.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667)
cilt: 17, sayfa: 860
Hüküm no: 1126
Orijinal metin no: [135b-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Emetullah Hanım’ın Fâtıma Hanım’dan aldığı câriyenin kusurunu bildiğini tespiti

Mahmiye-i İstanbul’da Âşık Paşa mahallesinde sâkine Emetullah Hanım bt. el-merhûm Sıdkı Efendi’nin tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu mezbûrenin zâtını ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân olan İsmail b. Halil ve Hacı Hasan b. Mustafa nâm kimesneler şehâdetleriyle şer‘an sâbit olan Mehmed Çavuş b. Bayram meclis-i şer‘-i hatîrde mahmiye-i mezkûrda Altıpoğaça mahallesinde sâkine Fâtıma Hanım bt. Mehmed Bey tarafından kezâlik husûs-ı câi’z-zikre vekîl olduğu mezbûrenin zâtını ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân olan Rıdvan Çavuş b. Abdullah ve İbrahim Ağa b. Mahmud Efendi şehâdetleriyle şer‘an sâbit olan Mustafa Bey b. Mehmed mahzarında bi’l-vekâle da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip merkūm Mustafa Bey’in müvekkilesi mezbûre Fâtıma Hanım târih-i kitâbdan altmış gün mukaddem câriye-i memlûkesi olan işbu orta boylu, açık kaşlı, elâ gözlü Rûsiyyetü’l-asl Gülnûş bt. Abdullah cemî‘ uyûbdan sâlimedir deyû iki yüz esedî guruşa müvekkilem merkūme Emetullah Hanım’a bey‘ ve teslîm ol dahi vech-i muharrer üzre iştirâ ve tesellüm ve kabûl edip semeni olan meblağ-ı mezkûr iki yüz esedî guruşun yüz otuz esedî guruşunu alıp kabz etmişidi, hâlâ câriye-i mezkûrenin memeleri üzerinde temrek ta‘bîr olunur ayb-ı kadîmine müvekkilem mezbûre Emetullah Hanım muttali‘ olup ayb-ı mezbûr inde’t-tüccâr noksân semeni îcâb eder uyûbdan olmağla câriye-i mezkûre-i tâmmesi müvekkile-i merkūmeye red ve semeninden makbûzu olan meblağ-ı mezbûr yüz otuz esedî guruşu bi’l-vekâle istirdâd ederim, vekîl-i merkūmdan suâl olunsun dedikde, teveccüh-i husûmet için câriye-i mezbûre bu makūle emrâzı teşhîs ve temyîz için taraf-ı saltanat-ı aliyyeden ta‘yîn olunan hâzırân bi’l-meclis etıbbâ-i hâzikīnden Mustafa Efendi b. Hamza ve Mehmed b. Mustafa’ya irâet olundukda câriye-i mezbûrenin vech-i muharrer üzre memeleri üzerinde temreki aybı olduğunu her biri haber verip ayb-ı mezbûr mütehakkik oldukdan sonra vekîl-i mezbûr Mustafa Bey’den suâl olundukda câriye-i mezbûreyi müvekkilem mezbûre Fâtıma Hanım müvekkile-i mezbûre Emetullah Hanım’a semen-i mezbûra bey‘ eyledikde, ayb-ı mezbûr câriye-i mezbûr[ede] mevcûde ve mezbûre Emetullah Hanım görüp ve alıp istihdâm etmişdir deyicek, gıbbe’l-istintâk vekîl-i mezbûr Mehmed Çavuş müvekkilesi merkūme Emetullah Hanım vech-i meşrûh üzre câriye-i mezbûreyi iştirâ eylediğinde ayb-ı mezbûru görüp kabûl ve ol târihden beri istihdâm ettiğini bi’l-vekâle ikrâr ve i‘tirâf etmeğin mûcebince vekîl-i mezbûr Mehmed Çavuş bî-vech mu‘ârazadan men‘ olunup mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sânî aşer min Şevvâli’l-mükerrem li sene seb‘a ve seb‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: İbrahim Efendi [b.] Hızır, keşfî Mustafa Efendi [b.] Muharrem, Mustafa Çelebi b. Hacı Ahmed.