İstanbul Mahkemesi 12 Numaralı Sicil (H. 1073-1074/M. 1663-1664) cilt: 16, sayfa: 700 Hüküm no: 942 Orijinal metin no: [90a-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Fâtıma bt. Sefer ile İbrahim b. Mustafa’nın boşandıkları
Mahmiye-i İstanbul’da Canbâziye mahallesinde sâkine Fâtıma bt. Sefer nâm hâtun meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde zevci İbrahim b. Mustafa nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip ben merkūm İbrahim’in zevce-i menkûhası iken zimmetinde mütekarrir ve ma‘kūdun-aleyh olan iki bin akçe mehr-i müeccelim mukābelesinde bana kıymeti beynimizde ilm-i şer‘î ile ma‘lûm bir sîm bıçak verip ben dahi yedinden ahz u kabz eyledikden sonra nafaka-i iddet-i ma‘lûmem ve me’ûnet-i süknâm üzerlerine mezbûr İbrahim ile târih-i kitâbdan otuz gün mukaddem huzûr-ı müslimînde muhâla‘a-i sahîha-i şer‘iyye ile muhâla‘a edip ol dahi hul‘-ı mezbûru kabûl eylemişdi hâlâ benimle zevciyyet mu‘âmelesi eder, suâl olunup men‘ olunması matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr İbrahim cevâbında hul‘-ı mezbûru inkâr edicek müdde‘iyye-i mezbûreden müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden olup mahalle-i mezbûre sükkânından Süleyman b. Abdullah ve Hasan b. İsmail nâm kimesneler meclis-i şer‘a li ecli’ş-şehâde hâzırân olup istişhâd olunduklarında, fi’l-vâki‘ merkūm İbrahim târih-i mezbûrda bizim huzûrumuzda müdde‘iyye-i mezbûre Fâtıma Hâtun’a zimmetinde mütekarrir ve ma‘kūdun-aleyh olan iki bin akçe mehr-i müecceli mukābelesinde bir sîm bıçak verip mezbûre Fâtıma dahi yedinden ahz u kabz eyledikden sonra nafaka-i iddet-i ma‘lûmesi ve me’ûnet-i süknâsı üzerlerine mezbûr İbrahim ile muhâla‘a-i sahîha-i şer‘iyye ile muhâla‘a edip ol dahi hul‘-ı mezbûru kabûl eyledi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince ba‘de’l-hükm mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Hurrire fî târihi’l-mezbûr.
Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Çelebi b. Abdullah, Veli b. Mehmed, Resûl b. Rıdvan, Mustafa b. Ali, Yusuf b. Musa ve gayruhüm.
|