İstanbul Mahkemesi 12 Numaralı Sicil (H. 1073-1074/M. 1663-1664) cilt: 16, sayfa: 889 Hüküm no: 1213 Orijinal metin no: [130a-3] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Kerime bt. Hacı Ali’nin, vakıf menzilde oturma hakkını ispat edemediği Zikri âtî da‘vâya kıbel-i şerî‘at-ı mergūbeden me’zûne olup mahmiye-i İstanbul’da Ali Paşa-yı Atîk mahallesinde sâkine Kerime Hâtun bt. el-Hâc Ali dîvân-ı sa‘âdet-makrûnda ma‘kūd olan mahfil-i kazâda, mahmiye-i mezbûrede Kovacıdede mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden Fethullah Efendi b. el-Hâc Ali nâm kimesnenin li ebeveyn kız karındaşı ve hasren vârisesi olup menzil-i câi’z-zikre mülkiyyet üzre vâzı‘atü’l-yed olan işbu râfi‘atü’l-vesîka Hâcce Cemile Hâtun bt. el-Hâc Ali nâm hâtun mahzarında üzerine takrîr-i da‘vâ edip li eb karındaşı olan müteveffâ-yı mezkûr Fethullah Efendi hâl-i hayâtında ve kemâl-i akl u sıhhatinde silk-i mülk-i sahîhinde münselik olup zikr olunan Kovacıdede mahallesinde vâki‘ bir tarafı Paşazâde İbrahim Efendi menziline ve bir tarafı Osman Ağa mülküne ve bir tarafı Kovacıdede odalarına ve bir tarafı tarîk-i âma müntehî dâhiliyyesi üç bâb fevkānî oda ve iki bâb tahtânî oda ve bir hamam ve bi’r-i mâ ve muhavvata ve hâriciyyesi üç bâb fevkānî oda ve bir bâb tahtânî oda ve bir ahır ve cüneyne ve bi’r-i mâ ve muhavvatayı müştemil mülk menzilini mülkünde olduğu hasebiyle bin elli bir senesinde hasbeten lillâhi te‘âlâ ve li merzâti Rabbihi’l-a‘lâ [130b] vakf-ı sahîh-i mü’ebbed ve haps-i sarîh-i mü’eyyed ile vakıf ve haps edip süknâ ve tasarrufunu kendiden sonra zevcesi Ümmühânî bt. Veliyüddin Efendi nâm hâtuna ba‘dehâ bana benden sonra evlâdıma ve evlâd-ı evlâdıma ve evlâd-ı evlâd-ı evlâdıma ba‘de inkırâzi’l-kül hasbemâ ceret bihi’l-âde îcâr olunup ücreti Medîne-i Münevvere fukarâsına irsâl oluna deyû şart edip tescîl-i şer‘î ve teslîm ile’l-mütevellî ettikden sonra mezkûr Fethullah Efendi ba‘dehû zevcesi mezbûre Ümmühânî vefât etmekle ber mûceb-i şart-ı vâkıf süknâ-yı menzil-i mevkūf bana intikālle mezkûre Hâcce Cemile Hâtun bi gayri hakkın menzil-i mezkûra mülkiyyet üzre vaz‘-ı yed eder, suâl olunup kasr-ı yed edip şart-ı vâkıf üzre bana teslîme mezbûreye tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûre Hâcce Cemile Hâtun cevâbında müteveffâ-yı mezbûr hayâtında menzil-i mezkûru bâlâda tafsîli mürûr ettiği vech üzre vakıf ve şart edecek olup lâkin vakıf ve teslîm ile’l-mütevellî ve tescîl-i şer‘î ettirmeden fevt olduğu ecilden bi hasebi’l-irsi’ş-şer‘î bana isâbet ve intikāl etmişdir, mülk-i mevrûsum olmak üzre vaz‘-ı yed ederim deyû vech-i muharrer üzre vakıf ve teslîm ile’l-mütevellî ve tescîl-i şer‘î ettirdiği ma‘lûmum değildir deyû inkâr edicek müdde‘iyye-i mezbûre Kerime Hâtun’dan vech-i meşrûh üzre vakıf ve teslîm ile’l-mütevellî ve tescîl-i şer‘î ettirdiğine beyyine taleb olundukda târih-i kitâbdan elli gün mukaddemden berî bugüne gelince bi’d-defe‘ât dîvânda ityân-ı beyyine için istimhâl edip her kerede mehl-i şer‘î verilip ityân-ı beyyineye adem-i kudreti zâhir ve müte‘ayyin olduğundan gayrı yemîn dahi vermemeğin, bî-vech mu‘ârazadan men‘ birle mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis ve’l-ışrîn min Cemâziyelevvel li sene erba‘a ve seb‘în ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Fahrü’l-a‘yân Ali Ağa b. Hasan, el-Hâc Emrullah b. Nurullah, Abdülkerim Ağa b. Bâli, Halil Çelebi b. Abdullah, Nasûh Beşe Çukadar, Ahmed Beşe b. Abdülgaffâr, el-Hâc Hasan b. el-Hâc Mehmed, el-Hâc Musa b. el-Hâc Mehmed ve gayruhüm.