.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 90 Numaralı Sicil (H. 1090 - 1091 / M. 1679 - 1680)
cilt: 31, sayfa: 538
Hüküm no: 673
Orijinal metin no: [103a-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mustafa Çelebi b. Halil’in eski ortağı Piyo v. İstemad’da alacağı olduğunun ispat edilmesi

Medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûb-i Ensârî -radiye anhu Rabbühü’l-Bârî-’de Davud Ağa mahallesi sükkânından işbu râfi‘ü’l-kitâb Mustafa Çelebi b. Halil nâm kimesne meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde şerîki Piyo v. İstemad nâm zimmî muvâcehesinde üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip merkūm Piyo ile bundan akdem şerîkler olup fesh-i akd-i şirket ettiğimizde beynimizde hesâb edip ikimizin yirmi bin sekiz yüz otuz akçe zararımız zuhûr etmekle meblağ-ı mezbûrdan mersûm Piyo’nun zimmetinde lâzım gelen on bin dört yüz on beş akçe bana lâzımü’l-edâ deynimdir deyû şuhûd huzûrunda mukaddemâ ikrâr dahi etmişiken hâlâ taleb eylediğimizde edâdan imtinâ‘ eder suâl olunup edâsına tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mesfûr Piyo cevâbında fi’l-hakīka müdde‘î-i mezbûr Mustafa Çelebi ile mukaddemâ şerîk olup hâlâ fesh-i akd-i şirket eylediğimiz mukarrerdir deyû tav‘an ikrâr lâkin ber vech-i muharrer hesâb edip meblağ-ı mezbûr on bin dört yüz on beş akçe zimmetine lâzım geldikden sonra müdde‘î-i mezbûra deyni olmak üzre ikrârını inkâr edicek müdde‘î-i mezbûrdan da‘vâsını mübeyyine beyyine taleb olundukda mahmiye-i İstanbul hısnı ebvâbından Edirnekapısı dâhilinde Ali Paşa-yı Atîk mahallesi ahâlîsinden Yorgi v. Şiro ve Todoş v. Riga nâm zimmîler li ecli’ş-şehâde makām-ı kazâya hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka mersûm Piyo müdde‘î-i merkūm Mustafa Çelebi ile mukaddemâ şerîkler olmağla fesh-i akd-i şirket eyleyip bizim huzûrumuzda hesâb gördüklerinde mersûm Piyo’nun zimmetinde meblağ-ı mezbûr on bin dört yüz on beş akçe zuhûr etmekle müdde‘î-i mezbûra lâzımü’l-edâ deynimdir deyû ikrâr ve bizi işhâd eyledi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylelediklerinde gıbbe ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâdis aşer min Şevvâli’l-mükerrem li sene ihdâ ve tis‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Nasuh Efendi b. Abdüsselâm, Hüseyin Efendi b. Ahmed, Hasan b. Abdullah, Hüseyin b. Ali, Yusuf b. Abdullah, Ali b. İslâm.