İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 583 Hüküm no: 635 Orijinal metin no: [183b-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Belkıs bt. Abdullah’ın Mehmed Çavuş Vakfı’na bey‘ bi’l-istiğlâl yoluyla sattığı menzilinin borcunu ödemesi üzerine kendisine iadesi Mahmiye-i İstanbul’da merhûm İncekara demekle ma‘rûf Mehmed Çavuş nâm sâhibü’l-hayrın nukūd-ı mevkūfesine bi’l-fi‘l mütevellî olan fahrü’s-sâdât es-Seyyid Mehmed Efendi b. Yusuf meclis-i şer‘-i şerîf-i Nebevî’de mahmiye-i mezbûrede Yenibahçe kurbunda Karabaş mahallesinde sâkine Belkıs bt. Abdullah nâm hâtun zâtını ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân zevci Hüseyin b. İbrahim ve mahalle-i mezbûre sâkinlerinden Müezzin Mehmed Halîfe b. Mustafa ta‘rîfleriyle mu‘arrefe oldukdan sonra mezbûre Belkıs mahzarında bi’t-tevliyye ikrâr ve takrîr-i kelâm edip târih-i kitâbdan otuz beş gün mukaddem mezbûre Belkıs silk-i mülkünde münselik olup mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan İsmail Efendi mülkü ve bir tarafdan Ayşe Hâtun vakfı olan menzil ve bir tarafdan zevci mezbûr Hüseyin Beşe menzili ve taraf-ı râbi‘den tarîk-i âma müntehî fevkānî iki bâb oda ve bir sofayı ve tahta bendi ve tahtında bir bi’r-i mâyı ve zât-ı eşcâr-ı müsmire ve gayr-ı müsmire bahçeyi müştemil mülk menzilini bana bi tarîki’l-istiğlâl yüz kıt‘a esedî guruşa bey‘ ben dahi mâl-ı vakf-ı mezbûr ile iştirâ ve def‘-i semen-i mezkûr eylediğimden sonra yine menzil-i mezbûru ba‘de’t-tahliyyeti’ş-şer‘iyye ve’t-tekābuzi’l-mer‘î târih-i mezbûrdan bir sene tamâmına değin mezbûre Belkıs’a on beş esedî guruşa îcâr ve teslîm ol dahi vech-i muharrer üzre istîcâr ve tesellüm ve kabûl eylemişdi hâlâ meblağ-ı mezbûr yüz esedî guruş ile menzil-i mezbûrun otuz beş günde güzeşte-i icâresi olan yüz yetmiş beş akçeyi mezbûre Belkıs yedinden tamâmen ahz u kabz ve menzil-i mezbûru istiğlâliyyetden fek ve mezbûre Belkıs’a teslîm eyledim ba‘de’l-yevm asl-ı mâl-ı vakf-ı mezbûr yüz esedî guruşdan ve icâre-i mezkûreden mezbûre Belkıs zimmetinde bir akçe ve bir habbe bâkī kalmadı dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis min Cemâziyelevvel li sene seb‘a ve semânîn ba‘de’l-elf. Şuhûdü’l-hâl: Ahmed Efendi b. Mustafa, Mustafa Efendi b. Hasan, Mehmed Ağa b. Yusuf, Kadri Çelebi b. Mustafa, Mehmed Çelebi b. Ahmed, Mehmed Çelebi b. Ahmed Kapıcızâde, Selim b. Âdem, Abdullah el-Müezzin ve gayruhüm.