Eyüp Mahkemesi 163 Numaralı Sicil (H. 1147-1149 / M. 1734-1736) cilt: 67, sayfa: 79 Hüküm no: 41 Orijinal metin no: [15a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Merhum Kazasker Çivizâde Ataullah Efendi’nin oğlu Müderris Abdullah Efendi’nin menkul terekesinin borçlarını karşılamaması üzerine, terekesinde bulunan 3/7 ev hissesinin, kardeşi Müderris Abdülbaki Efendi’ye satıldığı Husûs-ı âti’l-beyânın mahâllinde ketb ü tahrîri iltimâs olunmağın savb-ı şer‘-i enverden Mevlânâ Mustafa Efendi b. Hüseyin irsâl olunup ol dahi medîne-i hazret-i Ebî Eyüb el-Ensârî -aleyhi rahmetü Rabbihi’l-Bârî-de Câmi‘-i kebîr mahallesi ahâlîsinden iken bundan akdem vedâ‘-ı âlem-i fânî eden fahrü’l-müderrisîni’l-kirâm Çivizâde demekle ma‘rûf Abdullah Efendi b. el-merhûm Kazasker-i sâbık Ataullah Efendi’nin hayatında sâkin olduğu menzile varup zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmî Müslimîn huzûrunda akd-i meclis-i şer‘-i Nebevî etdikde müteveffâ-yı mûmâ-ileyhin verâseti zevce-i menkûha-i metrûkesi Emine Hatun bt. el-Hâc Süleyman Ağa ile sulbiye sagīre kızları Emetullah ve Ümmügülsüm’e ve li-ebeveyn er karındaşı fahrü’l-müderrisîni’l-kirâm Abdülbaki Efendi ve li-ebeveyn kız karındaşı Hanife Hanım’a münhasıra ve tashîh-i mes’eleleri yetmiş iki sehimden i‘tibâr olunup sihâm-ı mezbûreden dokuz sehmi zevcesi mezbûreye ve yirmi dörder sehmi sagīretân-ı mezbûretândan her birine ve on sehmi karındaşı mûmâ-ileyh Abdülbaki Efendi’ye ve beş sehmi mezbûre Hanife Hanım’a isâbeti tahakkukundan sonra müteveffâ-yı mûmâ-ileyhin zevcesi ve sagīretân-ı mezbûretânın vâlideleri ve tesviye-i emirlerine vasiyyeleri olan mezbûre Emine Hatun’un babası ve tarafından vekîl-i müsecceli mezbûr el-Hâc Süleyman Ağa b. Mehmed ve mezbûre Hanife Hanım tarafından kezâlik vekîl-i müsecceli fahrü’l-kuzât Ahmed Efendi b. Bektaş hazır olduğu hâlde meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda işbu bâ‘isü’l-kitâb mûmâ-ileyh Abdülbaki Efendi mahzarında her biri bi’l-vekâle ikrâr ve takrîr-i kelâm edüp müteveffâ-yı mûmâ-ileyh Abdullah Efendi’nin tereke-i menkūlesi semeni düyûn-ı müsbetesine vefâ etmeyip emlâkinin şer‘an bey‘i lâzım gelmeğin mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Desterecizâde Mehmed Efendi menzili ve bir tarafdan leb-i deryâ ve bir tarafdan ba‘zan Şeyhülislâm-ı sâbık Abdullah Efendi hazretleri ve ba‘zan el-Hâc Kasım ve ba‘zan Halil Efendi veresesi menzili ve bir tarafdan tarîk-ı âm ile mahdûd hâriciyesinde üç bâb fevkānî oda ve iki köşk ve bir dehliz ve bir kenîf ve tahtânî dört bâb oda ve bir kilâr ve ahır ve bahçe ve dâhiliyesinde ulyâda iki bâb oda ve bir köşk ve tahte’s-semâ’ ve dehliz ve vüstâda beş bâb oda ve bir kilâr ve bir kenîf ve tahtında bir kilâr ve hamam ma‘a câmekân ve bir matbah ve havluyu muhtevî sâlifü’z-zikr mülk menzilin yedi hisse i‘tibârıyla üç hissesi müteveffâ-yı mûmâ-ileyhin ile’l-vefât yedinde mülk ve hakkı olup mülkü olan hisse-i mezbûre bi’l-izni’ş-şer‘î müzâyede olunup ragabât-ı nâs bi’l-külliye munkatı‘a oldukdan sonra mûmâ-ileyh Abdülbaki Efendi üzerinde üç bin guruşda karâr edüp hisse-i mezkûrenin el-yevm semen-i misli idüği zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmî Müslimîn ihbârıyla lede’ş-şer‘i’l-enver zâhir ve mukarrer olmağın menzil-i mahdûd-ı mezkûrda olan müteveffâ-yı mezbûrun üç sehim hissesini bi-cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık ve kâffetü’l-hukūk ve’l-merâfık <> tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şurût-ı müfsideden ârî bey‘-ı bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile semen-i misli olan meblağ-ı mezbûr üç [bin] guruşa mûmâ-ileyh Abdülbaki Efendi’ye her birimiz bi’l-vekâle bey‘ ve temlîk ve teslîm eylediğimizde onlar dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabûl eylediğinden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûr üç bin guruşu müteveffâ-yı mûmâ-ileyh Abdullah Efendi’nin düyûn-ı müsbetesini edâ içün bi’l-vekâle mûmâ-ileyh Abdülbaki Efendi’nin yedinden bi’t-tamam ve’l-kemâl alıp ahz u kabz eyledik, ba‘de’l-yevm menzil-i mahdûd-ı mezkûrda olan müteveffâ-yı mûmâ-ileyh Abdullah Efendi’nin üç sehim hissesi merkūm Abdülbaki Efendi’nin mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sırfı olmuşdur dediklerinde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î vâki‘ hâli Mevlânâ-yı mezbûr mahâllinde ketb ü tahrîr ba‘dehû ma‘an ba‘s olunan Çukadâr el-Hâc Mehmed ve Muhzır es-Seyyid Mehmed ile meclis-i şer‘a gelüp her biri alâ-vukū‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâmin ve’l-işrîn min-Cumâdelâhire sene 1147. Şuhûdü’l-hâl: Fahrü’l-kuzât Mustafa Efendi, Desterecizâde Mehmed Efendi, Abdi Efendi b.,Yahya Efendi İmâm-ı Servi, Hasan Çelebi b. Ali, Hâfız Mustafa Efendi b. Ahmed ve gayruhum.