İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 130 Hüküm no: 78 Orijinal metin no: [19b-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Kefeli Camii müezzini Abdünnebi b. el-Hâc Ahmed’in uygunsuz hareketleri sebebiyle görevinin Mehmed Çelebi’ye verildiğinin tesbit edildiği Merhûm cennet-mekân Sultan Selim Hân -aleyhi’r-rahmeti ve’r-rıdvân-evkāfı mülhakātından olup mahmiye-i İstanbul’da Kefeli câmi‘-i şerîfi’nde sâbıkan müezzin olan Abdünnebi b. el-Hâc Ahmed meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde câmi‘-i mezkûrede hâlâ müezzin olan işbu râfi‘ü’l-kitâb Mehmed b. ( ) Çavuş mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip ben nice zamân câmi‘-i mezkûrda müezzin iken mezbûr Mehmed Çelebi hüccet-i mezkûremi berât ettirdip hâlâ tasarruf eder suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Mehmed Çelebi cevâbında merkūm Abdünnebi Ahmed b. Mustafa nâm kimesnenin birkaç akçesini alıp mahalle-i mezbûre sükkânından Mehmed b. Abdullah nâm kimesnenin zevce-i menkûhası olan Fâtıma nâm hâtunu mutallakadır deyû mezbûr Ahmed’e nikâh edivermek için Hasan nâm kimesneye izin verip nikâh ettirdip, câmi‘-i mezkûrda evkāt-ı salâtda ezân ve ikāmet ve sâir hizmet-i lâzımesini edâ etmediğinden mâ‘adâ mahalle-i mezkûrede kahvehâne ihdâs edip nice müslimînin dahi vaktiyleedâ-i salâtda tekâsülüne bâ‘is olup dâimâ tezvîr ve şiddet ve fesâddan hâlî olmadığını sene-i hamsîn ve semânîn ve elf Zilka‘desi evâhirinde ahâlî-i mahalle-i mezkûreden cemm-i gafîr mahmiye-i mezkûrede mesned-nişîn-i şerî‘at-i garrâ olan umdetü’l-ulemâ’i’l-izâm Mehmed Efendi huzûrlarında ihbâr ve haberleri hüccet olunup mûcebince cihet-i mezkûre bana tevcîh olunmak için yedime arz verilmekle, cihet-i mezkûre kıbel-i saltanat-ı aliyyeden bana tevcîh olunup yedime berât-i şerîf-i âlîşân ihsân olunmağın cihet-i mezkûreye mutasarrıfım. Husûs-ı mezkûr ahâlî-i mahalle-i mezkûreden istihbâr olunup haberleri tahrîr ve merkūm Abdünnebi bî-vech mu‘ârazadan men‘ olunması matlûbumdur deyû hüccet-i şer‘iyye ile berât-ı şerîf-i sa‘âdet-nişân ibrâz edip nazar olundukda fi’l-hakīka mazmûnu min külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhuna muvâfıka bulunduğundan mâ‘adâ mahalle-i mezbûre ahâlîsinden Ahmed Efendi b. Mehmed el-İmâm ve sâbıkan kethüdâ yeri kâtibi Mustafa Efendi ve Ali Beşe b. Hasan ve sarrâc İbrahim Çelebi b. Abdullah ve Kenan Bey b. Abdullah ve Rüstem Beşe b. Hasan ve Halil Beşe b. Mehmed ve mücellid Mehmed b. Abdullah ve Hasan Ağa b. Halil ve İsâ Çavuş b. Habib ve Mehmed b. Ali el-Kayyım ve el-Hâc İsmail Ağa b. Abdullah ve Ahmed b. Abdullah ve hamamcı Hasan Çelebi b. Mehmed ve Murtaza Bey b. Abdullah ve Yakub b. Abdullah ve mataracı İbrahim b. Abdullah ve Mehmed Odabaşı ve İvaz b. Abdullah ve hallâc Ömer Dede ve tüfenkçi Mehmed b. Mehmed ve Arslan Bey Bey b. Abdullah ve attâr Süleyman b. Abdullah ve İbrahim Beşe b. Mehmed ve Mehmed b. İbrahim ve berber el-Hâc Yusuf b. Abdullah ve terzi Mehmed b. Abdullah ve Hüseyin Bey b. Abdullah nâm kimesneler li ecli’l-ihbâr meclis-i şer‘a hâzırûn olup fi’l-vâki‘ mezbûr Abdünnebi merkūm Ahmed’in birkaç akçesin alıp mezbûr Mehmed’in zevce-i menkûhası olan mezbûre Fâtıma’ya zevcinden mutallakadır deyû mezbûr Ahmed’e nikâh edivermek için mezbûr Hasan’a izin verilip nikâh ettirdiğinden mâ‘adâ câmi‘-i mezkûr[un] her evkāt-ı salâtda ezân ve ikāmet ve sâir hizmet-i lâzımesini edâ etmeyip ve mahalle-i mezbûrede kahvehâne ihdâs edip dâimâ tezvîr ve şirret ve fesâddan hâlî olmadığı târih-i mezkûrda hâkim-i mûmâ-ileyh hazretlerine i‘lâm olunup hüccet-i şer‘iyye tahrîr ve yedine arz verilip cihet-i mezkûre merkūm Mehmed Çelebi’ye tevcîh olunmuşdur hâlâ bâlâda tafsîl olunduğu minvâl üzre deyû her biri mezbûrun sû’-i hâlini kendi muvâcehesinde haber vermeğin, vâki‘ hâl hıfzan li’l-makāl ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-ışrîn min Zilhicceti’ş-şerîfe li sene seb‘a ve semânîn ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Efendi b. Mustafa, Ramazan Beşe b. ( ), Mehmed Ağa b. ( ), el-Hâc Mustafa b. Tevekkül, Mehmed b. Ahmed.