|
İstanbul Mahkemesi 12 Numaralı Sicil (H. 1073-1074/M. 1663-1664) cilt: 16, sayfa: 833 Hüküm no: 1142 Orijinal metin no: [117b-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Müteveffâ Dimitraki v. Kosta’nın bir evini hayatta iken büyük oğlu Kostantin’e verdiği
Mahmiye-i İstanbul’da Fener Kapısı hâricinde Karabaş mahallesinde sâkin iken bundan akdem hâlik olan Dimitraki v. Kosta nâm zimmînin verâseti sulbî kebîr oğulları Kostantin ve Vasilaki ve Mihalaki’ye ve sulbiye kebîre kızları kızları Marola ve Cocone ve Zoyo ve Kokona ve Elene nâm nasrâniyyelere münhasıra olduğu şer‘an mütehakkik oldukdan sonra mezkûr Mihalaki asâleten ve mezbûre Elene tarafından husûs-ı âtîye vekîl olup vekâleti Yanaki v. Andriyas ve Papa Yakçı v. Petro nâm zimmîler şehâdetleri ile şer‘an sâbite olan Zarako v. Mihalaki vekâleten mahfil-i kazâda zikri âtî menzile vâzı‘u’l-yed olan mezkûr Kostantin muvâcehesinde her biri üzerine takrîr ve da‘vâ edip mahrûse-i Galata a‘mâlinden Beşiktaş nâhiyesine tâbi‘ Arnavud nâm karyede vâki‘ bir tarafı hâlik-i mezbûr bağına ve bir tarafı Manol oğlu mülküne ve bir tarafı Bayar nâm yahudi mülküne ve bir tarafı tarîk-i âma müntehî fevkānî iki oda ve iki sofa ve bir kameriye ve bir kenîfi ve altında bir mutfak ve bir ahır ve avlu ve kenîfi hâvî mülk menzil hâlik-i mezbûrun ile’l-helâk mülkü olup ba‘de helâkihî verese-i mezkûrûna isâbet ve intikāl etmişken mezkûr Kostantin menzil-i mezbûru bi gayri hakkın müstakillen zabt ve tasarruf eder suâl olunup menzil-i mezbûr on bir sehim i‘tibâr olunmağla iki sehim hisse-i şâyi‘adan mezkûr Kostantin kasr-ı yed ve bize teslîm etmesi asâleten ve vekâleten matlûbumuzdur dediklerinde gıbbe’s-suâl mezbûr Kostantin cevâbında menzil-i mahdûd-ı mezkûr mülk-i müşterâsı olup hattâ babam hâlik-i mezbûr Dimitraki hâl-i hayâtında ve kemâl-i akl u sıhhatinde menzil-i mezbûr oğlum Kostantin’in mülk-i müşterâsıdır vechen mine’l-vücûh ve sebebin mine’l-esbâb benim hak ve alâkam ve medhalim yoktur deyû bi’d-defe‘ât alâ ru’ûsi’l-istişhâd ikrâr ve işhâd eylemişdir ana binâ’en vaz‘-ı yed ederiz deyû def‘le mukābele edicek gıbbe’l-istintâk ve’l-inkâr mezkûr Kostantin’den def‘i mezbûrunu mübeyyine beyyine taleb olundukda mahrûse-i mezbûrede Kalafatçılar mahallesinde sâkin Mihal v. Hürmüz ve medîne-i Ebâ Eyyûb Ensârî müzâfâtından kasaba-i Hasköy’de sâkin Mihal v. Yanaki nâm zimmîler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-vâki‘ hâlik-i mezkûr Dimitraki hâl-i hayâtında ve kemâl-i akl u sıhhatinde menzil-i mahdûd-ı mezkûr oğlum mezbûr Kostantin’in mülk-i müşterâsıdır vechen mine’l-vücûh ve sebebin mine’l-esbâb benim için menzil-i mahdûd-ı mezkûrda hak ve alâka yoktur deyû huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd eyledi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince ba‘de’l-hükm mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Hurrire fî târihi’l-mezbûr li’s-seneti’l-merkūm. Şuhûd[ü’l-hâl]: Es-Sâbikūn.
|