Galata Mahkemesi 46 Numaralı Sicil (H. 1024 - 1029 / M. 1615 - 1620) cilt: 38, sayfa: 85 Hüküm no: 62 Orijinal metin no: [25a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Macar asıllı Müşerref bt. Abdullah isimli câriyenin Ümmühâni Hâtun bt. Abdülkâdir’in mülkü olduğu ve vasî Mehmed Efendi b. Hemdem’in muârazadan men edildiği Medîne-i Hazret-i Eyyûb’da Kasımpaşa mahallesinde vefât eden merhûm İbrahim Bey b. Mehmed’in bint-i sulbiyesi Fâtıma nâm sagīrin savb-ı şer‘den mansûb vasîsi olan Mehmed Efendi b. Hemdem mahfil-i şer‘-i şerîfde merhûm-ı mezbûrun zevce-i metrûkesi ve vârisesi olup âti’z-zikr olan câriyeye vâzı‘atü’l-yed idiği şer‘an sâbit olan Ümmühâni Hâtun bt. Abdülkādir muvâcehesinde üzerine takrîr-i da‘vâ edip işbu hâzıratü’l-meclis olan orta boylu açık kaşlı gök elâ gözlü Macariyyetü’l-asl Müşerref bt. Abdullah nâm câriye mezbûr İbrahim Bey’in terekesinden olup bir sehmi mezbûre Ümmühâni Hâtun’a ve mâ‘adâsı sagīre-i mezbûreye intikāl eylemişken câriyeyi mezbûrenin cümlesine mülkiyyet üzre vaz‘-ı yed eder suâl olunup sagīre-i mezbûrenin hisse-i şer‘iyyesinin alıverilmesini taleb ederim deyip gıbbe’s-suâl mezbûre Ümmühâni Hâtun cevâbında fi’l-vâki‘ evsâf-ı mezkûre ile mevsûfe olan mezbûre Müşerref zevcim merhûm-ı mezbûrun mülkü olup lâkin hâl-i hayâtında mezbûre câriyeyi bana verip mukābelesinde benim dahi mülküm olan câriyemi ona verip mezbûr ile vech-i muharrer üzre mukāyaza etmişdik, mezbûre Müşerref ol cihetden benim mülküm olmuşdur, ona binâ’en vaz‘-ı yed ederim deyip vasiyy-i mezbûr istintâk olundukda vech-i meşrûh üzre olan mukāyazayı münkir olup mezbûre Ümmühâni Hâtun’dan beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden mahalle-i mezbûre sükkânından Mehmed Bey b. Cafer ve Mehmed Çelebi b. Mansur nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde mahfil-i şer‘-i şerîfe hâzırân olup ba‘de’l-istişhâd fi’l-vâki‘ mezbûre Müşerref merhûm-ı mezbûrun mülkü iken hâl-i hayâtında zevcesi mersûme Ümmühâni Hâtun’un câriye-yi mezkûresiyle vech-i meşrûh üzre mukāyaza eylediğini bizim huzûrumuzda i‘tirâf eyledi, biz bu husûsa bu minvâl üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz dediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl şehâdetleri makbûle olmağın mûcebi ile hükm olundukdan sonra vasiyy-i mezbûr mu‘ârazadan men‘ olunup [25b] câriye-yi mezbûre merkūme Ümmühâni Hâtun yedinde ibkā olundu. Hurrire fi’l-mezbûr Şuhûdü’l-hâl: Kemâ sebeka