İstanbul Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H.1027/ M. 1618) cilt: 13, sayfa: 480 Hüküm no: 736 Orijinal metin no: [92a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Dergâh-ı âlî kapıcılarından Mahmud’un bozacılar kethüdâsı tayin olunduğu
Bozacılar kethüdâsı emridir. Efâzıl-ı kuzâti’l-müslimîn efâhim-i vülâti’l-muvahhidîn, ma‘denü’l-fazl ve’l-yakīn vâris-i ulûmi’l-enbiyâ ve’l-mürselîn hüccetü’l-hakkı ale’l-halkı ecma‘în, el-mahfûf-ı bi mezîdi inâyeti’l-meliki’l-mu‘în İstanbul ve Galata ve Üsküdar Haslar kadıları -zîdet fezâ’iluhüm- ve kıdvetü’l-kuzât ve’l-hükkâm me‘âdinü’l-fazl ve’l-kelâm mevlânâ Yoros kadısı -zîde fazluhû- tevkī‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olıcak ma‘lûm ola ki, zikr olunan kadılıklarda vâki‘ olan Bozahâne ve Mandirine? mukāta‘ası Saray-ı atîk-i âmire mühimmâtı için iştirâ olunan süt ve yoğurt ve şem‘-i asel bahâsı için ber vech-i ocaklık ta‘yîn üzre olunmağla, bundan akdem zikr olunan mukāta‘a Hıristoda nâm zimmîyle Dergâh-ı mu‘allâm bevvâblarından Mahmud nâm kapıcıya ber vech-i iştirâk mukaddemâ emîn olanların ekl ü bel‘lerinde zimmetlerine zuhûr eden seksen bin akçe küsûrların tedrîc ile haklaşma tarîkiyle der-uhde olmuş iken, tekrâr mukāta‘aya mülâzemetden gelip vaz‘-ı yed edip, onların bel‘iyyâtından dahi küsûrları kezâlik yüz yirmi bin akçeden ziyâde olmuş iken, mezbûr Mahmud Kapıcı tedrîc ile icrâ eyleyip, ancak kırk dokuz bin akçe mikdârı kalıp ve meblağ-ı mezbûr dahi altı senede haklaşmak ta‘ahhüd eyleyip ve ber vech-i peşîn altmış bin akçe teslîm-i hazîne eyleyip ve mukāta‘a-i merkūme yed-i izdiyâd buldurmak üzre iki ve mukaddemâ mukāta‘ayı iltizâm eyledikde tâlib olanlar lâzım gelen kesrin kabûl ve teslîm eylediği peşîn kendüye bi’t-tamâm edâ eylemeyince mukāta‘aya dahl eylemeyeler deyû berât ve şart-ı iltizâmında mastûr ve mukayyed iken, hâlâ hilâf-ı şart-ı iltizâm dergâh-ı mu‘allâm kapıcılarından Birinci Bölükden Mehmed nâm kapıcı bilâ-kefîl müdâhale eylemekle, tekrâr izhâr-ı zulm eyleyip inâyet recâ eylemeğin, Hazîne-i âmire’mde mahfûz olan mukāta‘ât defterlerine nazar olundukda, bundan akdem bozahâne mukāta‘asına mültezim olanların zuhûrâtdan yetmiş sekiz bin kesrin tedrîc ile haklaşmak üzre ve altmış bin akçe peşin ile mukāta‘a-i mezbûra mezkûr bevvâb Mahmud’un uhdesinde olup, hâlâ mukāta‘a-i mezbûra âhar kimesneye verildiği takdîrce kesr-i mezbûru kabûl edip, mezkûr bevvâb Mahmud’un peşîni kendüye edâ olunmak lâzım olup ve müdâhale eden henüz hazîne defterlerine kayd etdirmediğinden gayrı peşîn ve kefîl ile olmayıp, mîrîye zarar müterettib olmak lâzım geldiği mastûr ve mukayyed bulunmağın, imdi mezbûr Mahmud’un mukaddemâ olan ta‘ahhüdü ve berât ve şart-ı iltizâm üzre mukāta‘ayı zabt etdirmek emr edip buyurdum ki, hükm-i ( ) vardıkda bu bâbda sâdır olan emrim üzre amel edip, dahi vech-i meşrûh üzre mukāta‘a-i merkūmeyi kemâ-kân merkūm bevvâb Mahmud elinde olan berât-ı hümâyûnum ve şart-ı iltizâm mûcebince zabt ve tasarruf etdirdip, bevvâb Mahmud mâdemki peşini ve mün‘im ve mütemevvil kefîllerin vermeyince hilâf-ı şart-ı iltizâm müdâhale eylemeyip, mâl-ı mîrîye gadr ve zarar müterettib olmakdan ziyâde ictinâb eyleyesiz. Ve’l-hâsıl merkūm bevvâb Mahmud emîn bozacılar tâyifesine kethüdâ olup, kethüdâlığına kimesne dahl u ta‘arruz eylemeyip, şöyle bilesiz, taraf-ı âhardan bir kimesne zuhûr edip mukāta‘anın emînliğine tâlib olursa, bunun verdiği altmış bin akçe peşînin tâyife-i mezbûre kendüye edâ eylemeyince kethüdâlıkdan ref‘ olunmayıp, mâni‘ olmak isteyenleri men‘ edesiz, memnû‘ olmayıp emr-i şerîfime muhâlefet edenleri isimleri ve resimleriyle ve sâir oldukları yerleri ile südde-i sa‘âdetime havâle eyleyesin ki, sâire mûceb-i ibret için haklarından geline. Şöyle bilesiz alâmet-i şerîfe i‘timâd kılasız. Tahrîren fi’l-yevmi’s-sâbi‘ ve’l-ışrîn [min] şehri Rebî‘ilâhir sene seb‘a ve ışrîn ve elf. Be makām-ı Kostantıniyye.
|