|
İstanbul Mahkemesi 10 Numaralı Sicil (H. 1072-1073 / M. 1661-1663) cilt: 51, sayfa: 278 Hüküm no: 249 Orijinal metin no: [30b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Mustafa Ağa b. Mehmed Efendi’nin varisleri hisselerini İbrahim Ağa’ya sattıkları
Mübâya‘a semeni altı yük altmış bin.
Husûs-ı âti’l-beyânın mahâllinde tahrîri iltimâs olunmağın savb-ı şer‘den Mevlânâ Mustafa Efendi irsâl olunup ol dahi Dârü’l-hilâfeti’l-aliyye Kostantıniyyeti’l-mahmiyede Süleymâniye kurbünde Mollahüsrev mahallesinde fahrü’l-akrân Hasan Ağa b. Muslı’nın menziline varıp zeyl-i rakīmde esâmîleri mastûr Müslimîn huzûrunda akd-i meclis-i şer‘-i hatîr eyledikde mahalle-i mezbûrede sâkin iken bundan akdem vefât eden merhûm Mustafa Ağa b. el-merhûm Mevkūfâtî Mehmed Efendi’nin verâseti zevce-i metrûkesi Andalib Hatun bt. Abdullah’a ve li-ebeveyn er karındaşları Ahmed Ağa ve İbrahim Ağa ile kız karındaşı Hadîce Hatun’a münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve mümtehakkık ve bâhir oldukdan sonra mezbûre Andalib Hatun tarafından husûs-ı câbîye vekîl olup mezbûrenin zâtını ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân olan Hasan Ağa b. Muslı ve Mehmed b. Nasuh nâm kimesneler şehâdetleri ile vekâleti sâbite olan zevci fahrü’l-akrân Muharrem Ağa’ya vekâleten ve mezbûrân Ahmed Ağa ve İbrahim Ağa asâleten ve merkūme Hadîce Hatun’un zevci ve tarafından câ’i’z-zikre vekîli olup vekâleti zât-ı mezbûreyi ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân olan İbrahim Ağa b. Muslı ve Mehmed Efendi b. İsmail şehâdetleri ile şer‘an vekâleti sâbite olan fahrü’l-emâsil ve’l-a‘yân Hasan Ağa b. Muslı vekâleten meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda işbu kitâb-ı sedâd-ı intisâbın sahibi umdetü’l-emâcid ve’l-ekârim müstecma‘u’l-mehâmid ve’l-mekârim İbrahim Ağa b. Mehmed mahzarında her biri ikrâr ve takrîr-i kelâm edip mahalle-i mezbûrede vâki‘ etrâf-ı selâseden tarîk-i âmma ve bir tarafdan ba‘zan müşârün-ileyh İbrahim Ağa ve ba‘zan Zeyrekzâde Efendi Vakfı’na müntehî olup dâhiliyesi iki bâb nâ-tamam odayı ve bir bâb tahtânî matbahı ve camekânlı hamamı ve üç tabaka mahzeni ve ona muttasıl fevkānî ve tahtânî iki bâb odayı ve hadîkayı hâvî ve hâriciyesi tabaka-i ulyâda üç bâb fevkānî odayı ve bir bâb sofayı ve bir orta sofayı ve vüstâda üç bâb oda ve kenîf ve altlarına ahur ve zîr-i zemîn bir su kuyusunu ve havluyu müştemil olan menzili müteveffâ-yı mezbûr Mustafa Ağa’nın mülkü olup ba‘de vefâtihî verese-i mezbûrûna beynlerinde yirmi sehm karz olunup sihâm-ı mezbûreden beş sehmi zevcesi mezbûre Andalib ve altışar sehmi karındaşları mezbûrân Ahmed Ağa ve İbrahim Ağa’ya on sehmi kız karındaşı mezbûre Hadîce Hatun’a intikāl ve isâbet edip ilâ hîn sudûr-ı hâze’l-akd müşâ‘iyât üzre mutasarrıflar idik el-hâletü hâzihî menzil-i mezbûru asâlet ve vekâletimiz hasebiyle mûmâ-ileyh İbrahim Ağa’ya altı yük altmış bin akçeye tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî bey‘-ı bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile bey‘u teslîm ol dahi kendi mâlıyla nefsi’çün iştirâ ve tesellüm ve kabz ve kabûl eyledikden sonra semeni olan altı yük altmış bin akçeyi tamamen mûmâ-ileyh İbrahim Ağa yedinden asâlet ve vekâletimiz hasebiyle alıp kabz eyledik ba‘de’l-yevm menzil-i mahdûd-ı mezkûr müşârün-ileyh İbrahim Ağa’nın mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sahîh-i sarîhidir keyfe mâ yeşâ ve yehtâr mutasarrıf olsun dediklerinde mukırrûn-ı mezbûrûnun kelimâtını mezbûr İbrahim Ağa bi’l-muvâcehe tasdîk ve bi’l-müşâfehe tahkīk etmeğin vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr mahâllinde tahrîr ba‘dehû ma‘an irsâl olunan Mehmed b. Ramazan ile meclis-i şer‘a gelip alâ-vukū‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’l-hâmis ve’l-işrîn min-Şa‘bâni’l-mu‘azzam li-sene isnâ ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Anadolu Muhâsebecisi Mustafa Efendi b. Ali, Umdetü erbâbü’t-tahrîr Ahmed Efendi b. Mustafa emîn-i ahkâm, Rasûl Efendi b. Musa el-müderris, es-Seyyid Mehmed b. Hasan el-hatîb bi-Câmi‘-i Şeyhzâde, Umdetü’l-a‘yân Mehmed Ağa b. Hasan hazînedâr, Fahrü’l-akrân Ali Efendi b. Hasan, Ali Ağa b. emîn-i ganem, Abdurrahim Ağa b. Mehmed emîn-i gümrük, el-Hâc Ahmed Ağa b. Abdullah, Ömer Ağa b. Mehmed, Mahmud Efendi b. Hudâverdi el-imâm, Rodosî Mehmed Efendi.
|