.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 12 Numaralı Sicil (H. 1073-1074/M. 1663-1664)
cilt: 16, sayfa: 827
Hüküm no: 1131
Orijinal metin no: [116b-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Şaban b. Muharrem’in eşi Fâtıma’nın borçlarını ödemek üzre evini Mahmud Beşe’ye sattığı

Mahmiye-i İstanbul’da Kasap İvaz mahallesi sâkinlerinden iken bundan akdem vefât eden Şaban b. Muharrem’in verâseti, zevce-i metrûkesi Fâtıma bt. el-Hâc İbrahim ile sulbî oğlu Ahmed ve sulbiye kızı Ayşe’ye münhasıra olup kable’l-kısme mezbûr Ahmed dahi fevt olup verâseti, vâlidesi mezbûre Fâtıma ile uht li ebeveyni merkūme Ayşe’ye münhasıra olup kable’l-kısme mezbûre Ayşe dahi fevt olup verâseti zevc-i metrûkü Çolak Ahmed ile vâlidesi mezbûre Fâtıma’ya ve sadr oğlu Mustafa b. Baltacı Ahmed nâm sagīr ile sadriyye kızı Afife bt. Çolak Ahmed nâm sagīreye münhasıra olup kable’l-kısme mezbûr Çolak Ahmed dahi fevt olup verâseti sulbiye kızı sagīre-i mezbûre Afife’ye münhasıra olduğu şer‘an mütehakkik oldukdan sonra sagīrân-ı mezbûrân Mustafa ve Afife’nin tesviye-i umûruna kıbel-i şer‘den mansûb vasîleri olan Ali Beşe b. Mehmed meclis-i şer‘-i hatîrde işbu râfi‘ü’l-kitâb Mahmud Beşe b. Mehmed mahzarında bi’l-vesâye ikrâr ve i‘tirâf edip merkūme Fâtıma müteveffâ-yı evvel mezkûr Şaban zimmetinde beş bin fıddî râyic fi’l-vakt akçe mehr-i müeccel hakkı olduğu huzûr-ı hâkimi’ş-şer‘de muvâcehesinde şuhûd-ı udûlle isbât ve tahlîf olundukdan sonra edâsına hükm-i şer‘î lâhık olup lâkin müteveffâ-yı evvel merkūm Şaban’ın mahalle-i mezbûrede vâki‘ tarafeyni mumcu Mehmed menzili ve bir tarafı Hüseyin Paşa Sarayı ve bir tarafı tarîk-i âm ile mahdûd mülk menzilden mîrî nukūd ve menkūl kısmetinden bir şey ve bir habbesi olmadığı ecilden menzil-i mahdûd-ı mezkûrun zarûrî deyn-i mesfûr için bey‘i lâzım gelmeğin, mecâlis-i tâlibîn ve mehâfil-i râgıbîne kirâren ve mirâren arz ve müzâyede olunup rağabât-ı nâs inkıtâ‘ıyla mezkûr Mahmud Beşe’nin üzerinde yirmi bin beş yüz akçede karâr edip ziyâde ile tâlib-i âhar bulunmayıp ve meblağ-ı mezbûr dahi menzil-i mezkûrun semen-i misli olduğu müte‘ayyin olup zarûrî deyn-i mezbûr için bey‘a kıbel-i şerî‘at-i mergūbeden me’zûn olduğum ecilden menzil-i mahdûd-ı mezkûru hâzıre bi’l-meclis olan mezbûre Fâtıma’nın izin ve ma‘rifetiyle, mezkûr Mahmud Beşe’ye yirmi bin beş yüz akçeye vesâyet-i mahkiyyem hasebiyle bâtten bey‘ ve teslîm ol dahi iştirâ ve tesellüm ve kabûl ve kabz eyledikden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûru müşterî-i merkūm yedinden bi’l-vesâye tamânen ahz u kabz eyledim. Mezbûr menzil-i mahdûd mezbûr müşterî-i mezbûrun mülk ve hakkı olmuşdur keyfe mâ yeşâ’ ve yahtâr mutasarrıf olsun dedikde gıbbe’t-tasdîk mezbûre Fâtıma meclis-i şer‘de müşterî-i mezkûr mahzarında ikrâr edip bâlâda zikr olunan menzili benim izin ve ma‘rifetim ile vasiyy-i mezbûr müşterî-i merkūma an makbûz mezbûre bey‘ ve teslîm edip benim alâkam kalmamışdır dedikde gıbbe’t-tasdîk mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis ve’l-ışrîn min Rebî‘ilâhir [sene 1074].


Şuhûdü’l-hâl: Umdetü’l-erbâbi’t-tahrîr ve’l-kalem Murtaza Efendi, mefharü’l-emâsil ve’l-akrân Hacı Mustafa Ağa b. Kasım, Fahrü’l-eimme Derviş Efend[i] b. Yakub Berberî?, Yusuf Beşe b. Hasan, Ali Beşe b. Mehmed, Hacı Hasan Beşe b. ( ), Mustafa Çelebi b. İsâ, Abdi Çelebi b. Hüseyin ve gayruhüm.