|
İstanbul Mahkemesi 10 Numaralı Sicil (H. 1072-1073 / M. 1661-1663) cilt: 51, sayfa: 350 Hüküm no: 347 Orijinal metin no: [43b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Abaza Mehmed Ağa b. Kasım’ın varisleri muhterik menzil arsalarını müştereken Hasan Ağa b. Osman’a sattıkları
Mübâya‘a.
Mahrûsa-i Üsküdar mahallâtından Hamza Fakih mahallesinde sâkin iken bundan akdem fevt olan Dergâh-ı âlî kapıcıları başılarından Abaza Mehmed Ağa b. Kasım’ın verâseti zevce-i metrûkesi Fâtıma Hanım bt. Mehmed Bey’e ve vâlidesi Şehri Hatun’a ve sagīr oğulları Ali ve Ahmed ve Abdülbaki ve Ömer ve sagīre kızları Emine ve Âişe’ye münhasıra olup kable’l-kısme mezbûr Ömer dahi fevt olup verâseti vâlidesi Bağcinan bt. Abdullah’a ve li-ebn karındaşları mezbûrûn Ahmed ve Abdülbaki ve Ali’ye ve li-ebn kız karındaşları mezbûretân Âişe ve Emine’ye münhasıra olup kable’l-kısme mezbûr Abdülbaki dahi fevt olup verâseti vâlidesi Bedrimah bt. Abdullah’a ve li-ebn karındaşları mezbûrân Ali ve Ahmed’e ve li-ebn kız karındaşları Emine ve Âişe’ye münhasıra olup kable’l-kısme mezbûr Şehrî dahi fevt olup verâseti sadrî kebîr oğlu İbrahim Bey b. Kasım’a ve sadriye kebîre kızı Kerîme Hatun’a münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve müte‘ayyin ve tashîh-i mes’eleleri bi-tarîkı’l-münâsahati’ş-şer‘iye yüz üç bin altı yüz seksen sehmden olup sihâm-ı mezbûrenin on iki bin dokuz yüz altmış sehmi mezbûre Fâtıma’ya ve yirmi iki bin altı yüz yetmiş sekiz sehmi mezbûr Ahmed’e ve yirmi iki bin altı yüz yetmiş sekiz sehmi mezbûr Ali’ye ve on bir bin üç yüz otuz dokuz sehmi mezbûr Âişe’ye ve on bir bin üç yüz dokuz sehmi merkūme Bağcinan’a isâbet eylediği bâhir ve mütebeyyin oldukdan sonra husûs-ı âti’l-beyânın mahâllinde tahrîri için savb-ı şer‘den Mevlânâ Ahmed Efendi irsâl olunup ol dahi mahmiye-i İstanbul’da Aksaray kurbünde sâkin Osman Ağa b. Hacı Ağa’nın menziline varıp zeyl-i vesîkada isimleri mastûr olan Müslimîn huzûrunda akd-i meclis-i şer‘ eyledikde huzzâr-ı mezbûrûnun tesviye-i umûrlarına kıbel-i şer‘den mansûbe vasîleri olan mezbûre Fâtıma Hanım tarafından husûs-ı âtîye vekîl olup mezbûrenin zâtını ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân olan mezbûr Osman Ağa ile Mehmed Ağa b. Siyavuş şehâdetleri ile vekâleti sâbite olan Ali Çelebi b. Mehmed mezkûre Bedrimah tarafından kezâlik husûs-ı câ’i’z-zikre vekîl olup mezbûrenin zâtını ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân olan <> Hasan b. Abdullah ve Mustafa b. İbrahim şehâdetleri ile vekâleti sâbite olan Receb Hoca b. Veli ve mezkûre Kerîme tarafından kezâlik husûs-ı âtîye vekîl olup mezbûrenin verâseti ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân olan İbrahim Beşe b. Hüseyin ve Mehmed Beşe b. Receb şehâdetleri ile vekâleti sâbite olan zevci Halil Yazıcı b. İbrahim ve mezkûre Bağcinan tarafından kezâlik husûs-ı âtîye vekîl olup verâseti ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân Ahmed Efendi b. Mehmed ve Ali b. Mehmed şehâdetleri ile vekâleti sâbite olan Celeb Mustafa Bey b. İbrahim vekâleten ve mezbûr İbrahim Bey asâleten meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda işbu sahibü’l-kitâb umdetü’l-emâcid ve’l-ekârim câmi‘ü’l-mehâmid