.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Galata Mahkemesi 46 Numaralı Sicil (H. 1024 - 1029 / M. 1615 - 1620)
cilt: 38, sayfa: 93
Hüküm no: 73
Orijinal metin no: [29b-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hacı Nasuh b. Ramazan’ın müteveffâ Haydar Reis b. Abdülmennân zimmetindeki alacağının terekesinden tahsil edilmesi

Mahmiye-i Galata tevâbi‘inden Fındıklı’da Selime Hâtun mahallesinde sâkin el-Hâc Nasuh b. Ramazan mahfil-i şer‘de yine mahalle-i mezbûrede müteveffâ olan Haydar Reis b. Abdülmennân’ın bint-i sulbiyesi Sabiha nâm sagīrenin vasiyy-i mansûbu olan Murad Ağa b. Abdullah muvâcehesinde üzerine da‘vâ edip bundan akdem mezbûr Haydar Reis hâl-i hayâtında her vakıyyesi yirmişer akçeye olmak on iki buçuk kantar Mısrî keteni küçük Rodos nâm kasabada on bir bin akçeye bey‘ ve teslîm edip ol dahi vech-i muharrer üzre kabz ve tesellüm ve iştirâ edip semeni olan meblağ-ı mezbûr zimmetinde kalmışdır. El-hâletü hâzihî vasiyy-i mezbûrun yedinde olan terekesinden taleb ederim deyip gıbbe’s-suâl vasiyy-i mezbûr bi’l-vesâye tereke-i mezbûreye vâzı‘ü’l-yed idiğini ikrâr ve husûs-ı mezbûru bi’l-külliyye inkâr edip müdde‘î-i mezbûrdan da‘vâsına mutâbık beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden mahalle-i mezbûre sükkânından Hasan Reis b. Hüseyin ve el-Hâc Muharrem b. Hâbil li ecli’ş-şehâde mahfil-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ mezbûr Haydar Reis hâl-i hayâtında kasaba-i mezbûrede her vakıyyesi yirmişer akçeye on iki buçuk kantar keten-i Mısrîyi on bir bin akçeye bizim huzûrumuzda müdde‘î-i mezbûrdan iştirâ ve tesellüm eyledi, biz bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle oldukdan sonra mezbûr el-Hâc Nasuh’a da‘vâ eylediği meblağ-ı mezbûr on bir bin akçe keten akçesini mezbûr Haydar Reis’den hâl-i hayâtında küllen ve ba‘zan ahz etmeyip vechen mine’l-vücûh zimmetini berî etmediğine yemîn teklîf olundukda ol dahi vech-i muharrer ve meşrûh üzre yemîn billâhi’l-aliyyi’l-azîm etmeğin mûcebi ile hükm olundu.


Şuhûdü’l-hâl: Derviş Bey [b.] Pîrî, el-Hâc Abdi b. İbrahim, Mustafa el-Muhzır, İbrahim el-Muhzır ve gayruhüm