|
İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 514 Hüküm no: 552 Orijinal metin no: [154a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Yenikapı’da Simkeşi mahallesinden İbrahim Çelebi b. Mustafa’nın Emine bt. Rıdvan’ın oturduğu vakıf eve ortak olduğunun tesbiti
Mahmiye-i İstanbul’da Mevlevihâne Yenikapı kurbunda Simkeşî mahallesi sâkinlerinden bâ‘is-i hâze’l-kitâb İbrahim Çelebi b. Mustafa nâm şâbb-ı emred meclis-i şer‘-i şerîfde Emine bt. Rıdvan nâm hâtun mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mahalle-i mezbûre sâkinelerinden Emine bt. Abdullah nâm hâtun bin kırk bir senesi Şevvâli evâilinde mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Ümmühâni bt. Hasan ve bir tarafdan Fâtıma Hâtun bt. Mehmed ve bir tarafdan Mehmed b. Perviz mülkleri ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd bir bâb beyt-i süflî ve bir hücre-i süfliyeyi ve zât-ı eşcâr-ı müsmire ve gayr-ı müsmire bahçeyi müştemil mülk menzilini vakf edip süknâsı evvelâ nefsine ba‘dehâ Rıdvan b. Abdullah ve zevcesi Servinaz bt. Abdullah’a ba‘dehümâ bu ikisinin mutlakan ile’l-inkırâz evlâdlarına ve evlâd-ı evlâdlarına ve ba‘de’l-inkırâz gallesini Medîne-i Münevvere fukarâsına şart ve ta‘yîn edip tescîl-i şer‘î ve tesbîl ettirip tahrîr [154b] ettirdiği vakfiye-i ma‘mûlün-bihâ mûcebince menzil-i mezbûrun süknâsını kendinden sonra mezbûr Rıdvan’ın mutlakan ile’l-inkırâz evlâdına ve evlâd-ı evlâdına şart ve ta‘yîn edip ve mezbûre Emine meşrûtun-lehümden mezbûr Rıdvan’ın sulbiye kızı olup ve ben dahi mezbûr Rıdvan’ın sulbî oğlu müteveffâ Mustafa’nın sulbî oğlu olmağla şart-ı vâkıfe-i mezbûre ve hâlâ yedimde olan fetvâ-yı şerîfe mûceblerince menzil-i mezbûrun süknâsında ben mezbûre Emine’ye müşârik iken hâlâ mezbûre Emine ben batn-ı evvelden olmağla sen benim ile müşârik değilsin deyû menzil-i mezbûrun süknâsında benim müşâreketime mâni‘a olup hâlâ mezbûre Emine’ye suâl olunup ihkāk-ı hak olunmak matlûbumdur deyû mazmûnu min külli’l-vücûh meşrûhunu nâtık ve târih-i mezbûr ile müverrah ve Davud Paşa nâibi Mehmed Sehmi Efendi imzâsıyla mümzât ve hatmi ile mahtûme vakfiye-i ma‘mûlün-bihâ ibrâz edip ve hâlâ şeyhülislâm müfti’l-enâm hallâlü’l-müşkilâti’d-dîniyye keşşâfü’l-mu‘dilâti’l-yakīniyye ferîdü’d-dehr vahîdü’l-asr sa‘âdetlü Ali Efendi hazretlerinin imzâ-i şerîfleri ile mümzât da‘vâ-yı meşrûhasına muvâfık bir kıt‘a fetvâ-yı şerîfe ibrâz edip mazmûnunda süknâsı vâkıfın mutlakan evlâdına ve evlâd-ı evlâdına meşrûta vakf menzilin süknâsında batn-ı evvelden olan Hind’e batn-ı sânîden olan Amr müşârekete kādir olur mu, el-cevâb olur deyû buyurulmağın Emine’ye suâl olundukda ol dahi mazmûn-ı vakfiye-i merkūmeyi bi tav‘ihâ ikrâr ve i‘tirâf etmeğin mûcebince müdde‘î-i mezbûr İbrahim Çelebi ile menzil-i mezbûrda ber mûceb-i şart-ı vâkıfe-i mezbûre ale’l-iştirâk sâkineler olup mezbûr İbrahim Çelebi’ye mâni‘a olmamak üzre mezbûre Emine’ye tenbîh olunup mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis aşer min şehri Rebî‘ilâhir li sene seb‘a ve semânîn ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Ali b. Hüseyin, İbrahim b. Mehmed, Mehmed b. Abdullah, Ebûbekir b. Hüseyin, Osman b. Ömer ve gayruhüm.
|