.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 90 Numaralı Sicil (H. 1090 - 1091 / M. 1679 - 1680)
cilt: 31, sayfa: 528
Hüküm no: 660
Orijinal metin no: [101a-2]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Ferhad Voyvoda b. Abdülmennân’ın menzil ve dükkânlarını vakf etmesi

Mâ cerâ fî hâze’s-sifri’ş-şer‘î ve’d-defteri’l-mu‘teberi’l-mer‘î fî asli’l-vakf ve şerâiti’l-muharrere fîhi min …? ilâ havâssihî ve sahha ledâ yedeyye ve ennî kadeytu bi sıhhatihî ve lüzûmihî fî husûsihî ve umûmihî âlimen bi’l-hilâfi’l-vâki‘ fî…?’l-evkāf mine’l-ecilleti’l-eşrâf. Harrerehü’l-fakīr ileyh te‘âlâ Mehmed b. Mahmud el-Kadı bi Eyyûb el-Ensârî -Ufiye anhümâ- Elhamdülillâhi Rabbi’l-âlemîn ve’s-salâtü alâ efdalü’l-beşer Muhammed seyyidi’l-mürselîn ve alâ âlihî ve ashâbihî ecma‘în ammâ ba‘d işbu kitâb-ı sıhhat-nisâbın tahrîrine bâ‘is ve bâdî ve tastîrine sebeb-i dâ‘î budur ki merhûm ve mağfûrun-leh Şehîd Mehmed Paşa hazretlerinin utekāsından olup medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûb el-Ensârî -dâme fî rıdvâni’l-Bârî-’de Câmi‘-i Kebîr mahallesi sâkinlerinden olan sâhibü’l-hayrât ve’l-hasenât ve râgıbü’s-sadakāt ve’l-meberrât fahrü’l-emâsil Ferhad Voyvoda b. Abdülmennân nâm kimesne azîmetini semt-i hayrâta atf ve zamân-ı himmetini cânib-i hasenâta sarf edip bu dünyâ-yı denînin ni‘am-ı zıll-ı zâil mukīmi dayf ve râhil idiğine âlim olmağın meclis-i şer‘-i şerîf-i Nebevî ve mahfil-i dîn-i münîf-i Mustafavî’de vakf-ı câ’i’t-tafsîle li ecli’t-tescîl ve’l-itmâm mütevellî nasb eylediği Hasan Bey b. Abdülvehhab mahzarında ikrâr-ı sahîh-i şer‘î ve i‘tirâf-ı sarîh-i mer‘î kılıp vakf-ı âti’z-zikrin sudûruna değin silk-i mülkümde münselik olup mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafı merhûm-ı müşârün-ileyh Mehmed Paşa hazretlerinin vakfı olan dekâkîn ve bir tarafı ketenci odaları ve bir tarafı mekābir-i müslimîn ve bir tarafı tarîk-i âm ile mahdûd iki bâb fevkānî ve bir bâb tahtânî odaları ve bir sofa ve bir kileri ve bir su kuyusunu ve sokak kapısı üstünde bir bâb oda ve bir sofa ve kenîf ve eşcâr-ı müsmire ve gayr-ı müsmire bir mikdâr bahçeyi müştemil menzili ve menzil-i mezbûra muttasıl olan üç bâb mülk dükkânlarımı, cemî‘sin malımdan ifrâz edip ed-dünyâ mezra‘atü’l-âhire hadîs-i şerîfi mûcebince hasbeten lillâhi’s-samed vakf-ı sahîh-i müebbed ile vakf ve haps edip şöyle şart ve ta‘yîn eyledim ki zikr olunan menzil ve dekâkîn bi cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık süknâsı evvelâ kendi nefsime vefâtımdan sonra evlâdıma ve evlâd-ı evlâdıma ve evlâd-ı evlâd-ı evlâdıma batnen ba‘de batnin karnen isre karnin ile’l-inkırâz mutasarrıf olalar ve ba‘de’l-inkırâz -el-iyâzü billâhi’l-Feyyâz- müşârün-ileyh Mehmed Paşa hazretlerinin evkāfına vakf-ı teberru‘ ola ve ba‘dehû mezkûr menzil ve üç dükkânlar icâre-i mu‘accele ve beher yevm altışar akçe icâre-i müeccele-i misilleri ile îcâr