Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667) cilt: 17, sayfa: 365 Hüküm no: 418 Orijinal metin no: [58a-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Âişe Hatun bt. Piyâle’nin câriye olmayıp ana ve babadan hür olduğunu ispat ettiği
Sâbıkan rıkkıyyetine mu‘terife olan açık kaşlı, kara gözlü, orta boylu işbu bâ‘isetü’l-kitâb Âişe Hâtun bt. Piyâle mahfil-i kazâda Osman Çelebi b. Ahmed nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip ben mahrûse-i Galata nevâhîsinden İstinye nâhiyesinde kasaba-i Boğazkesen Hisarı’na dâhil-i hisâr sâkinlerinden işbu hâzır bi’l-meclis Piyâle b. Abdullah nâm hür ile zevce-i menkûhası Kerime Hâtun bt. Abdurrahman nâm hürretü’l-asldan firâş-ı hürriyetinde mütevellid hürretü’l-asl olup kat‘â bana rık târî olmamış iken mezbûr Osman Çelebi bana rakīk olmak üzre vaz‘-ı yed eder suâl olunup üzerimden yed-i mubtılası kasr ve izâle olunup sebîlim tahliyye olunmak matlûbumdur dedikde, gıbbe’s-suâl mezbûr Osman Çelebi cevâbında mevsûfe-i mezbûreyi ben târih-i kitâbdan bir sene mukaddem hâlâ medîne-i Mudanya’da gümrükçü olan Hekimzâde Mustafa Ağa nâm kimesneden iki yüz otuz kıt‘a esedî guruş semen-i makbûza iştirâ etmekle câriye-i memlûkem olmak üzre vaz‘-ı yed ederim vech-i muharrer üzre hürretü’l-asl olduğu ma‘lûmum değildir deyicek, mevsûfe-i mezbûreden müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda mahmiye-i İstanbul’da Lâleli çeşme kurbunda Kızıltaş mahallesi sâkinlerinden Ahmed b. Abdullah ve Abdullah Beşe b. Abdurrahman nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘-i şerîfe hâzırân olup istişhâd olunduklarında her biri fi’l-hakīka mevsûfe-i mezbûre kasaba-i mezkûrda dâhil-i hisâr sâkinlerinden işbu hâzır bi’l-meclis Piyâle b. Abdullah nâm hür ile zevce-i menkûhası Kerime Hâtun bt. Abdurrahman nâm hürretü’l-asldan firâş-ı hürriyetinde mütevellid hürretü’l-asldır mezbûr Osman Çelebi’nin yed-i mubtılası üzerinden kasr ve izâle olunup sebîli tahliyye olunmak vâcibdir biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince mevsûfe-i mezbûrenin hürriyetine ba‘de’l-hükm sebîli tahliyye olunup üzerinden yed-i mubtılasını kasr ve izâleye mezbûr Osman Çelebi’ye ba‘de’t-tenbîh mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâlis aşer min Recebi’l-mürecceb li sene seb‘a ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Yusuf Beşe b. Ali, Mustafa b. Osman, Mehmed b. Piyâle, Mehmed Çelebi b. Abdullah, İbrahim Çelebi b. Ahmed.
|