.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Galata Mahkemesi 114 Numaralı Sicil (H. 1083-1085 / M. 1672-1674)
cilt: 54, sayfa: 95
Hüküm no: 33
Orijinal metin no: [7a-4]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Abdi Beşe’nin, merhum Ahmed Ağa’daki alacaklarını varislerinden talep ettiği

İşbu bâ‘isüˈl-kitâb Abdi Beşe b. Hüseyin meclis-i şer‘de medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûbeˈl-Ensârî mahallâtından Baba Haydar mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden Ahmed Ağa b. Kurdˈun verâseti zevce-i metrûkesi Fatma bt. Halil ile sulbî sagīr oğulları Mehmed ve Murad ve Süleyman ve Şit ve Mustafa ve İbrahim ile sulbiye kebîre kızı Hamide ve Râziyeˈye ve sagīre kızları Rahime ve Emine ve Emetullah ve Hadîce ve Havvaˈya münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve müte‘ayyin oldukdan sonra sıgār-ı mezkûrîn Mehmed ve Murad ve Süleyman ve Şit ve Mustafa ve İbrahim ve Havvaˈnın tesviye-i emirlerine kıbel-i şer‘den mansûb vasîleri olup tereke-i müteveffâ-yı merkūma vâzi‘uˈl-yed olan Salih Çelebi b. Murad ile mezkûrât Rahime ve Emine ve Emetullah ve Hadiceˈnin kezâlik tesviye-i emirlerine savb-ı şer‘den nasb olunan vasîleri ve vâlideleri merkūme Fatma mahzarında üzerlerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr zimmetinde yedimden müşterâ ve makbûz ve vakıyyesi beynimizde ilm-i şer‘î ile ma‘lûm pirinç ve ketân ve kuru üzüm bahâlarından cem‘an iki bin dört yüz kırk akçe hakkım olup meblağ-ı mezbûru kableˈl-istifâ vefât edip hatta hayatında meblağ-ı mezbûr [7b] zimmetinde bana deyn olduğunu alâ-ruûsiˈl-işhâd ikrâr ve işhâd dahi etmekle hâlâ vasiyyân-ı merkūmân yedlerinde olan terekesinden taleb ederim suâl olunsun dedikde gıbbeˈs-suâl veˈl-inkâr ve ba‘de talebiˈl-beyyine udûl-ı Müslimînˈden mahmiye-i İstanbulˈda Tahtakal‘aˈda bâzârcı tâifesinden Şükrullah Beşe b. Müstecab ve Yemiş İskelesiˈnde bâzârcı tâifesinden Mustafa b. Musa nâm kimesneler li-ecliˈş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup isreˈl-istişhâd fi’l-vâki‘ müteveffâ-yı mezbûr hayatında müdde-i mezbûr ile beyinlerinde bizim huzurumuzda hesâb ve kitâb eylediklerinde cem‘an pirinç ve kettan ve kuru üzüm bahâlarından iki bin dört yüz kırk akçe mezbûr Abdi Beşeˈye deynim vardır deyü huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd eyledi biz bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde isre-ri‘âyet-i şerâ‘it şehâdetleri makbûle oldukdan sonra müdde‘î-i mezbûr ba‘deˈt-tahlîf mûcebiyle hükm birle mâ vaka‘a biˈt-taleb ketb olundu.

Fiˈs-sâdis veˈl-işrîn min-Zilhiccetiˈş-şerîfe li-sene selâse ve semânîn ve elf.

Şuhûdüˈl-hâl: Mâ-sebak