Bab Mahkemesi 11 Numaralı Sicil (H. 1081 / M. 1670-1671) cilt: 53, sayfa: 114 Hüküm no: 72 Orijinal metin no: [15b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Mercan b. Şah Hüseyin’in varislerinin Şaban b. Ahmed’e olan borcunu ödeyip eşyalarını rehinden kurtarmaları Ekrâd tâifesinin Mutrib Obası ahâlîsinden Fâtıma bt. Ramazan nâm hatun kendi tarafından asâleten ve sadriye kebîre kızı Şehri nâm hatun tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu bimâ-hüve tarîku’s-sübût şer‘an sâbit oldukdan sonra vekâleten meclis-i şer‘-i şerîf-i şâmihü’l-imâd ve mahfil-i dîn-i münîf-i râsihü’l-evtâdda Şa‘bân b. Ahmed nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip oba-i mezbûre ahâlîsinden olup bundan akdem vilâyet-i Rumili’de Babaeskisi kasabasında vefât eden Mercan b. Şah Hüseyin hayâtında on beş vakiye evânî-i nühâsiyesini mezbûr Şa‘bân’a cihet-i karzdan deyni olan üç kıt‘a esedî guruş mukābelesinde rehin ve teslîm edip, ol dahi irtihân ve kabz etdikden sonra kable edâi’d-deyn ve fekki’r-rehn mezbûr Mercan fevt olup ben zevce-i metrûkesi ve mezbûre Şehrî sulbiye kızı olup verâseti bize münhasıra olmağla suâl olunup meblağ-ı mezbûru kabza ve rihân-ı mezbûreyi bize teslîme mezbûr Şa‘bân’a tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Şa‘bân cevâbında müteveffâ-yı mezbûr hayâtında on beş vakiye bakır evânîsini bana üç kıt‘a esedî guruş deyni mukābelesinde rehin ve teslîm, ben dahi irtihân ve tesellüm etmiş idim hâlâ yedimdedir deyüp lâkin mezbûretân Fâtıma ve Şehri’nin vech-i muharrer üzere vârisleri ma‘lûmum değildir deyicek müdde‘iye-i mezbûreden vech-i mübeyyen üzere vârislerine beyyine taleb olundukda tâife-i mezbûreden olup mahmiye-i İstanbul’da Manisalı Çelebi mahallesi sükkânından olan Hasan b. Mustafa ve Ahmed b. İbrahim nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Mercan’ın merkūme Fâtıma zevce-i menkûhası ve mezbûre Şehri sulbiye kızıdır ve verâseti mezbûretâna münhasıradır, gayrı vârisi ve terekesine müstahakk-ı âhar olduğu ma‘lûmumuz değildir, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye etdiklerinde gıbbe ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince mezbûretân Fâtıma ve Şehri’nin vârislerine hükm ve meblağ-ı mezbûr üç kıt‘a esedî guruşu ba‘de’l-kabz rihân-ı mezbûreyi mezbûretân Fâtıma ve Şehri’ye teslîme merkūm Şa‘bân’a tenbîh olunup mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâbi‘ ve’l-ışrîn min-şehri Rebî‘i’l-âhir li-sene ihdâ ve semânîn ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Mehmed b. Kubad, Hasan b. Abbas, Ahmed b. İbrahim, İbrahim Çelebi b. Ahmed, Mehmed b. Ramazan.