi’l-fi‘l meşrûtiyyet üzre mütevellî olan el-Hâc Veli b. İsâ nâm kimesne mahfil-i kazâda menzil-i câ’i’z-zikr ve bahçe-i âti’l-beyâna vaz‘-ı yedi ikrâr ile sâbit olan Ali Çelebi b. Halil el-Yesârî mahzarında üzerine bi’l-velâye takrîr-i da‘vâ edip medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûb el-Ensârî -dâme fî rıdvâni’l-Bârî-’de Ali Paşa mahallesinde vâki‘ lede’l-ahâlî ve’l-cîrân ma‘lûmetü’l-hudûd olup hâlâ icâre-i mu‘accele ve müeccele-i ma‘lûmeteyn ile Yusuf Efendi’nin zabt ve taht-ı icâresinde olan bostanın mukaddemâ mutasarrıfı olan Kara demekle ma‘rûf Bostancı zimmî mezbûr Ali Çelebi’nin hâlâ mülk-i müşterâsı olmak üzre mutasarrıf olduğu bir tarafdan bostan-ı mezkûr ve bir tarafdan Abdülkerim Çelebi mülkü ve bir tarafdan Pazarcı Osman veresesi mülkü ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd olan menzilin mukaddemâ mâliki olan Şeyh Mehmed nâm kimesneye bostan-ı mezkûrun bir mikdârını ifrâz ve bedel-i ma‘lûme mukābelesinde senede yirmi akçe icâre ile evkāf-ı mezbûre mütevellîsi ma‘rifetiyle tefvîz bi’l-ferâğ, ol dahi tefevvüz ve kabûl ve bahçesine ilhâk edip her sene icâre-i mezkûreyi vakfa edâ ve teslîm ederken fevt olmağla ol bostandan ifrâz olunan arsa evlâdına intikāl etmeğin anlar dahi her sene icâre-i mezkûreyi cânib-i vakfa edâ ederlerken hâlâ menzil-i mezbûra mezkûr Ali Çelebi şirâ-i şer‘î ile mâlik olmağın zikr olunan vakıf arsayı dahi tasarruf edip zikr olunan yirmi akçe icâreyi vakf için taleb eylediğimde teslîmden imtinâ‘ eder hâlâ suâl olunup alıverilmek matlûbumdur deyicek gıbbe’s-suâl mezbûr Ali Çelebi cevâbında menzil-i mahdûd-ı mezkûru işbu hâzır bi’l-meclis es-Seyyid Mahmud Çelebi ve Ahmed Çelebi vâlidesi Feridun ve zevcesi Ümmühâni bt. es-Seyyid Ali taraflarından ba‘de’l-isbâti’l-vekâle sene seb‘în ve elf Muharremü’l-harâmında müvekkilelerinin mülk-i müşterâları olmak üzre bana otuz sekiz bin akçeye bi’l-vekâle bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen etmişlerdir vakf-ı mezbûrdan menzil-i mezbûrun bahçesine yirmi akçe icâre ile yer ilhâk olunduğu ma‘lûmumuz değildir, fi’l-hakīka menzil-i mezbûrun bahçesinin bir mikdârı vakf-ı mezbûrdan ise benim akçemi verip menzil-i mezbûru alsınlar deyicek isre’l-istintâk vekîlân-ı mezbûrân dahi cevâblarında menzil-i mahdûd-ı mezkûru mukaddemâ hâzır bi’l-meclis Abdülkerim Çelebi müvekkilelerimize mülk-i sırf olmak üzre semen-i ma‘lûma bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen etmişdi biz dahi mülk olmak üzre mezbûr Ali Çelebi’ye vech-i muharrer üzre otuz bin akçeye bi’l-vekâle bey‘ ve kabz-ı semen eylemişizdir, mârrü’z-zikr vakf bostandan senede yirmi akçe icâre ile menzil-i mezbûrun bahçesine yer ilhâk olunduğu müvekkilelerimizin ma‘lûmları değildir deyicek vâki‘ hâl merkūm Abdülkerim Çelebi’den suâl olundukda, fi’l-vâki‘ menzil-i mezbûrun mâlik-i evveli mezbûr eş-Şeyh Mehmed benim babam idi, merkūm Kara zimmî bedel-i ma‘lûme mukābelesinde bostan-ı mezkûrdan bir mikdâr yer ifrâz ve izn-i mütevellî ile senede yirmi akçe icâre ile baba[m] mezbûra tefvîz bi’l-ferâğ edip ol dahi tefevvüz ve menzil-i mezbûrun bahçesine ilhâk edip her sene yirmi akçe vakfa edâ eder idi ba‘de vefâtihî menzil-i mezbûr bana intikāl edip ben dahi senede yirmi akçeyi vakfa edâ eder idim deyû tav‘an ikrâr ve i‘tirâf etmeğin zikr olunan otuz sekiz bin akçeyi müvekkilelerinden mezbûr Ali Çelebi’ye alıverilmek üzre vekîlân-ı mezbûrâna tenbîh birle mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâdis min Zilka‘deti’ş-şerîfe li sene isneteyn ve seb‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Bey el-Attâr, İbrahim Çelebi el-Attâr, Mustafa Çelebi b. Mehmed, diğer Mustafa Çelebi b. Mesih, Mehmed Çelebi b. Mustafa ve gayruhüm mine’l-hâzırîn.