İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 559 Hüküm no: 610 Orijinal metin no: [173b-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Ümmühâni Hâtun Vakfı mütevelliliğine vakıf şartı gereği eski kölesinin torunu Mehmed Çelebi b. Musa’nın tayini Mahmiye-i İstanbul -suyyinet ani’l-ufûl-mahallâtından Sunullah Efendi mahallesinde işbu râfi‘atü’l-kitâb Ayşe Hâtun bt. Mehmed meclis-i şer‘-i şerîf-i şâmihü’l-imâd ve mahfil-i dîn-i münîf-i râsihü’l-evtâdda takrîr-i kelâm ve ta‘bîr ani’l-merâm [edip] merhûme Ümmühâni Hâtun nâm sâhibet[ü’l-hayr] mahmiye-i mezbûrede Mimar Ayas mahallesinde vâki‘ olup gallesini eczâ-i şerîfe tilâvetine şart ve ta‘yîn eylediği vakıf odalarında ve evkāf-ı sâiresinde tevliyyetini utekā ve atîkātına ve evlâd-ı evlâd-ı utekā ve atîkātına? şart eyleyip [174a] ve eğer meşrûtun-aleyh müte‘addide olursa hâkim içlerinden birini mütevellî ta‘yîn eyleye deyû vakfiye-i ma‘mûlün-bihâsında tasrîh ve tahsîs eyleyip ve ben ve karındaşı[m] Ömer nâm gāib vâkıfe-i müşârün-ileyhânın atîkası Kerime bt. Abdullah nâm hâtunun sulbî kebîr oğlu mezbûr Mehmed’in sadrî veledleri olup ve hâlâ vakf-ı mezbûrun mütevellîsi dahi olmayıp, ber mûceb-i şart-ı vâkıfe evlâd-ı utekā ve atîkātına tevliyyet-i mezbûreye ehak bizden gayrı kimesne olmayıp ve karındaşım mezbûr Ömer dahi gaybet-i münkatı‘a ile gāib ve ben dahi umûr-ı tevliyyet-i mezbûreyi bi nefsihâ ikāmetden âcize olup ve işbu hâzır bi’l-meclis sadrî oğlum Mehmed Çelebi b. Musa nâm kimesne her vechile tevliyyet-i mezbûreye ehil olmağla benim vech-i muharrer üzre vâkıfe-i müşârün-ileyhânın atîkası mezbûre Meryem’in evlâdından olduğum mârrü’z-zikr Mimar Ayas mahallesi sükkânından hakīkat-i hâle vâkıfe bî-garaz müslimînden ba‘de’l-istifsâr mezbûr Mehmed mütevellî nasb olunmak matlûbumdur deyû mazmûnu min külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhuna mutâbık vakfiye-i ma‘mûlün-bihâ ibrâz eyleyip nazar olundukda şurût-ı mezkûreyi nâtıka olmağın sâlifü’z-zikr Mimar Ayas mahallesi imâmı mefharü’l-eimme Abdüllatîf Efendi b. Mehmed ve Müezzin Mustafa Çelebi b. Ahmed nâm kimesneler li ecli’l-ihbâr? mahfil-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istihbâr, fi’l-vâki‘ mezbûrân Ömer ve Ayşe vâkıfe-i müşârün-ileyhâ Ümmühâni Hâtun’un atîkası mezbûre Kerime’nin sadrî mezbûr Mehmed Çelebi oğlu idi ve mezbûr Ömer gaybet-i münkatı‘a ile gaybet ve mezbûre Ayşe umûr-ı tevliyyeti bi nefsihâ ikāmetden âcize olup ve mezbûr Mehmed emânet ve diyânet ile ma‘rûf ve sadâkat ve istikāmet ile mevsûf olmağla umûr-ı tevliyyete fâik ve tevliyyet-i mezbûra her vechile mahal ve lâyıkdır deyû mezbûrândan her biri alâ tarîki’l-ihbâr i‘lâm ve iş‘âr etmeğin mûcebiyle mezbûr Mehmed vakf-ı mezkûra mütevellî nasb ve ta‘yîn olundukda ol dahi tevliyyet-i mezbûreyi kabûl ve umûrunu ikāmete ve hıdemât-ı lâzımesine müdâvemete ta‘ahhüd etmeğin mâ hüve’l-vâki‘ bi’l-ibtigā ketb ve inşâ olundu. Fi’l-yevmi’s-sâdis ve’l-ışrîn min şehri Rebî‘ilâhir li sene seb‘a ve semânîn ve elf. Şuhûdü’l-hâl: İbrahim Efendi b. Mustafa İmâm-ı mahalle-i Hayrun Ağa, Hüseyin Çelebi b. Hurrem Müezzin-i mahalle-i mezbûre, Fahrü’l-akrân Mehmed Çavuş el-Mübâşir, Hasan Çelebi b. Abdullah serbölük ve gayruhüm mine’l-hâzırîn.