Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667) cilt: 17, sayfa: 704 Hüküm no: 910 Orijinal metin no: [108b-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Karaca Nikola v. Esteban’ın eşkıya çetesinin çavuşlarından olduğu, pek çok yerde çetesiyle hırsızlık yaptığı
Husûs-ı âti’l-beyânın mahallinde tahrîri iltimâs olunmağın mahmiye-i İstanbul’da hadîka-i hâssa hâricinde vâki‘ Yalıköşkü demekle ma‘rûf köşke varılıp zeyl-i rakīmde muharrerü’l-esâmî olan müslimîn ile hâlâ bostancıbaşı olup sürrâk ve kuttâ‘-ı tarîki ahza memûr olan iftihârü’l-emâcid ve’l-ekârim câmi‘ü’l-mehâsin ve’l-mekârim el-Hâc Mustafa Ağa huzûrunda akd-i meclis-i şer‘-i şerîf olundukda mûmâ-ileyh Mustafa Ağa meclis-i mezbûrda fi’l-asl vilâyet-i Rumeli’nde Zav[l]e nâm karye ahâlîsinden olup bahçıvan tâifesinden olan Karaca Nikola v. Esteban nâm zimmî muvâcehesinde takrîr-i kelâm ve ta‘bîr ani’l-merâm edip mezbûr Karaca Nikola bundan akdem birkaç eşkiyâ ile cem‘ olup ba‘zı kimesnelerin evlerin basıp nice fesâd etmişlerdir suâl olunup takrîrleri tahrîr olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Karaca Nikola cevâbında gāibân ani’l-meclis Eflak Balaban ve Bilas nâm zimmîler ve bundan akdem ahz ve katl olunan Mustafa Bey ve yoldaşları ile cem‘ olup mahrûse-i Galata’ya tâbi‘ kasaba-i Beşiktaş’da Paşa mahallesinde vâki‘ bir Yahudi’nin menzilini basıp evine girip ba‘dehû aldığımız eşyâyı beynimizde iktisâm eylediğimizde benim hisseme bir sîm kemer kuşak isâbet edip ve bundan mâ‘adâ mezbûr Mustafa’nın ve şerîkleri ve gāib ani’l-meclis Eflak Ramazan ile mahrûse-i Üsküdar’da Doğancılar meydanı yanında vâki‘ Oturak Ahmed Beşe’nin evini basıp mahall-i mezbûrdan aldığımız eşyâyı beynimizde iktisâm ettiğimizde benim hisseme yirmi beş dirhem gümüş isâbet edip ve bundan mâ‘adâ gāibûn ani’l-meclis Sarı Kurd ve Eflak Ramazan ve Bulgar Manol ve Çavdar ve Pahoşko ve Bulgar Kara Süleyman ve âbireci? ile [bir] yerde cem‘ olup ben çavuşları ve mezbûr âbireci bayrakdarımız olup vilâyet-i Anadolu’da Akhisar kasabasında iki kimesnenin evini basıp ikisinin dahi ben evlerine girip akçeleri nerde olduğunu söyletmek için iki def‘a ben tava kızdırıp bir hâtunun memesi üzerine koyup yakdım ve mahall-i muhrezinden aldığımız eşyâyı iktisâm ettiğimizde benim ve sâirlerinin hisselerine bin akçe isâbet eyledi dedikde mâ vaka‘a. Fî 19 ( ).
Şuhûdü’l-hâl: Es-Sâbikūn.
|