Eyüp Mahkemesi 138 Numaralı Sicil (H. 1129-1131 / M. 1717-1718) cilt: 61, sayfa: 204 Hüküm no: 159 Orijinal metin no: [55a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Ebubekir oğlu el-Hâc Ahmed’in, Mehmed oğlu Süleyman Ağa terekesinden alacağını talebi Medîne-i Üsküdar’da Davud Paşa mahallesinde sâkin işbu râfi‘u’l-kitâb el-Hâc Ahmed b. Ebubekir nam kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde medîne-i hazret-i Ebâ Eyyüb el-Ensârî -aleyhi rahmetü Rabbihi’l-Bârî- mahallâtından Cezerî Kasımpaşa mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden Süleyman Ağa b. Mehmed’in verâseti zevce-i menkûha-i metrûkesi Âişe Hatun bt. Abdullah ile vilâyet-i Anadolu’da Gölhisar kazâsında sâkin li-ebeveyn er karındaşları Ömer Ağa ve Osman Ağa nam kimesnelere münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve müte‘ayyin oldukdan sonra mezbûrân Ömer Ağa ve Osman Ağa’nın hisse-i mevkūfelerini ahz u kabz [ve] zabt u hıfza kıbel-i şer‘den vasî ve kayyım nasb olunan eş-Şeyh Abdullah Efendi b. eş-Şeyh Mahmud Efendi mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr Süleyman Ağa b. [55b] Mehmed b. Abdullah hâl-i hayâtında fevtinden dört ay mukaddem kendi mâlımdan huzûr-ı Müslimînde yüz otuz altı buçuk guruş edâ ve teslîm ol dahi istidâne ve kabz edip meblağ-ı mezbûr mukābelesinde yedinde mülkü ve hakkı olup sâlifü’z-zikr medîne-i Eyüb’de Arakıyyecibaşı mahallesinde vâki‘ ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-müştemilât mülk menzilin hâriciyesini bana rehîn vaz‘ ve teslîm ben dahi irtihân ve kabûl ve kabz edip meblağ-ı mezbûru kable’l-edâ fevt olmağla [taleb] ederim suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden medîne-i Üsküdar’da Hamza Fakih mahallesinde Ahmed Ağa b. Veli ve Davud Ağa mahallesinde Mehmed Çelebi b. Hüseyin ve İbr[a]him Çelebi b. Şa‘ban ve el-Hâc İshak b. Eyüb nam kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i hazırûn olup istişhâd olunduklarında fî’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Süleyman Ağa b. Mehmed b. Abdullah hâl-i hayâtında fevtinden dört ay mukaddem işbu müdde‘î-i mezbûr kendi mâlından huzûrumuzda yüz otuz altı buçuk guruş edâ ve teslîm ol dahi istidâne ve kabz edip meblağ-ı mezbûr mukābelesinde müteveffâ-yı mezbûr yedinde mülkü ve hakkı olup medîne-i mezbûrede Arakıyyecibaşı mahallesinde v[â]ki ma‘lûmü’l-hudûdü’l-müştemilât mülk menzilin hâriciyesini rehîn-i def‘ ü teslîm ol dahi irtihâ[n] ve kabûl eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyu her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın gıbbe’t-tahlîfi’ş-şer‘î mûcebiyle ba‘de’l-hükm mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketbolundu. Fi’l-yevmi’s-sânî min-Şa‘bâni’l-mu‘azzam li-sene selasîn ve mi’e ve elf. Şuhûdü’l-hâl: İbr[a]him Ağa b. Mehmed, Mustafa Efendi b. Hüseyin, Ahmed Ağa b. Mustafa, es-Seyyid Mustafa b. Sefer, Mehmed Çelebi b. Ahmed.