.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676)
cilt: 18, sayfa: 580
Hüküm no: 632
Orijinal metin no: [182a-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Gürcü asıllı Hasan b. Abdullah’ın hür olmadığının tescili

İşbu orta boylu açık kaşlı ala gözlü Gürciyyü’l-asl rıkk-ı sâbıkını mu‘terif Hasan b. Abdullah meclis-i şer‘-i şerîfde rakīk olmak üzre kendiye vâzı‘ü’l-yed olan el-Hâc Hasan b. el-Hâc Osman nâm kimesne tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu Derviş b. el-Hâc Ömer ve Mehmed b. el-Hâc Ahmed nâm kimesneler şehâdetleri ile şer‘an sâbit olan Mustafa Beşe b. Hüseyin nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip târih-i kitâbdan dört buçuk sene mukaddem işbu hâzır bi’l-meclis Mehmed b. İsmail nâm kimesne yedinde mülkü olduğum hâlde beni yirmi bin akçe kitâbete kat‘ edip ben dahi kitâbet-i mezbûreyi kabûl ettiğimden sonra meblağ-ı mezbûr on beş bin akçesini mezbûr Mehmed’e teslîm ol dahi ahz u kabz edip beş bin akçesini dahi teslîm üzre olup yeden hâlen ve rıkkıyyete mâlen hür olmuşken, mezbûr Mehmed beni rakīk olmak üzre müvekkil-i mezbûr el-Hâc Hasan b. el-Hâc Osman’a altmış esedî guruş semen-i makbûza bi gayri hakkın bey‘ ve teslîm ol dahi iştirâ ve tesellüm edip rakīk olmak üzre bi gayri hakkın vaz‘-ı yed eder hâlâ vekîl-i mezbûra suâl olunup ihkāk-ı hak olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl vekîl-i mezbûr cevâbında mevsûf-ı mezbûru sâbıkan mâliki olan merkūm Mehmed on beş bin akçe kitâbete kat‘ edip ol dahi kitâbet-i mezbûreyi ba‘de’l-kabûl meblağ-ı mezbûrdan ancak altı guruş mezbûr Mehmed[’e] teslîm edip bâkīsini edâ ve teslîmden âciz olup kendiye vâsıl olıcak malı dahi olmayıp, kitâbet-i mezbûreyi feshe râgıb olmağla mezbûr Mehmed dahi kitâbet-i mezbûreyi fesh edip mevsûf [u] mezbûr rıkka avd ettiğimden sonra merkūm Mehmed mevsûf [u mezbûru] bey‘ ve teslîm ol dahi iştirâ ve kabz etmekle mülk-i müşterâsı olmağla vaz‘-ı yed eder deyû def‘le mukābele edicek gıbbe’l-istintâk ve’l-inkâr vekîl-i mezbûrdan def‘-i mezbûru mübeyyine beyyine taleb olundukda mahmiye-i İstanbul’da Haydar Paşa mahallesi sâkinlerinden Mustafa b. Mustafa ve Kumkapı dâhilinde Nişâncı Paşa-yı Atîk [182b] mahallesinde sâkin Ali b. Mehmed nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka mezbûr Mehmed müdde‘î-i mezbûr Hasan’ı on beş bin akçe kitâbete kat‘ edip mezbûr Hasan dahi kitâbet-i mezbûreyi kabûl ettiğinden sonra bedel-i kitâbet olan meblağ-ı mezbûr on beş bin akçeden ancak altı guruş mezbûr Mehmed[’e] edâ ve teslîm edip bâkīsini edâdan âciz olup kendiye vâsıl olıcak malı dahi olmayıp, bizim huzûrumuzda kitâbet-i mezbûreyi feshe râgıb olup mezbûr Mehmed dahi kitâbet-i mezbûreyi fesh edip mevsûf-ı mezbûr rıkka avd etmiş idi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince müdde‘î-i mezbûr ber vech-i muharrer mu‘ârazadan men‘ olunup mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’r-râbi‘ ve’l-ışrîn min şehri Rebî‘ilâhir li sene seb‘a ve semânîn ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Mumcu el-Hâc İbrahim b. el-Hâc Yusuf, Ali b. Sefer, Mehmed b. Abdullah, İbrahim b. Mehmed, Mehmed b. Abdullah ve gayruhüm.