Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667) cilt: 17, sayfa: 544 Hüküm no: 666 Orijinal metin no: [85a-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Abdi Beşe’nin teneke bahasından Ali Çelebi b. Murad’dan alacaklı olduğu
Mahmiye-i İstanbul’da Büyük Karaman’da keresteci olan bâ‘isü’l-kitâb Abdi Beşe nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîfde Ali Çelebi b. Murad nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip semenleri târih-i kitâbdan iki ay tamâmına değin müeccel ve mev‘ûd her teneke altışar akçeye olmak üzre bin bir tenekemi târih-i kitâbdan iki ay mukaddem mezbûr Ali Çelebi ile ismi ma‘lûmum değil bir dülger zimmîye altı bin altı akçeye ale’l-iştirâk bey‘ ve teslîm edip anlar dahi iştirâ ve kabûl ve kabz ve tesellüm eylemişlerdi imdi ecel-i mezkûr hulûl etmeğin suâl olunup semen-i mezkûr altı bin altı akçenin nısfı olan üç bin üç akçemi mezbûr Ali Çelebi’den alıverilmek matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl merkūm Ali Çelebi cevâbında zikr olunan dülger zimmî müdde‘î-i mezbûrdan vech-i muharrer üzre bin bir tenekeyi altı bin altı akçeye müstakillen iştirâ ve kabûl eyledikden sonra bana beşer akçeye bey‘ ve semeni zimmetinde deyn-i şer‘îden hakkım olan on bin akçenin beş bin beş akçesine takās etmeğin mezbûr dülger zimmî ile varıp müdde‘î-i mezbûrun dükkânında kabz ve tesellüm etmiş idim deyip vech-i mübeyyen üzre müdde‘î-i mezbûrdan zikr olunan dülger zimmî ile iştirâken iştirâ ettiğini inkâr edicek müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda keresteci tâifesinden Mahmud Çelebi b. Mehmed ve Süleyman Beşe b. İlyas nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka müdde‘î-i mezbûr târih-i kitâbdan iki ay mukaddem mezbûr Ali Çelebi ile ismi ma‘lûmum değil bir dülger zimmîye bin bir tenekesini her tenekesi altışar akçeye olmak üzre altı bin altı akçeye vech-i muharrer üzre bizim huzûrumuzda bey‘ ve teslîm edip anlar dahi ale’l-iştirâk iştirâ ve kabûl ve kabz ve tesellüm eylemişler idi, hâlâ ecel-i mezkûr hulûl eylemeğin semen-i mezkûr altı bin [altı] akçenin nısfı olan üç bin üç akçeyi müdde‘î-i mezbûr için merkūm Ali Çelebi’den hak taleb ve ahz vardır biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde şâhidân-ı mezbûrânı ta‘dîl ve tezkiyye için küttâb-ı mahkemeden mevlânâ Abdurrahman Efendi b. Mustafa Efendi irsâl olunup ol dahi zikr olunan Büyük Karaman’da keresteciler içine varıp her birinin keyfiyyet-i hâlini suâl eyledikde Manisalı Çelebi mescidi imâmı Mustafa Efendi b. Mehmed ve müezzini Mehmed Efendi b. Mehmed ve ahâlîsinden el-Hâc İbrahim Beşe b. Ahmed ve Ahmed b. Ali ve Abdullah b. Abdurrahman ve Sinan Beşe b. Ali ve el-Hâc İbrahim b. Ahmed ve Ali Efendi b. Süleyman ve Hasan b. Osman ve Mehmed b. Abdullah ve İsmail b. Halil ve el-Hâc Ali b. Mustafa nâm kimesnelerden her biri şâhidân-ı mezbûrân için adl ve makbûlü’ş-şehâdelerdir dediklerini mevlânâ-yı mezbûr mahallinde tahrîr ba‘dehû ma‘an irsâl olunan Mehmed b. Abdullah ile meclis-i şer‘a gelip alâ vukū‘ihî inhâ ve takrîr ettikde şâhidân-ı mezbûrânın şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince meblağ-ı mezbûr üç bin üç akçeyi müdde‘î-i mezbûr Abdi Beşe’ye edâ ve teslîme merkūm Ali Çelebi’ye ba‘de’t-tenbîh mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâdî ve’l-ışrîn min Şa‘bâni’l-mu‘azzam li sene seb‘a ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Çelebi b. Abdullah, İbrahim Çelebi b. Ahmed, Mehmed Bey b. Ramazan.
|