.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 74 Numaralı Sicil (H. 1072 - 1073 / M. 1661 - 1662)
cilt: 28, sayfa: 371
Hüküm no: 390
Orijinal metin no: [85a-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Şeyhülislâm Feyzullah Efendi’nin bostanını bey‘ bi’l-istiğlâl yoluyla Kiremitçi Süleyman Çelebi Vakfı’na satması

Dârü’l-hilâfeti’l-aliyye Kostantıniyye el-mahmiyye’de sâbıkan seccâde-nişîn-i şerî‘at-ı garrâ olan a‘lâmü’l-ulemâ’i’l-izâm efdalü’l-fuzalâ’i’l-fihâm kâşifu estâri’l-halâiki bi fikrihi’l-asâib fâtihu esrâri’d-dekāyık bi re’yi’s-sâkıb râfi‘u a‘lâmü’l-ilm ilâ gāyeti’l-kusvâ mazharu kelâmillâhi’l-ulyâ mâlikü inâni’l-mecd ve’l-edeb ...? mîrâsi’l-fazl ve’l-haseb halefü’d-devleti mine’l-evvel ile’l-âhir vârisü’l-izzeti ve’l-ikbâl kâbiren an kâbir el-muhtas bi sunûfi avâtıfi’l-meliki’l-A‘lâ hazret-i Feyzullah Efendi neclü’l-mevlâ el-merhûm -ed-dâricu ilâ medârici rahmeti Rabbi’l-ganî- şeyhülislâm Ebû Said Efendi taraf-ı bâhirü’ş-şereflerinden ikrâr-ı âti’z-zikre vekîl olup Ebûbekir Efendi b. Abdülaziz el-Kadı ve Fethullah Efendi b. Mehmed el-Kadı şehâdetleriyle şer‘an vekâleti sâbite olan mefharü’l-kuzâti’l-İslâm Ali Efendi b. Mustafa nâm vekîl meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûb el-Ensârî’de vâki‘ merhûm Kiremitçi Süleyman Çelebi evkāfı’na bi’l-fi‘l mütevellî olan Mehmed Çelebi b. Ahmed nâm bevvâb-ı sultânî mahzarında vekâleten ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip müvekkilim mûmâ-ileyh Feyzullah Efendi hazretlerinin silk-i mülk-i sahîhlerinde münselik ve semt-i zabt-ı tasarruflarında münharıt olan emlâklerinden Anadoluhisarı kurbunda Gölcük demekle ma‘rûf mevzi‘de vâki‘ olup müvekkilim mûmâ-ileyh intimâ ile tahdîd ve tavsîfden müstağnî olan bir kıt‘a mülk bostanını bi cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık ve kâffeti’l-menâfi‘ ve’l-merâfık mâl-ı vakf-ı mezbûrdan bin kıt‘a riyâlî guruş-ı kebîre alâ tarîki’l-istiğlâl müvekkilim mârrü’z-zikr Feyzullah Efendi hazretleri mütevellî-i mezbûra bey‘ ü teslîm, ol dahi mâl-ı vakf-ı mezbûr ile tarîk-i merkūm üzre iştirâ ve tesellüm ve kabz ve kabûl edip semeni olan mârrü’z-zikr bin kıt‘a riyâlî guruşun altı yüz kıt‘a riyâlî guruşunu mâl-ı vakf-ı mezbûrdan olmak üzre müvekkilim müşârün-ileyh mütevellî-i mezbûr yedinden mukaddemâ alıp kabz edip hâlâ dört yüz guruşunu dahi her bir guruş sekiz dirhem olmak üzre mütevellî-i mezbûr yedinden tamamen bin kıt‘a riyâlî guruşa alıp kabz eylediklerinden sonra yine bostan-ı mezkûru mütevellî-i mezbûr ba‘de’t-tekābuz müvekkilim müşârün-ileyh Feyzullah Efendi hazretlerine târih-i kitâb şehri gurresinden her senesi yüz elli kıt‘a riyâlî guruşdan üç senede cem‘an dört yüz elli kıt‘a riyâlî guruş icâre ile îcâr ve teslîm, anlar dahi ber minvâl-i muharrer istîcâr ve tesellüm ve kabz ve kabûl eyledim dediler deyicek vekîl-i mezbûr kelimât-ı meşrûhasında mütevellî-i mezbûru vicâhen tasdîk ve şifâhen tahkīk etmeğin mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb kayd şüd. Fi’l-yevmi’s-sâlis min Muharremi’l-harâm li sene selâse ve seb‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: İftihârü’l-ulemâ’i’l-izâm Abdüllatîf Efendi b. eş-Şeyh Nasrullah Efendi el-merhûm, Mustafa Çelebi el-Câbî, Mustafa Efendi İmâm-ı mahalle-i mezbûre, Sâlih Efendi b. Mehmed, Mehmed Beşe b. Musli ve gayruhüm.