.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 10 Numaralı Sicil (H. 1072-1073 / M. 1661-1663)
cilt: 51, sayfa: 729
Hüküm no: 878
Orijinal metin no: [111b-3, Arapça]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Kasım b. Abdullah’ın vakfiyesi

Hasbiyallâh.

Mâ-zübira fî-simti’s-sütûr mine’l-vakfi ve’t-tescîl muharrerun ve mestûrun akībe hükmi efkaru ibâdullâhi’l-gafûr ba‘de’l-ilmi’l-mevâki‘ı’l-hilâf beyne’l-cumhûr Mehmed b. Abdullah el-müvellâ bi-Kostantıniyyeti’l-mahmiye -ufiye anhümâ-

Elhamdülillâhi’l-vâkıf alâ-küllî hâl ve’s-salâtü alâ-şefî‘i yevmi’s-suâl ve alâ-âlihî ve ashâbihî hayrü’l-âl ve’l-ashâb ve ba‘d. İşbu mazmûnunda vakıf ikrârından bahseden sahîh ve şer‘î bir hüccettir. Mahmiye-i Kostantıniyye’de vâki‘ Gümrük kurbündeki Ali Paşa mahallesinde sâkin Kasım b. Abdullah nâm kimse meclis-i şer‘-i şerîfe hazır olup, işbu vakıf ikrârının kendisinden sudûruna kadar mâliki olduğu ve taht-ı tasarrufunda bulundurduğu, mahalle-i mezbûrede vâki‘, önlerinde sofa bulunan tahtânî iki hâneyi, su kuyusunu, cüneyneyi, kenîfi ve muhavvâtayı müştemil, hudûdu bir tarafından Nasuh b. Abdullah mülkü, bir tarafından Medîne-i münevvere vakfı, bir tarafından Hızır Bey b. Abdullah el-cündî mülkü, bir tarafından da tarîk-ı âm ile mahdûd mülk menzilini cümle tevâbi‘i ve levâhıkı ve kâffe-i tarâık ve etrâfıyla niyet-i vâfiye ve taviyyet-i sâfiye ile habs ve vakfettiğini ikrâr ve i‘tirâf eyledi. Menzil-i mezbûrda süknâyı mâdâm ki hayatda ola evvelâ nefs-i nefîsesine, sonra evlâdına, evlâd-ı evlâdına, evlâd-ı evlâd-ı evlâdına, sonra Sâkine bt. Abdullah nâm zevcesine, sonra onun evlâdına, evlâd-ı evlâdına, evlâd-ı evlâd-ı evlâdına, sonra utekāsına, sonra onların evlâdına, evlâd-ı evlâdına, neslen ba‘de neslin ve fer‘an ba‘de aslin evlâd-ı evlâd-ı evlâdına, sonra Medîne-i münevvere -nevverallâhü ta‘âlâ- fukarâsına şart etti. Müddet-i hayatınca tebdîl ve tağyîri kendisine şart etti. Sonra Nasuh b. Abdullah nâm kimseyi tescîl maksadıyla mütevellî nasbetti ve menzil-i mezkûru ona teslîm eyledi. O dahi tesellüm eyledi. Vâki‘ ikrâr mütevellî-i merkūm tarafından vicâhen ve şifâhen tasdîk edildi. Hâl bu minvâl üzere iken vâkıf-ı mezbûr, mevkūf velev ki mütevellîye teslîm edilmiş olsun İmâm-ı A‘zam ve hümâm-ı efhâm Ebû Hanife indinde vakfın lâzım olmadığından bahisle vakıfdan rücû‘ edip menzili mülküne istirdâd eyledi. Mütevellî-yi merkūm da İmâmeyn-i hümâmeyn indinde vakfın lâzım olduğunu ifâde edip redden imtinâ‘ etti. Vâki‘ münâza‘a ve muhâsamadan sonra hâkim huzurunda mürâfa‘a olunduğunda hâkim-i muvakkı‘-ı hâze’l-kitâb bi-tevkî‘ihi’ş-şerîfi’l-müstetâb, vakıf cânibini evlâ ve ahrâ görüp vakfın sıhhat lüzûmuna hükmetti. Menzil-i mezbûr bu sûretle tebdîl ve tağyîri bi-vechin mine’l-vücûh ve sebeben mine’l-esbâb asla câiz olmayacak şekilde müseccel, sahîh ve lâzım bir vakıf oldu. Fe-men beddelehû ba‘de mâ semi‘ahu fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû vallâhü semî‘un alîm ve ecrü’l-vâkıf ale’l-hayyü’l-cevâdi’l-kerîm.

Cerâ zâlike ve hurrire fî-evâhiri Cemâziyelâhire li-sene sitte ve tis‘în ve tis‘a mie.

Şuhûdü’l-hâl: Pîrî Çelebi b. el-müderris, Mahmud b. Süleyman el-müezzin, Mahmud b. Seydi el-imâm, Halil b. Mustafa, el-imâm, Ferhad b. Mustafa, Şehriyar Bey b. Abdullah ez-za‘îm, Pervâne b. Abdullah, Sadi b. Ramazan, İbrahim b. Hakbilmiş?, Mehmed b. Hasan, Hızır b. Abdullah, el-Hâc Mehmed b. Abdullah, Yusuf b. Abdullah, Hasan b. Abdullah el-müezzin, Kadem b. Pir Ali ve gayruhum mine’l-hâzırîn.