Galata Mahkemesi 114 Numaralı Sicil (H. 1083-1085 / M. 1672-1674) cilt: 54, sayfa: 544 Hüküm no: 359 Orijinal metin no: [87a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Bayram Kethuda’nın terekesinden çocuğuna intikal eden evin borçları sebebiyle vasî tarafından Mehmed Bey’e satıldığı
Mahmiye-i Galata hâricinde saray-ı sultânî teberdârları kethudâsı olup kasaba-i Kasımpaşa mahallâtından Surûrî Efendi mahallesi sâkinlerinden olup bundan akdem mütevveffâ olan Bayram Kethudâˈnın evlâd-ı sıgārının tesviye-i umûrları’çün kıbel-i şer‘den mansûb vasîsi olan Şa‘bân Efendi b. Abdullah mahfil-i kazâda işbu bâ‘isüˈl-kitâb Mehmed Bey b. Musa nâm teberdâr mahzarında biˈl-vesâye ikrâr ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûrun düyûn-ı kesîresi olduğundan mâ‘adâ saray-ı mezkûrda vâki‘ merhûm Davud Çavuş Vakfıˈna asıl ve ribhden ber-mûceb-i hüccet-i şer‘iye üç yüz on iki buçuk kıt‘a esedî guruş müteveffâ-yı merkūmun zimmetinde deyn olup emlâkinden mahalle-i mezbûrda vâki‘ bir tarafdan Mustafa Çelebi b. Ali ve bir tarafdan Fatma bt. Ali mülkü ve tarafeynden tarîk-i âm ile mahdûd dâhiliyesi dört bâb fevkānî oda ve ahır ve bağçe ve bi’r-i mâ’î ve havluyu ve hâriciyesi iki bâb fevkānî oda ve bir bâb tahtânî oda ve ahırı ve zokak kapısını müştemil menzil bi-tarîkıˈl-istiğlâl vakf-ı mezbûra meblağ-ı mezbûr mukābelesinde işbu hazır biˈl-meclis Mustafa Çelebi b. Yusuf katında hüccet-i şer‘iye ile rehni olmağın menzil-i mezbûrdan gayrı mâlı olmayıp bundan esbak menzil-i mezkûr izn-i hâkimüˈş-şer‘le ma‘rifet-i mütevellî ile bey‘a arz olunup sûk-ı sultânîde hasebüˈl-âde beyneˈt-tâlibeyn kirâren ve mirâren nidâ ve müzâyede olunup ragabât-ı nâs biˈl-külliye münkatı‘a oldukdan sonra mezbûr Mehmed Bey üzerinde üç yüz kıt‘a esedî guruşda karâr eyleyip ziyâde ile tâlib-i âharı zuhûr etmemeğin ben dahi vesâyetim hasebiyle menzil-i mezbûru bi-cümletiˈt-tevâbi‘ veˈl-levâhık ve kâffetüˈl-menâfi‘ veˈl-merâfık semen-i mezbûr üç yüz kıt‘a esedî guruşa mezbûr Mehmed Beyˈe bâtten bey‘ ve teslîm eyleyip ol dahi minvâl-i muharrer üzere iştirâ ve tesellüm eyledikden sonra semen-i mezkûru yedinden alıp deyn-i mezkûrun üç yüz guruşu mukābelesinde işbu menzil-i mezbûra def‘ ve teslîm eyledim ba‘deˈl-yevm menzil-i mezbûr müşteri-i merkūmun mülküdür keyfe mâ yeşâ mutasarrıf olsun dedikde gıbbeˈt-tasdîkiˈş-şer‘î mâ vaka‘a biˈt-taleb ketb olundu.
Fiˈl-hâmis veˈl-işrîn li-sene erba‘a ve semânîn ve elf min-Şevvaliˈl-mükerrem.
Şuhûdüˈl-hâl: Mesud Efendi b. Ahmed, İsmail Çelebi b. Mehmed, Ali Ağa b. Gülâbî, Ali Hoca, Mehmed Bey b. Mirza, Ekmekçibaşı Hasan Çelebi, İbrahim Bey el-mütevellî, İbrahim Efendi el-müezzin, Osman Bey el-bevvâbüˈs-sultânî, Mustafa Bey el-bevvâbüˈs-sultânî
|