olunup hâsıl olan icâre-i mu‘accele ve müeccelelerine kendim hayâtda oldukça mutasarrıf olup ba‘de vefâtihî evlâdım ve evlâd-ı evlâdım ve evlâd-ı evlâd-ı evlâdım batnen ba‘de batnin ile’l-inkırâz mutasarrıf olalar ve ba‘de’l-inkırâz mu‘tekam mezkûr merhûm Mehmed Paşa hazretlerinin evkāfına mütevellî olanlar sâbıku’l-beyân menzile ve üç bâb dükkâna minvâl-i meşrûh üzre mutasarrıf olup icâre-i mu‘accele ve müeccele ile mutasarrıf olanlardan bilâ-veled fevt olanın taht-ı tasarrufunda olan menzil ve dükkân mahlûl oldukda icâre-i mu‘accele ve müeccele ile âhara îcâr eyleye ve beher yevm hâsıl olan altı akçe icâreyi Kur’ân-ı azîmü’ş-şân’dan üç nefer kimesne beher yevm ba‘de salâti’l-asr cüz’-i şerîf tilâvet edip sevâbını rûhuma ihdâ edip mukābelesinde evkāf-ı mezkûreden hâsıl olan icâre-i mu‘acceleden ikişer akçe vere ve devr-i eyyâm ile şerâit-i merkūme mün‘adim olursa mücerred vakf-ı fukarâ-yı müslimîn ola deyû fâriğan ani’ş-şevâgil zikr olunan menzili ve dükkânları mütevellî nasb eylediği mezbûr Hasan Bey’e teslîm eyleyip sâir mütevellîler evkāfda tasarruf eyledikleri gibi tasarruf eyledi dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î vâkıf-ı mezbûr semt-i vifâkdan cânib-i şikāka âzim olup vakf-ı akār eimme-i muhtâr hazret-i İmâm-ı A‘zam Ebû Hanîfe el-Kûfî katında sahîh olup lâkin lüzûmu mün‘adim olmamağla vakf-ı mezbûrdan rücû‘ ve kemâ-kân mülküme istirdâd murâd ederin suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl mütevellî-i mezbûr cevâbında fi’l-vâki‘ imâm-ı ma‘hûd hazretleri katında gayr-ı lâzım olduğu meşhûrdur. Lâkin İmâm-ı Rabbânî Muhammed b. Hasan eş-Şeybânî katında tescîl-i şer‘î ve teslîm ile’l-mütevellî olmağla ve İmâm-ı Sânî Hazret-i İmâm Ebâ Yusuf hazretleri katında vâkıfın mücerred vakaftü kavli ile vakıf sahîh ve lâzım olup binâen aleyh kezâlik teslîmden imtinâ‘ ve husûmet ve fasl u hasma tâlibân olduklarında hâkim-i mûmâ-ileyh -esbağallahu ni‘amehû aleyh- tarafeynin kelâmını ısgā eyledikde cânib-i vakfı evlâ ve ahrâ görüp âlimen bi’l-hilâfi’l-cârî beyne’l-eimmeti’l-eslâf vakf-ı mezbûrun sıhhat ve lüzûmuna alâ kavli’l-imâmeyni’l-mezbûreyn hükm ve muhkemü’ş-şer‘î kılıp min ba‘d vakıf sahîh ve lâzım ve haps-i sarîh-i müteh[atti]m olup ba‘de’l-yevm naks ve nakzına mecâl muhâl ve tebdîl ve tağyîri adîmü’l-ihtimâl oldu fe-men beddelehû ba‘demâ semi‘ahû fe-innemâ ismuhû ale’llezîne yübeddilûnehû innallâhe semî‘un alîm ve ecrü’l-vâkıfı ale’l-hayyi’l-cevâdi’l-kerîm cerâ zâlik ve hurrire fi’l-[yevmi’l]-hâmis min Saferi’l-muzaffer li sene hamse ve tis‘în ve tis‘a mi’e.


Şuhûdü’l-hâl: Fahrü’l-eşbâh Yusuf Ağa el-Cündî, Ramazan Bey b. Ali, Fahrü’l-akrân İdris Ağa el-Karamanî, Mehmed Çelebi b. Hüsrev, Halil Bey b. Haydar el-Cündî, Halîfe İsmail Kayyım, Mehmed Ağa [b.] Hüdâverdi Kâtib-i Ruznâmçe, el-Hâc Ali b. Abdülmennân, Hüseyin Çelebi b. Mehmed, Ali Bey b. Hüseyin, Dilâver Bey b. Abdülmennân.