.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667)
cilt: 17, sayfa: 832
Hüküm no: 1085
Orijinal metin no: [131a-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Abdurrahman Ağa b. Hüseyin’in ölen Kîsedâr Mehmed Efendi’deki beygir bahasından alacağını vârislerden talep ettiği

Bi’l-fi‘l vilâyet-i Anadolu’da Atranos kazâsında nâibü’ş-şer‘ olan Veli Efendi b. Abdünnebi b. Ahmed kıbelinden ünvânı ile mu‘anven hat ve hatmini hâvî bin yetmiş yedi senesi Ramazânü’l-mübâreki’nin evâhiri ile müverrah İsmail Ağa b. Hüseyin yediyle nakl-i şer‘î vârid olup mazmûnu vilâyet-i Anadolu’da vâki‘ Atranos kazâsına tâbi‘ Beyce nâm karye sükkânından Abdurrahman Ağa b. Hüseyin b. Murad nâm kimesneden vech-i âtî üzre da‘vâ-yı sahîha-i şer‘iyye ile mesbûk istişhâd-ı şer‘î sudûrundan sonra udûl-i müslimînden ve sikāt-ı muvahhidînden karye-i mezkûre sâkinlerinden Ramazan Bey b. Abdülehad b. Hasan ve Ahmed Ağa b. Sefer b. Mustafa ve Hamza Bey b. Hacı Arzuman b. Halil nâm kimesneler nakl ve tahvîl için mahall-i cerh ve ta‘dîle hâzırûn olup şöyle şehâdet eylediler ki müsteşhid-i mûmâ-ileyh Abdurrahman Ağa’nın mülkünde münselik bir re’s erkek boz katırını mahmiye-i İstanbul’da Kabasakal Sinan Ağa mahallesinde sâkin iken vefât eden muhallefâtı veresesi yedinde mazbûta olduğu mesmû‘umuz olan kîsedâr Mehmed Efendi’ye hâl-i hayâtında ve kemâl-i sıhhatinde bin altmış dokuz senesinde vilâyet-i Rumeli’nde vâki‘ medîne-i Sofya’da bizim huzûrumuzda yüz yirmi esedî guruşa bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile bey‘ ve teslîm, mûmâ-ileyh Mehmed Efendi dahi iştirâ ve tesellüm ve kabz eyleyip semeni olan meblağ-ı mezkûrdan on iki esedî guruşu mukābelesinde mezbûr Mehmed Efendi merkūm Abdurrahman Ağa’ya bir re’s beyaz bârgir def‘ ve teslîm, ol dahi ahz u kabz eyleyip semen-i bâkī yüz sekiz esedî guruşu edâ ve teslîm etmeden merkūm Mehmed Efendi fevt olup zimmetinde kalıp terekesinden edâsı lâzım gelmeğin hâlâ tereke-i vâfiyesinden vâzı‘ü’l-yed olanlardan meblağ-ı bâkī-i mezbûr yüz sekiz esedî guruşu müsteşhid-i mezbûr Abdurrahman Ağa için hakk-ı taleb ve ahz vardır, biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûl oldukdan sonra ve meblağ-ı mezbûrdan istîfâsını mu‘terif olduğu on iki guruşdan bâkī yüz sekiz guruşu küllen ve ba‘zen asâleten ve vekâleten müteveffâ-yı mezbûrdan hâl-i hayâtında ahz u kabz veya turûk-ı şer‘iyyeden bir tarîk ile zimmetini ibrâ eylemediğine mûmâ-ileyh Abdurrahman Ağa’ya yemîn teklîf olundukda ol dahi hasbe’l-mes’ûl yemîn billâhi’l-aliyyi’l-a‘lâ ettikden sonra mûmâ-ileyh Abdurrahman Ağa meblağ-ı bâkī yüz sekiz esedî guruşu müteveffâ-yı mezbûr kîsedâr Mehmed Efendi’nin terekesine vâzı‘ü’l-yed olanlardan taleb ve da‘vâ ve ahz u kabz ve kendiye îsâle ve kabz ve îsâl mütevakkıf olduğu umûrun cümlesine işbu hâmilü’n-nakl li ebevyn karındaşı İsmail Ağa b. Hüseyin’i tarafından vekîl ve nâib-i menâb nasb ve ta‘yîn edip ol dahi vekâlet-i mezbûreyi kabûl ve merâsimi edâya ta‘ahhüd ettiğini hâvî bulunmağın kitâb-ı mezbûr nâkil-i mezbûr İsmail Ağa’nın talebi ile müteveffâ-yı mezbûr kîsedâr Mehmed Efendi’nin sagīr oğlu İbrahim Çelebi’nin vasîsi olup tereke-i vâfiyesine vâzı‘ü’l-yed olan el-Hâc Süleyman b. Yusuf mahzarında feth ve kırâat ve istintâk olundukda mezbûr Süleyman kitâb-ı mezbûrun mûmâ-ileyh Veli Efendi kıbelinden vârid kitâbı ve zeylinde olan hatmi dahi mûmâ-ileyhin hat ve hatmi olduğunu inkâr etmeğin mezbûr İsmail Ağa’dan kitâb-ı mezbûr mûmâ-ileyh Veli Efendi kıbelinden vârid kitâbı ve zeylinde olan hat ve hatmini dahi hat ve hatmi olduğuna beyyine taleb olundukda nakl-i mezbûrun zeylinde isimleri terkīm olunup yol şâhidleri olan Halil Beşe b. Bâli ve Ali Beşe b. Nuh nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka hâlâ kazâ-i mezbûrda nâibü’ş-şer‘ olan mûmâ-ileyh Veli Efendi kitâb-ı mezbûru bizim huzûrumuzda kırâat edip huzûrumuzda imzâ ve mühürleyip hat ve hatmine bizi işhâd eyledi biz kitâb-ı mezbûrun mûmâ-ileyh Veli Efendi’nin kıbelinden vârid kitâbı ve zeylinde olan hat ve hatmi olduğuna şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince meblağ-ı bâkī-i mezbûru müteveffâ-yı mezbûrun tereke-i vâfiyesinden müdde‘î-i mezbûra edâya vasiyy-i merkūm Hacı Süleyman’a tenbîh olunmağın mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâdî aşer min Şevvâli’l-mükerrem li sene seb‘a ve seb‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Umdetü’l-müderrisîn Mehmed Cemal Efendi, Mehmed Bey b. Ali, zahrü’l-akrân Şaban Ağa b. ( ) Ser-muhzırân, İsmail b. Mustafa, Mehmed b. Ramazan.