.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüp Mahkemesi 138 Numaralı Sicil (H. 1129-1131 / M. 1717-1718)
cilt: 61, sayfa: 158
Hüküm no: 113
Orijinal metin no: [40a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mustafa oğlu Mehmed’in terekesinden vârislerinin hisselerini aldıkları

Medîne-i hazret-i Ebâ Eyyüb el-Ensârî -aleyhi rahmetü Rabbihi’l-Bârî- mahallâtından Arakıyyecibaşı mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden Mehmed b. Mustafa’nın verâseti vâlidesi Safiye Hatun bt. Abdullah ile ve li-ebeveyn karındaşları Rukiye ve Hadice ve Fâtıma ve Hafiye’ye ve ammi Mustafa Beşe b. Durmuş’a münhasıra ve tashîh-i mes’elesi altı sehimden olup sihâm-ı mezbûreden bir sehmi vâlidesi mezbûre Safiye Hatun’a ve birer sehmi mezbûretân Rukiye ve Hadice ve Fâtıma ve Hafiye’den her birine ve bir sehmi ammi merkūm Mustafa Beşe’ye isâbeti tahkīkinden sonra müteveffâ-yı mezbûrun kız karındaşları mezbûre Hafiye tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu zât-ı mezbûresi bi’l-ma‘rifeti’ş-şer‘iyye ârifân Hasan b. Abdullah ve Abdullah b. Halil şehâdetleriyle vekâleti sâbit olan zevci Hasan b. Sefer vekâletiyle ve mezbûre Hadice tarafından kezâlik vekîl olduğu mezbûrân şehâdetleriyle sâbit ve sübût-ı vekâletine hükm-i şer‘î lâhık olan zevci Hüseyin b. Mustafa vekâleten ammi mezbûr Mustafa asâleten meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde müteveffâ-yı mezbûrun vesâyâsını tenfîze bâ-hüccet-i şer‘iyye vasiyy-i muhtârı olup terekesine bi’l-vesâye vâzı‘u’l-yed olan işbu bâ‘isü’l-kitâb Mustafa Ağa b. İbâdî mahzarında her biri bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ikrâr ve takrîr-i kelâm edip mevrûsumuz müteveffâ-yı mezbûr Mehmed’in terekesi tahrîr ve ba‘de ihrâci’l-masârıf ve’d-düyûn ber-mûceb-i defter-i kassâm-ı askerî tashîh-i mezbûr üzere hisselerimize isâbet eden yüz dokuz buçuk guruşu vasiyy-i mezbûr Mustafa Ağa bize def‘ ü teslîm biz dahi her birimiz bi’l-asâle ve bi’l-vekâle yedinden bi’t-tamâm bi-kadri’l-hisas alıp kabz eyledik meblağ-ı mezbûr yüz dokuz buçuk guruşdan vasiyy-i mezbûr Mustafa Ağa yedinde ve zimmetinde bir akçe ve bir habbe bâkī kalmayıp mûrismiz müteveffâ-yı mezbûrun terekesinden ve nükūd ve eşyâ ve dükkân sermâyesinden ve emlâkinden ve sâir kalîl ü kesîr ve hakīr tereke-i ma‘lûme ve mechûle müte‘allıka âmme-i mîrâs da‘vâsından vasiyy-i mezbûr Mustafa Ağa’nın her birimiz zimmetini ibrâ-i âmm-ı kātı‘u’n-nizâ‘la ibrâ ve ıskāt eyledik dediklerinde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketbolundu.

Fi’l-yevmi’l-hâmis ışrîn min-Rebî‘i’l-evvel li-sene selâsîn ve mi’e ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Hüseyin Çelebi b. Sefer, Mehmed Beşe b. Mustafa, Osman Bey b. Abdullah, Berber Osman b. Abdullah, el-Hâc Mehmed b. Abdullah, es-Seyyid Mustafa b. Sefer.