|
İstanbul Mahkemesi 10 Numaralı Sicil (H. 1072-1073 / M. 1661-1663) cilt: 51, sayfa: 651 Hüküm no: 763 Orijinal metin no: [97a-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Tatar Ali b. Ahmed’in Abdülmümin b. Mehmed’e daha önce kullanım hakkını devrettiği arsaya müdahale etmemesi
Mahmiye-i İstanbul’da Balaban Ağa mahallesinde sâkin işbu râfi‘u’l-kitâb Abdülmümin b. Mehmed kendi tarafından asâleten ve zevcesi Mücellâ tarafından vekîl olup bi-mâ hüve nehcü’s-sübût vekâlete sâbite olmağın vekâleten meclis-i şer‘-i hatîrde câr-ı mülâsıkı Tatar Ali b. Ahmed nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ edip mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Câmeşûyî Abdüsselam mülküne ve bir tarafdan Na‘linci Hatun mülküne ve bir tarafdan Arpa Emini odalarına ve bir tarafdan kendi mülküme müntehî olup merhûm Mustafa Efendi Vakfı’ndan olan arsayı bundan akdem Hasan b. Abdullah nâm kimesneden mezbûr Tatar Ali izn-i mütevellî ile bedel-i ma‘lûme tefevvüz eyledikden sonra arsa-i mezbûrenin müvekkilem ile benim mülküm tarafında nısf-ı şâyi‘inin hakk-ı tasarrufunu bana izn-i mütevellî ile bin yetmiş bir senesi Zilka‘desi’nin evâilinde bin iki yüz elli akçeye müvekkilem ile bana tefvîz ve biz dahi tefevvüz edip ol târihde kāimmakām-ı mütevellî İbrahim Çelebi b. ( ) yedime târih-i mezkûr ile müverrah [temessük] verdikden sonra mezbûr Tatar Ali huzûr-ı şuhûdda arsa-i mezkûrenin benim ile zevceme nısf-ı şâyi‘ini tefvîz eylediğini tekrar ikrâr eyledikden sonra mezbûr Tatar Ali zikrolunan Arpa Emini odaları tarafından arsa-i mezbûre üzerine kendi mâlı ile binâ eylediği tahta havluyu dahi ikimize sekiz yüz akçeye bâtten bey‘ ve teslîm ve biz dahi iştirâ ve tesellüm ve kabûl eylediğimizden sonra bedel-i mezkûr bin iki yüz elli akçe ile semen-i mezbûr sekiz yüz akçeyi mezbûr Tatar Ali yedinden kabz eylemişken hâlâ mezbûr Tatar Ali ben senin ile zevcene ancak arsa-i mezkûrenin rub‘unu tefvîz eyledim deyü arsa-i mezbûrenin nısf-ı şâyi‘ini tasarrufumuza mâni‘ olur men‘ ü def‘ olunmak murâdımdır dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Tatar Ali cevâbında müvekkile-i mezbûre ile vekîl-i mezbûr Abdülmümin’e ancak arsa-i mezkûre rub‘-ı şâyi‘ini bedel-i mezkûra fâriğ-i evvelden deyip nısfını fâriğ olduğunu inkâr ve bey‘-ı mezbûru ikrâr edecek müdde‘î-i mezbûrdan sıdk-ı makālini mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i ricâl-i Müslimînden Yusuf Çavuş b. Abdullah ve Cündî Yusuf nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ mezbûr Tatar Ali bundan akdem bizim huzûrumuzda zikrolunan arsanın nısf-ı şâyi‘inin hakk-ı tasarrufunu mezbûr Abdülmümin ile zevcesi Mücellâ Hatun’a izn-i mütevellî ile bin iki yüz elli akçe bedel mukābelesinde ferâğ ve tefvîz eyledim deyü ikrâr ve bizi minvâl-i muharrer üzere işhâd eyledi biz bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde gıbbe ri‘âyeti şerâ’iti’’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın şehâdet-i mezkûre mûcebince arsa-i mezkûrenin nısf-ı şâyi‘ine mezbûrânın tasarruflarına mâni‘ olmamak üzere mezbûr Tatar Ali’ye tenbîh olunup mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Tahrîren fi’s-sâlis min-Zilka‘deti’ş-şerîfe li-sene isneteyn ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Hasan Efendi b. Abdullah, Mustafa Çelebi b. Mehmed, Ahmed Efendi b. ( ), Mehmed Efendi b. Abdullah, Şükrullah b. Mustafa, Baba Rasûl b. Rıdvan ve gayruhum mine’l-huzzâr.
|