|
İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 376 Hüküm no: 371 Orijinal metin no: [97a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Seyyid Süleyman b. Seyyid Ali ile Mustafa Beşe b. Durmuş arasında alacak-verecek davasında her ikisinin birbirlerinin zimmetlerini ibrâ ettikleri
Vilâyet-i Anadolu’da Görele kazâsına tâbi‘ Pazarköyü nâm karyede sâkin es-Seyyid Süleyman b. Seyyid Ali nâm kimesne meclis-i şer‘de, karye-i mezbûre sükkânından bâ‘is-i hâze’l-kitâb Mustafa Beşe b. Durmuş mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip mezbûr Mustafa Beşe’nin zimmetinde bundan akdem yedimden iştirâ ve kabz edip beynimizde ma‘lûm âvenk üzümü semeninden sekiz bin akçe hakkım olmağla meblağ-ı mezbûru merkūm Mustafa’dan da‘vâ ve taleb eylediğimden ol dahi inkâr ettiğinden mâ‘adâ yedinde cihet-i deyn-i [97b] şer‘îden iki bin on akçe hakkım vardır deyû benden da‘vâ ve taleb etmekle beynimizde nizâ‘-ı küllî vâki‘ olmuş idi el-hâletü hâzihî hâlâ zikr olunan üzüme ve semeni olan meblağ-ı mezbûra ve târih-i kitâba gelince beynimizde cereyân eden ahz ve i‘tâ ve mu‘âmelât-ı şettâya müte‘allika cemî‘ de‘âvî ve muhâsamâtdan ben mezbûr Mustafa Beşe’nin zimmetini ibrâ-i âmm-ı kātı‘ü’n-nizâ‘la ibrâ ve iskāt edip ve mezbûr Mustafa Beşe dahi kezâlik benim zimmetimi ibrâ ve iskāt eyledi ba‘de’l-yevm vechen mine’l-vücûh ve sebeben mine’l-esbâb bir birimiz ile da‘vâ ve nizâ‘ımız kalmadı eğer ahad-i tarafeynden âhar üzerine mazmûn-ı kitâba mugāyir da‘vâ dahi sudûr ederse lede’l-hükkâmi’l-kirâm makbûle ve mesmû‘a olmasın dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâlis aşer min şehri Rebî‘ilevvel sene seb‘a ve semânîn ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Mustafa Çavuş b. es-Seyyid Mehmed, es-Seyyid Himmet b. es-Seyyid Şükrullah, Mehmed b. ( ), es-Seyyid Mustafa Çavuş, es-Seyyid Ebûbekir Çavuş b. es-Seyyid.
|