.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 10 Numaralı Sicil (H. 1072-1073 / M. 1661-1663)
cilt: 51, sayfa: 706
Hüküm no: 846
Orijinal metin no: [107a-4]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Küçük Mehmed Beşe’nin terekesinden herhangi bir şey gizlemediğine dair Yorgi v. Vasil’e yemin verdirildiği

Teslîm-i muhallefât.

Mahmiye-i İstanbul’da ( ) mahallesinde sâkin kendi tarafından asâleten ve zevcesi Âliye Hatun tarafından husûs-ı âtîye vekîl olup yedinde olan nakl-i şer‘î zımnında vekâleti sâbite olan Durmuş b. İlyas nâm kimesne meclis-i şer‘de bundan akdem fevt olan Küçük Mehmed Beşe’nin muhallefâtına bi’l-emâne vâzı‘u’l-yed olan Yorgi v. Vasil nâm zimmî muvâcehesinde üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip ben müteveffâ-yı mezbûr Küçük Mehmed Beşe’nin babası ve mezbûr zevcem merkūme Âliye Hatun’dan tevellüd etme sulbî oğlum olup biz hasran vârisi olduğumuzu yedimde olan nakl-i şer‘î ile isbât edip mezbûr zimmî yedinde mevcûd bir kara kılıç ve bir na‘l-pâre tüfenk ve bir tabanca ve boş bir câmedân ve bir yeniçeri dağarcığı ve bir zenbil ve bir terzi endâzesi ve bir akçe kutusu ve bin yedi yüz -1700- nakid akçe muhallefâtı asâleten ve vekâleten kabz edip ba‘dehû müteveffâ-yı mezbûrun muhallefâtından bazı nesne [107b] ihfâ eylediği mesmû‘um olmağla ol ihfâ eylediği muhallefâtı dahi mezbûrdan asâleten ve vekâleten taleb ederim suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Yorgi zimmî dahi ber-minvâl-i muharrer muhallefât ihfâ eylediğini inkâr eyledikde müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsı için beyyine taleb olundukda ityân-ı beyyineye kādir olmamağla istihlâf etmeğin mezbûr Yorgi zimmîye müteveffâ-yı mezbûr muhallefâtından bir nesne ketm ve ihfâ eylemediğine yemîn teklîf olundukda ol dahi alâ-vefki’l-mesûl yemîn billâhillezî enzele’l-İncile alâ-İsa aleyhisselâm etmeğin mezbûr Durmuş bilâ-beyyine mu‘ârazadan men‘ olunup mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevmi’s-sâdis aşer min-Zilka‘deti’ş-şerîfe li-sene isneteyn ve seb‘în ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: es-Sâbıkūn.