Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667) cilt: 17, sayfa: 304 Hüküm no: 343 Orijinal metin no: [45a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Ölen Hızır Halife’nin terekesinin, vârisleri Hasan b. Bayram ile Âişe bt. Yusuf’a verildiği
Fazîletlü Efendi Hazretlerinin imzâsıyladır. Vilâyet-i Rumeli’nde bi’l-fi‘l medîne-i Malkara kadısı olan es-Seyyid Mehmed Rıza b. Abdülcelil kıbelinden ünvânı ile mu‘anven bin yetmiş yedi Cumâdelâhire’nin dördüncü günü ile müverrah Bâli b. Mehmed nâm kimesne yedi ile nakl-i şer‘î vârid olup mazmûnu medîne-i Malkara mahallâtından el-Hâc Hızır mahallesi sevâkininden Hasan b. Bayram nâm şâbb-ı bâliğ ve Âişe bt. Yusuf nâm hâtundan vech-i âtî üzre da‘vâ-yı sahîha-i şer‘iyye ile mesbûk istişhâd-ı şer‘î sudûrundan sonra udûl-i müslimînden mahalle-i mezbûre sükkânından Himmet Dede b. Oruc b. Bayram ve yine medîne-i mezbûre mahallâtından Alacacı Hacı mahallesi sükkânından Ali b. İskender b. Abdullah nâm kimesneler nakl ve tahvîl için mahall-i cerh ve ta‘dîlde şöyle edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediler ki bundan akdem tarîk-i hacc-ı şerîfde vefât edip muhallefâtı mahmiye-i İstanbul’da hizmetinde olduğu zahru’l-ulemâi’l-izâm Mekke-i Mükerreme kazâsından münfasıl Mehmed Efendi hazretleri yedinde mazbût olan Hızır Halîfe’nin babası Yusuf ile müsteşhid-i merkūm Hasan’ın babası Bayram li eb karındaşlar olup babaları ismi Ömer ve dedeleri ismi Osman’dır ve müsteşhide-i mezbûre Âişe müteveffâ-yı mezbûr Hızır Halîfe’nin li ebeveyn kız karındaşı olup babaları ismi Yusuf ve anaları ismi Fahri ve maskat-ı re’sleri zikr olunan Hacı Hızır mahallesidir müteveffâ-yı mezbûrun verâseti müsteşhidân-ı mezbûrâna münhasıradır gayrı vârisi ve terekesine âhar müstahık olduğu ma‘lûmumuz değildir, müsteşhidân-ı mezbûrân için tereke-i müteveffâ-yı mezbûru vâzı‘ü’l-yed olanlardan hak ve taleb ve ahz vardır, biz bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle oldukdan sonra mezbûr Hasan ve merkūme Âişe müteveffâ-yı mezbûrun muhallefâtını vâzı‘ü’l-yed olanlardan da‘vâ ve taleb ve ahz u kabza ve kendilere îsâle ve kabz ve îsâl mütevakkıf olan umûrun cümlesine taraflarından işbu nâkilü’l-kitâb Bâli b. Mehmed nâm kimesneyi vekîl ve menâblarına nâib nasb ve ta‘yîn eylediklerinde ol dahi vekâlet-i merkūmeyi kabûl ve hizmet-i lâzımesin edâya müte‘ahhid olduğunu hâvî bulunmağın [nâkil-i] kitâb-ı mezbûr Bâli’nin talebi ile tereke-i müteveffâ-yı mezbûra bi tarîki’l-emâne vâzı‘ü’l-yed olan müşârün-ileyh Mehmed Efendi tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu bimâ hüve tarîkü’s-sübût şer‘an sâbit olan Hüseyin Çelebi b. Ali muvâcehesinde feth ve kırâat ve istintâk olundukda mezbûr Hüseyin Çelebi müvekkil-i müşârün-ileyhin tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vaz‘-ı yedini ikrâr lâkin kitâb-ı mezbûr mevlânâ-yı mezbûr kıbelinden vârid kitâbı ve zeylinde olan hat ve hatmi dahi mevlânâ-yı mezbûrun hat ve hatmi olduğunu inkâr edicek mezbûr Bâli’den kitâb-ı mezbûr mevlânâ-yı mezbûr kıbelinden vârid kitâbı ve zeylinde olan hat ve hatmi olduğuna beyyine taleb olundukda kitâb-ı mezbûrun zeylinde isimleri terkīm olunup yol şâhidleri olan Kethüdâyeri Hüseyin Ağa ve Receb Bey nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka kitâb-ı mezbûru hâlâ medîne-i mezbûre kadısı olan mevlânâ-yı mezbûr bizim huzûrumuzda ba‘de’l-kırâ’e imzâ ve mühürleyip hat ve hatmine bizi işhâd eyledi biz kitâb-ı mezbûr mevlânâ-yı mezbûrun kıbelinden vârid kitâbı ve zeylinde olan hat ve hatm mevlânâ-yı mezbûrun hat ve hatmi olduğuna şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde, ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olup mûcebince mezbûrân Hasan ve Âişe’nin vech-i muharrer üzre verâsetlerine ve mezbûr Bâli’nin vekâletine hükm olunup tereke-i müteveffâ-yı mezbûru mezbûr Bâli’ye teslîm ve merkūm Hüseyin Çelebi’ye tenbîh olundukdan sonra mezbûr Bâli meclis-i şer‘de merkūm Hüseyin Çelebi mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûrun mecmû‘ terekesi semeni olan altmış yedi esedî guruş ile üç yüz akçeyi mezbûr Hüseyin Çelebi yedinden tamâmen ahz u kabz edip tereke-i müteveffâ-yı mezbûra müte‘allika âmme-i de‘âvîden müvekkil-i müşârün-ileyh ile mezbûr Hüseyin Çelebi’yi ibrâ-i âmm-ı kātı‘ü’n-nizâ‘la ibrâ ve iskāt eyledim dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sânî ve’l-ışrîn min Cumâdelâhire li sene seb‘a ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Çelebi b. Abdullah, Mehmed Efendi b. Musli, Çukadâr Ağa, el-Hâc Süleyman, keşfî Mustafa Efendi, el-Hâc Mehmed b. Abdullah.
|