Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 90 Numaralı Sicil (H. 1090 - 1091 / M. 1679 - 1680) cilt: 31, sayfa: 580 Hüküm no: 742 Orijinal metin no: [112b-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Âişe bt. Mustafa’nın boşandığı kocasından alacağı olduğu iddiasının doğru olmadığı
Medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûb el-Ensârî -radiye anhu Rabbühü’l-Bârî-’de Nişancı Paşa mahallesinde sâkine Âişe bt. Mustafa nâm hâtun tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olup hasm-ı câhid-i şer‘î mahzarında mezbûrenin zâtını ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân Mustafa b. Receb ve Hüseyin b. Ali nâm kimesneler şehâdetleriyle şer‘an vekâleti sâbite olan İsmihân bt. Abdullah nâm hâtun meclis-i şer‘-i şerîfde müvekkile-i mezbûrenin zevc-i mutallıkı işbu râfi‘ü’l-kitâb Hasan Çelebi b. Mustafa mahzarında bi’l-vekâle üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûr Hasan Çelebi müvekkile-i mezbûre Âişe’nin sâbıkan zevci olup bundan akdem beni tatlîk etmekle zimmetinde mütekarrir ve ma‘kūdun-aleyh olan on altı bin akçe mehr-i müecceli ve altmış beş esedî guruş ve emlâkinden bir sîm ayna ve bir sîm kutu ve bir sîm na‘lını kalmağın hâlâ vekâlet-i mahkiyem hasebiyle taleb ederim suâl olunup alıverilmesi matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Hasan Çelebi cevâbında fi’l-hakīka müvekkile-i mezbûre sâbıkan zevce-i menkûham olup beynimizde hüsn-i zindegânemiz olmamağla bin yetmiş yedi senesi Şa‘bâni’l-mu‘azzam’ın yirmi sekizinci günü müvekkile-i mezbûre Âişe tarafından husûs-ı mezbûra vekîli olan babası mezbûr Mustafa Çelebi ve vekâleten zimmetimde mütekarrir ve ma‘kūdun-aleyh olan on altı bin akçe mehr-i müeccelinden ve bedel-i hul‘ olmak üzre altmış beş esedî guruş ve bir sîm ayna ve bir sîm kutu ve bir sîm na‘lın üzerine benim ile muhâla‘a-i sahîha-i şer‘iyye ile muhâla‘a edip mehr-i müecceline ve meblağ-ı mezbûra ve mârrü’z-zikr eşyâya ve hukūk-ı zevciyyete müte‘allika âmme-i da‘vâdan bi’l-vekâle zimmetimi ibrâ ve iskāt eyleyip târih-i mezbûrda medîne-i mezbûrede hilâfeten müvellâ olan Mehmed Efendi b. Mehmed huzûruna varıp bi’l-vekâle ikrâr eyledikde mûmâ-ileyh Mehmed Efendi ikrârını tahrîr ve yedime hüccet-i şer‘iyye vermişdir deyû târih-i mezbûr ile müverraha ve mûmâ-ileyh Mehmed Efendi imzâsıyla mümzât ve hatmi ile mahtûme hüccet-i şer‘iyye ibrâz edip alâ vechi’l-hasm feth ve kırâat olundukda mazmûnu min külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhuna mutâbık ve muvâfık bulunmağın isre’l-istişhâd ve akībe’l-inkâr, mezbûr Hasan Çelebi’den mazmûn-ı hüccet-i merkūmeyi mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâlden yine mahalle-i mezbûre sükkânından olup zeyl-i hüccetde isimleri mastûr Mehmed Bey b. Bektaş ve Hüseyin Çelebi b. Ömer nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde makām-ı kazâya hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ müvekkile-i mezbûre Âişe mezbûr Hasan Çelebi’nin zevcesi olup ber vech-i muharrer beynlerinde hüsn-i zindegâneleri olmamağla zimmetinde mütekarrir ve ma‘kūdun-aleyh olan on altı bin akçe mehr-i müeccelinden ve bedel-i hul‘ olmak üzre altmış beş esedî guruş ve mârrü’z-zikr bir sîm ayna ve bir sîm kutu ve bir sîm na‘lın üzerine târih-i mezbûrda müvekkile-i mezbûrenin babası mezbûr Mustafa ile vekâleten muhâla‘a-i sahîha-i şer‘iyye ile muhâla‘a edip mehr-i müeccel ve meblağ-ı mezbûr ve eşyâ-i merkūme ve hukūk-ı zevciyyete müte‘allika âmme-i da‘vâdan mezbûr Hasan Çelebi zimmetini ibrâ ve iskāt eyledikde mûmâ-ileyh Mehmed Efendi dahi müvekkile-i mezbûrenin babası mezbûr Mustafa Çelebi’nin bi’l-vekâle ikrârını tahrîr ve işbu hüccet-i merkūmeyi bizim huzûrumuzda yedine def‘ ve teslîm eyledi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylelediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle vekîl-i merkūme İsmihân mezbûr Hasan Çelebi’ye bî-vech mu‘ârazadan men‘ birle mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sânî ve’l-ışrîn min Şevvâli’l-mükerrem li sene ihdâ ve tis‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: El-Hâc Mehmed Ağa b. İbrahim el-Mübâşir, Nasuh Efendi b. Abdüsselâm, Hüseyin Çelebi b. Ali, Şaban ve Mehmed ibney Mustafa, Mehmed b. Sinan, Mehmed Çelebi b. Eyüb, Hasan b. Abdullah.
|