İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 156 Hüküm no: 110 Orijinal metin no: [26b-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Müderris İsa Efendi’nin analığı Havvâ bt. Mehmed’in vasiyeti ve vasî olarak İsa Efendi’yi reddedip Süleyman Efendi b. Hasan Efendi’yi tayini Husûs-ı câ’i’l-beyânın mahallinde tahrîri iltimâs olunmağın savb-ı şer‘-i celîl-i lâzımü’t-tescîlde Ömer Efendi b. İsmail irsâl olunup ol dahi umdetü’l-müderrisîn İsâ Efendi b. Ali nâm kimesnenin mahmiye-i İstanbul’da Yenibahçe kurbunda Mimar Sinan Ağa mahallesinde vâki‘ menziline varıp zeyl-i sütûrda isimleri mastûr olan udûl-i müslimîn ve sikāt-ı muvahhidîn mahzarlarında akd-i meclis-i şer‘-i mübîn eyledikde müşârün-ileyh İsâ Efendi’nin vâlideliği olup menzil-i mezkûrunda sâkine olan Havvâ bt. Mehmed nâm hâtun zâtı ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân olup mahalle-i mezbûre sâkinlerinden olan Ahmed Çelebi b. Mehmed ve İbrahim Çelebi b. Ahmed nâm kimesneler ma‘rifetleri ile mu‘arrefe oldukdan sonra meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrede Musa b. İsâ Efendi tarafından husûs-ı câi’z-zikre nehc-i şer‘î üzre sâbitü’l-vekâle vekîl olan, umdetü kuzâti’l-İslâm Süleyman Efendi b. Hasan nâm kimesne mahzarında bi’t-tav‘i’s-sâf ikrâr ve i‘tirâf edip içinde sâkine olduğum müşârün-ileyh İsâ Efendi’nin işbu menzili içinde olan esâs-ı menzil ve evânî-i nühâsiyye ve gayr-ı nühâsiyye kalîl ve kesîr celîl ve hakīr her ne var ise cümlesi mûmâ-ileyh İsâ Efendi’nindir, benim yirmi miskāl altından mesmû‘ bir çift bilezik ve bir çift incili küpem ve kırmızı çukaya kaplı bir sincab kürküm ve bir Selânik orta keçem ve bir sîm ön kuşağım ve sedef düğmeli telli mor sandal kaftanım ve bir bakır kazanım ve bir bakır sepetim ve bir döşek ve iki Yemenî yorganım ve bir beyaz kırmızı bürük ihrâmlarım ile hâlâ lâbise olduğum libâsım ve mûmâ-ileyh İsâ Efendi zimmetinde olan nakid yüz elli kıt‘a esedî guruşumdan mâ‘adâ ism-i mâl ıtlâk olunur bir nesnem yoktur bi irâdeti’l-meliki’l-müte‘âl dâr-ı fenâdan dâr-ı bekāya intikāl ve irtihāl eylediğimde, eşyâ-i mezkûrem bey‘ olunup semenlerinden iki bin akçesi techîz ve tekfîne sünnet-i seniyye-i Nebeviyye üzre harc ve sarf ve bin akçesi ile iskāt-ı salâtım olunup yüz akçesi dahi sülehâdan bir kimesneye verilip ol dahi alıp mukābelesinde defn olduğum hîn mu‘tâd üzre bana telkīn eyleye ve bir mikdârı ile tabh-ı ta‘âm olunup müslimîne it‘âm, bâkīsi merkūm Süleyman Efendi re’y ettiği vücûh-ı hayrâta sarf oluna ve mûmâ-ileyh İsâ Efendi’ye olan yüz elli kıt‘a esedî guruşum alınıp elli kıt‘a esedî guruşu mu‘takam Andelib bt. Abdullah nâm hâtuna verilip bâkī yüz kıt‘a esedî guruş vakf ve anı on bir buçuk hesâbı üzre yed-i mütevellî ile ale’l-vechi’l-helâl istirbâh ve istiğlâl olunup bi fazli’llâhi te‘alâ sâhib olan ribh ve nemâsından yevmî bir buçuk akçesini mahalle-i mezkûre câmi‘-i şerîfine imâm olan kimesne mutasarrıf olup mukābelesinde her gece ba‘de edâ-i salâti’l-işâ câmi‘-i şerîf-i mezkûrun mihrâbında cehr ve tertîl ile bir kere sûre-i Mülk-i şerîf tilâvet edip sevâbını kereminden rûhuma ihdâ eyleye ve yirmi bir akçesine dahi hayâtında oldukça câmi‘-i şerîfde müezzin kāimmakāmı olan Molla Ahmed b. Receb ba‘de vefâtihî câmi-i şerîf-i mezkûrda her kim müezzin olursa ola mutasarrıf olup mukābelesinde fî vaktin sânî min evkāti’s-salâti’l-hams kable’l-ikāme mahfil-i câmi‘-i şerîf-i mezkûrda cehr ve tertîl ile üç İhlâs-ı şerîf tilâvet edip kereminden sevâbını rûhuma ihdâ eyleye ve vakf-ı mezkûruma merkūm Süleyman Efendi hayâtda oldukça mütevellî ve ahâlî-i mahalle-i mezkûra hasbî nâzır olalar ve bin seksen altı Şa‘bânı’nda vech-i mezkûr üzre vasiyyet edip tenfîzine mûmâ-ileyh İsâ Efendi[’yi] vasiyy-i muhtâr nasb ve ihtiyâr eylemiş idim hâliyâ ba‘zı şurûtu tefsîr ve mûmâ-ileyh İsâ Efendi’yi vesâyetden ihrâc edip vech-i meşrûh üzre olan işbu vasiyyetimi tenfîze merkūm Süleyman Efendi[’yi] vasiyy-i muhtâr nasb ve ihtiyâr edip ol dahi vasiyyet-i mezbûreyi kabûl ve merâsimini edâya ta‘ahhüd eyledi dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î husûs-ı mezkûru Mevlânâ-yı mezkûr mahallinde tahrîr ba‘dehu ma‘an irsâl olunan Hasan Çelebi b. Bayram ve Yusuf b. Abdullah ile meclis-i şer‘-i hatîre gelip alâ vukū‘ihi inhâ ve takrîr ettiklerinde mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’t-tâsi‘ min Saferi’l-hayr li sene seb‘a ve semânîn ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Şâhidûne’s-sâbikūn.