İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 349 Hüküm no: 340 Orijinal metin no: [87b-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Ali Ağa b. Hüseyin’in vefat eden Siyavuş b. Abdullah’ta bey‘ bi’listiğlâl yoluyla olan alacağını vârislerinden tahsili Mahmiye-i İstanbul’da Kâtib Muslihiddin vakfına bi’l-fi‘l kāimmakām-ı mütevellî olan bâ‘is-i hâze’l-kitâb Ali Ağa b. Hüseyin nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîfde mahmiye-i mezbûrede Lâleli Çeşme kurbunda Ahmed Ağa mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden el-Hâc Siyavuş b. Abdullah’ın hasren vârisleri ve terekesine vâzı‘ü’l-yed olan mu‘tıkının oğlu Sâlih Çelebi b. Cafer ile zevce-i metrûkesi Ayşe bt. Maden nâm hâtun tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu zâtı ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân Mehmed Çelebi b. Şaban ve İbrahim b. Sefer nâm kimesneler şehâdetleri ile şer‘an sâbit olup hâlâ zevci olan Hasan Çelebi b. Mustafa nâm kimesneler mahzarlarında üzerlerine takrîr-i da‘vâ ve tasvîr-i müdde‘â edip müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Siyavuş hayâtında silk-i mülkünde münselik olup mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Hüseyin Çelebi menzili ve bir tarafdan Ahmed Ağa vakfı olan menzil ve bir tarafdan Mehmed Çelebi tasarrufunda olan vakıf menzil ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd ??lede’l-ahâlî ve’l-cîrân ma‘lûmü’l-hudûd?? büyût-ı adîdeyi müştemil menzilini, târih-i kitâbdan on dört sene mukaddem vakf-ı mezbûra sâbıkan mütevellî olan Cafer Ağa nâm kimesneye her biri sekizer dirhem olmak üzre kırk dokuz riyâlî guruşa bi tarîki’l-istiğlâl bey‘ ve teslîm merkūm Cafer Ağa dahi bi’t-tevliyye mâl-ı vakf-ı mezbûr ile ber vech-i muharrer iştirâ ve tesellüm ettiğinden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûr kırk dokuz guruşu müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Siyavuş merkūm Cafer Ağa yedinden tamâmen ba‘de’l-ahz ve’l-kabz, mütevellî-i merkūm Cafer Ağa menzil-i mahdûd-ı mezkûru gıbbe’t-tahliyyeti’ş-şer‘iyye ve’t-tekābuzi’l-mer‘î beynlerinde ma‘lûme ücret ile merkūm el-Hâc Siyavuş’a îcâr ve teslîm ol dahi istîcâr ve kabûl ve tesellüm edip menzil-i mahdûd-ı mezkûr ber vech-i muharrer tasarruflarında iken vefât etmekle cem‘an kırk dokuz riyâlî guruşu müteveffâ-yı mezbûrun tereke-i vâfiyesinden bana edâ ve teslîme tenbîh olunmaları matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûrân Sâlih ve Hasan Çelebi cevâblarında, tereke-i müteveffâ-yı mezbûra ber vech-i muharrer vâzı‘ü’l-yed olduklarını asâleten ve vekâleten ikrâr, lâkin husûs-ı mezkûru bi’l-külliye her biri inkâr etmeğin müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i [88a] müslimînden umdetü’l-müderrisînü’l-kirâm Sâlih Efendi b. Mustafa ve Kâtib Muslihiddin mahallesi ahâlîsinden Müezzin Mehmed Çelebi b. Mustafa ve Mehmed Çelebi b. Yahya ve Mustafa Çelebi b. Abdullah ve Uzun Yusuf mahallesinde sâkin kayyım Osman Çelebi b. Hüseyin nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Siyavuş hayâtında hudûd-ı mezkûre ile mahdûd olan menzil-i mezbûru yedinde mülkü olduğu hâlde sâbıkan vakf-ı mezbûra mütevellî olan merkūm Cafer Ağa’ya târih-i kitâbdan on dört sene mukaddem her biri sekizer dirhem olmak üzre kırk dokuz riyâlî guruşu bi tarîki’l-istiğlâl bizim huzûrumuzda bey‘ ve teslîm merkūm Cafer Ağa dahi mâl-ı vakf-ı mezbûr ile ber vech-i muharrer ba‘de’l-iştirâ ve’t-teslîm semeni olan meblağ-ı mezbûr kırk dokuz riyâlî guruşu merkūm el-Hâc Siyavuş’a tamâmen def‘ ve teslîm ol dahi merkūm Cafer Ağa yedinden ahz u kabz eylediğinden sonra mütevellî-i merkūm Cafer Ağa menzil-i mahdûd-ı mezkûru gıbbe’t-tahliyyeti’ş-şer‘iyye ve’t-tekābuzi’l-mer‘î ücret-i ma‘lûme ile merkūm el-Hâc Siyavuş’a huzûrumuzda îcâr ve teslîm ol dahi istîcâr ve kabûl ve tesellümetmiş idi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince meblağ-ı mezbûr kırk dokuz riyâlî guruşu müteveffâ-yı mezkûrun tereke-i vâfiyesinden müdde‘î-i mezbûr Ali Ağa’ya edâ ve teslîme mezbûrân Sâlih Çelebi ve Hasan Çelebi’ye tenbîh olunmağın mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-âşir min şehri Rebî‘ilevvel li sene seb‘a ve semânîn ve elf min hicreti men lehü’l-izzi ve’ş-şeref. Şuhûdü’l-hâl: Ali Efendi b. Mehmed, Mehmed b. Osman, Haydar Çelebi b. Abdullah, Mustafa Çelebi b. Halil, İbrahim Çelebi b. Ahmed, Veli Beşe b. Mahmud ve gayruhüm mine’l-hâzırîn.