.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Galata Mahkemesi 114 Numaralı Sicil (H. 1083-1085 / M. 1672-1674)
cilt: 54, sayfa: 227
Hüküm no: 136
Orijinal metin no: [31a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Merhum Arpacızâde Mustafa Efendi’nin terekesinden beytülmala kalan bir gemideki hissesinin satılması

Mahmiye-i Galata ve tevâbiʽi beytü’l-mâli olan el-Hâc Osman Ağa b. Mehmed meclis-i şerʽ-i şerîfde işbu bâʽisüˈl-vesîka Mustafa Beşe b. Receb mahzarında biˈl-emânet ikrâr ve takrîr-i kelâm edip fiˈl-asl mahmiye-i İstanbulˈda Eskiodalar[ıˈnda] başında Kādıasker Hamamı kurbünde sâkin olup hâlâ Edirneˈde haraç muhâsebesi halîfesi iken fevt olan Arpacızâde Mustafa Efendiˈnin zâhirde vâris-i maʽrûfu olmayıp terekesi beytü’l-mâle âʽid olmağın cümle terekesinden olup hâlâ mahmiye-i Galata hısnı ebvâbından Kürkçükapısı iskelesinde merbût Zarbına taʽbîr olunur on sekiz arşın sefîne, dört gemi demiri ve bir komne ve bir isparçinenin on altı sehimden altı sehmi müteveffâ-yı mezbûrun on sehmi işbu hazır biˈl-meclis el-Hâc Mustafa b. Sinanˈın mülkü ve hakkı olmağla müteveffâ-yı mezbûrun altı sehmi cânib-i beytü’l-mâle intikāl ve isâbet etmekle zikrolunan altı sehim hisse-i sefîne sûk-ı sultânîde hâssa münâdîlerinden Mehmed Beşe b. Osman yediyle beyneˈt-tâlibîn baʽdeˈl-nidâ veˈl-müzâyede ve baʽde inkıtâʽıˈr-rağbe dört bin beş yüz akçede merkūm Mustafa Beşe üzerinde karâr ve ziyâde ile tâlib-i âhar zuhûr etmediğinden mâʽadâ meblağ-ı mezbûr sâlifüˈz-zikr altı sehmin semen-i misli olduğunu sikāt haber verdiklerinden sonra mârrüˈz-zikr altı sehm hisseyi meblağ-ı mezbûr dört bin beş yüz akçeye biˈl-emâne mezbûr Mustafa Beşeˈye tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî beyʽ-i bâtt-ı sahîh-i şerʽî ile beyʽ ve teslîm edip ol dahi iştirâ ve kabûl ve tesellüm eyledikden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûru merkūm Mustafa Beşe yedinden biˈt-tamam alıp ve kabz eyledim baʽdeˈl-yevm sâlifüˈz-zikr altı sehim hisse-i sefîne ve demir ve isparçine mezbûr Mustafa Beşeˈnin mülk ve hakkıdır hasbe mâ yeşâ’ mutasarrıf olsun dedikde gıbbeˈt-tasdîkiˈl-muʽteber mâ vakaʽa biˈt-taleb ketb olundu.

Fiˈs-sâbiʽ-i aşer min-şehri Rebîʽiˈl-evvel li-sene erbaʽa ve semânîn ve elf.

Şuhûdüˈl-hâl: İbrahim Çelebi b. Abdülbaki kâtib-i beytü›l-mâl, Mahmud Çelebi b. Mehmed el-müezzin, el-Hâc Murad b. Mehmed, Ömer Efendi b. Ali, Terzi Bekir Beşe b. Pîrî, Mehmed Bey b. Ali el-nâzır