ve’l-mekârim Hasan Ağa b. Osman mahzarında her biri ikrâr ve i‘tirâf edip müteveffâ-yı mezbûrun zevcesi mezbûre Fâtıma Hanım’a yüz yirmişer bin akçe mehr-i müeccel deyn ve Halil Bey’e beş bin iki yüz akçe deyn ve Halil Yazıcı’ya sekiz yüz elli guruş deyn ve kuyumcu ( ) nâm zimmîye yedi bin dört yüz akçe deyn ve Ahmed Bey nâm kimesneye bin iki yüz akçe deyn ve İbrahim Bey’e bin dokuz yüz akçe deyn ve el-Hâc Muslı’ya yüz seksen akçe deyn ve Mustafa Beşe’ye beş yüz elli akçe deyn ve Mustafa nâm kimesneye sekiz yüz akçe deyn ve Hristo zimmîye sekiz bin yüz seksen akçe deyn ve Mehmed b. Süleyman nâm kimesneye yüz yirmi akçe deyn ve Kasap Dimitri’ye bin beş yüz yetmiş dört akçe deyn ve Hasan Bey’e yedi yüz yetmiş akçe deyn ve Mehmed Ağa’ya bin akçe deyn ve Nâib Mehmed Efendi’ye üç bin üç yüz akçe deyn ve el-Hâc Mirza’ya dört bin üç yüz elli akçe deyn ve Kalaycı Abdurrahman’a beş yüz on akçe deyn ve el-Hâc Ahmed’e yüz otuz akçe deyn ve Halil Yazıcı zevcesi ( ) hatuna iki yüz guruş deyn ve Kuyumcu ( ) nâm zimmîye seksen akçe deyn ve Acayib Ahmed Odabaşı’ya yetmiş bin akçe deyn ve Üsküdari Feridun Ağa’ya iki yük elli bin akçe deyn olup mezbûreden her biri haklarını huzûr-ı hâkimi’ş-şer‘de şuhûd-ı udûlle isbât ve ba‘de’t-tahlîfi’ş-şer‘î edâsına hükm-i mer‘î lâhık olup müteveffâ-yı evvel-i mezbûrun mahmiye-i mezbûrede Süleyman Ağa mahallesinde vâki‘ iki tarafı sultan odalarına ve bir tarafı Mehmed Efendi b. Mustafa mülküne ve taraf-ı râbi‘i tarîk-i âmma müntehî muhterik menzil arsası üzerinde mevcûd bir bâb mahzen ve hamam ve müşterek su kuyusu ve sâir enkāzından gayri edâ-i deyn edecek ism-i mâl ıtlâk olunur terekesi olmayıp arsa-i mezbûre üzerinde olan enkāz ile izn-i hâkimü’ş-şer‘le arz olunup müddet-i medîde hasbe’l-âde beyne’t-tâlibîn nidâ ve müzâyede olunup ragabât-ı nâs bi’l-külliye münkatı‘a oldukdan sonra mezbûr Hasan Ağa üzerine yüz yetmiş bin beş yüz akçede karâr edip ziyâde ile vekâlet-i âhar bulunmamağın hamam-ı mezbûr içinde mevcûd ekser ve pencere ve mermerinden gayri cemî‘ arsa-i mezbûreyi kâffe-i hukūku ve mezkûr Mehmed Efendi cânibinden duvar-ı müştereki ve müşterek hakk-ı şuf‘asıyla ve cemî‘ enkāzı ile zarûret-i deyn için mezbûr Hasan Ağa’ya meblağ-ı mezbûr yüz yetmiş beş bin beş yüz akçeye her birimiz asâleten ve vekâleten bey‘-ı bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile bey‘ u teslîm ol dahi iştirâ ve kabûl ve kabz ve tesellüm eyledikden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûr yüz yetmiş bin beş yüz akçeyi mezbûr Hasan Ağa yedinden bi’t-tamam ahz u kabz eyledik ba‘de’l-yevm arsa-i mesfûre sâir cemî‘ enkāzı ile merkūm Hasan Ağa’nın mülk-i müşterâsı olmuşdur keyfe mâ yeşâ ve yehtâr mutasarrıf olsun dediklerinde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr mahâllinde tahrîr ba‘dehû ma‘an ba‘s olunan Hasan b. Bayram ve Mehmed b. Abdullah ile meclis-i şer‘a gelip alâ-vukū‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’s-sâlis min-Ramazani’l-mübârek li-sene isnâ ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Halil Efendi b. İbrahim el-kādî, Osman Ağa b. Mustafa, Ahmed Ağa b. Mustafa, Ahmed Efendi b. Mehmed, Süleyman Ağa b. Ali, Mustafa b. Süleyman, Ali Bey bevvâb-ı sultanî
|