Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667) cilt: 17, sayfa: 794 Hüküm no: 1039 Orijinal metin no: [123a-5] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Süleyman Bey b. Sinan’ın ölmeden önce yaşı küçük olan Rabia ile nikâhlandığının ve terekesine dahil olduğunun tespiti Mahmiye-i İstanbul’da Avcı Bey mahallesi sükkânından bâ‘isü’l-kitâb Mehmed b. ( ) nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîfde mahalle-i mezbûre ahâlîsinden olup bundan akdem mahrûse-i Edirne’de vefât eden Süleyman Bey b. Sinan’ın sulbî sagīr oğlu Abdülkādir’in vasîsi olmağla tereke-i vâfiye-i müteveffâ-yı mezbûra vâzı‘ü’l-yed olan Mehmed Çelebi b. Sefer nâm kimesne mahzarında da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr târih-i kitâbdan on dokuz ay mukaddem [123b] sagīr kızım hâzır bi’l-meclis Râbia’yı dört bin akçe mehr-i müeccel ile tezevvüce tarafından Mustafa b. Abdullah nâm kimesneyi vekîl edip ol dahi kabûl etmekle ben dahi velâyetim hasebiyle kızım sagīre-i mezbûreyi şuhûd mahzarında dört bin akçe mehr-i müeccel ile müteveffâ-yı mezbûra hayâtında tezvîc ve inkâh edip vekîl-i mezbûr Mustafa dahi müvekkili için tezevvüc ve kabûl etmişidi suâl olunup ihkāk-ı hak olunmak matlûbumdur dedikde, gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda mahalle-i mezbûre sükkânından Ebûbekir b. Abdullah ve el-Hâc İlyas Bey mahallesi sükkânından Hüseyin b. Ali nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr târih-i kitâbdan on dokuz ay mukaddem hayâtında müdde‘î-i mezbûrun kızı işbu sagīre-i mezbûre Râbia’yı dört bin akçe mehr-i müeccel ile tezevvüce tarafımdan Mustafa b. Abdullah nâm kimesneyi vekîl ve menâbına nâib nasb ve ta‘yîn edip ol dahi kabûl ettikden sonra müdde‘i-i mezbûr Mehmed dahi velâyeten kızı sagīre-i mezbûre Râbia’yı şuhûd mahzarında müteveffâ-yı mezbûr Süleyman’a hayâtında dört bin akçe mehr-i müeccel ile nikâh ve tezvîc edip vekîl-i mezbûr Mustafa dahi müvekkil-i müteveffâ-yı mezbûr için hayâtında tezevvüc ve kabûl etmişidi, biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde, şâhidân-ı mezbûrânın keyfiyyet-i hâlini suâl için küttâb-ı mahkemeden Sofu Mehmed Efendi b. Mustafa irsâl olunup ol dahi şâhidân-ı mezbûrânın mahallerine varıp ahâlîsinden İmâm Hasan Efendi b. Hüseyin ve el-Hâc Ali b. Ali ve el-Hâc Dilâver b. Abdullah ve İmâm Receb Efendi b. Ebûbekir ve müezzin el-Hâc Mustafa b. el-Hâc Musa ve Abdurrahman Efendi b. Receb nâm kimesnelerden şâhidân-ı mezbûrânın keyfiyyet-i hâlini suâl ettikde her biri mahallesinde sâkin olan şâhid-i mezbûr için adl velev aleynâ makbûlü’ş-şehâdedir deyû haber verdiklerini mevlânâ-yı mezbûr mahallinde tahrîr ba‘dehû ma‘an irsâl olunan Hacı Veli b. Ali ile meclis-i şer‘a gelip alâ vukū‘ihî inhâ ve takrîr etmeleriyle alenen ve ba‘dehû sırren ta‘dîl ve tezkiyye olduklarından sonra şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince ba‘de’l-hükm mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’r-râbi‘ aşer min Şevvâli’l-mükerrem li sene seb‘a ve seb‘în ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Osman Bey b. Abdülkādir Bevvâb-ı sultânî, Hüseyin b. Abdullah Çukadâr, Hasan Çelebi b. Ahmed, İbrahim Çelebi b. Ahmed, Resul [b.] Rıdvan.