.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Galata Mahkemesi 580 Numaralı Sicil (H. 1221-1222 / M. 1806-1808)
cilt: 84, sayfa: 110
Hüküm no: 69
Orijinal metin no: [6b-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


İlyas Beşe b. Hacı Ahmed’in ric‘î talâk ile boşadığı karısı Zahide Hatun ile tekrar biraraya gelip başka bir evde oturmaya ve dövmemeye söz verdiği

Mübârek rikāb-ı kamer-tâb-ı hüsrevânîye takdîm-i arzuhâl eden zâtı mu‘arrefe Zahide Hatun bt. Üveys Çarşamba günü Dîvân-ı âlî’de ba‘dehû mahrûse-i Galata’da meclis-i şer‘-i münîrde derûn-ı arzuhâlde ismi mezkûr zevc-i dâhili İlyas Beşe b. el-Hâc Ahmed muvâcehesinde mezbûr İlyas Beşe zevc-i dâhilim olmağla târih-i i‘lâmdan yirmi dört gün mukaddem Galata’da Kemankeş Karamustafapaşa Mahallesi’nde bi’l-ma‘iyye sâkin olduğumuz menzil derûnunda leylen benden boş ol deyü bana hitâb edip ol vechile ric‘iyyen mezbûrdan mutallaka olmuş olmamla zimmetinde mütekarrir ve ma‘kūdun-aleyh hakkım olan beş yüz guruş mehr-i müeccelim ile nafaka-i iddet bâkiyemi taleb esnâsında iken zevcim mezbûr bana mürâca‘at etmişidi lâkin zevcim mezbûr beni infâk ve iksâ etmediğinden gayrı li-ebeveyn karındaşı işbu hâzır bi’l-meclis Esirci el-Hâc Ali’nin sâkin olduğu menzilde iskân ve hilâf-ı şer‘-i mutahhar darbetmekle âhar menzilde iskân ile infâk ve iksâya ve hilâf-ı şer‘ darbetmemeğe zevcim mezbûra tenbîh olunmak matlûbumdur deyü da‘vâ eyledikde ol dahi cevâbında müdde‘iye-i mezbûre beş yüz guruş mehr-i müeccel tesmiyesiyle zevce-i medhûlün-bihâ olduğunu ve talâk-ı ric‘î ile tatlîk edip ba‘dehû iddet içinde mürâca‘at eylediğini ikrâr mâ‘adâyı inkâr-birle beynlerinde ba‘de vukū‘ı’l-münâza‘a beynleri tevfîk olunup ba‘de’l-yevm mezbûr İlyas Beşe zevcesi mezbûreyi karındaşı mezbûrun menzilinde iskân etmeyip halk ve murâfıkı başka âhar menzilde iskân ile infâk ve iksâya ve hilâf-ı şer‘-i mutahhar darbetmemeğe ta‘ahhüd eyledikde hâzır-ı mezbûr el-Hâc Ali dahi karındaşı mezbûrun nefsine ve li-ecli’t-ticâre diyâr-ı âhara giderse beher mâh nafakasına kefîl ve zâmin oldukda müdde‘iye-i mezbûre dahi râziye ve kefâlet-i merkūmeyi kabûl-birle kat‘-ı münâza‘a eyledikleri huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu.

Fî 16 Safer sene [1]221.