İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 588 Hüküm no: 641 Orijinal metin no: [186b-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. İlbasanlı Mehmed b. Hasan’ın vârislerinin miras meselesinde aralarında anlaştıkları Vilâyet-i Rumeli’nde İlbasan sancağında Kavaya kasabası sâkinlerinden iken bundan akdem vefât eden Mehmed b. Hasan nâm kimesnenin verâseti, sulbiye kebîre kızları Ayşe ve Fâtıma nâm hâtunlara münhasıra olup ba‘dehu mezbûre Ayşe dahi vefât edip verâseti zevc-i metrûkü Sinan Beşe b. Mehmed ile li ebeveyn kız karındaşı mezbûre Fâtıma’ya münhasıra olduğu şer‘an mütehakkik oldukdan sonra mezbûr Sinan Beşe meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde mezbûre Fâtıma’nın kayınatası ve tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu zâtını ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân zevci Mahmud Çelebi ve Hüseyin Çelebi b. Mustafa nâm kimesneler şehâdetleri ile şer‘an sâbit olan Mustafa Bey b hâris nâm kimesne mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip zevcem müteveffât-ı mezbûre Ayşe Hâtun sıhhat ve nefâz-ı tasarrufâtında babası müteveffâ-yı mezbûrun terekesinden olup vilâyet-i mezbûrede Draç kazâsına tâbi‘ Milyot ve Graçe ve Palama? nâm karyelerde vâki‘ çiftlik ta‘bîr olunur menzilden ve lede’l-ahâlî ma‘lûmetü’l-hudûd ve’l-kıt‘a menzil ve harman arsaları ve koyun kışlağı ve değirmen ve bağ ve bahçeden ve çiftlik âlâtından bi’l-irsi’ş-şer‘î kendiye isâbet eden nısf hisse-i şâyi‘alarını ve altı re’s camusunu beynimizde ma‘lûm semen-i medfû‘a bana bey‘ ve teslîm ve kurâ-yı mezkûre sınırları dâhilinde vâki‘ kezâlik ma‘lûmetü’l-hudûd ve’l-kıt‘a arâzi ve çayırlardan dahi nısf hisse-i müntakillesini ma‘rifet-i sâhib-i arz ile meccânen bana ferâğ ve tefvîz ben dahi ber vech-i muharrer iştirâ ve tesellüm ve tefevvüz ve kabûl edip emlâk-i mezkûrenin nısf şâyi‘leri vech-i muharrer üzre mülk-i müşterâm olup ve arâzi-i merkūmenin dahi nısf-ı şâyi‘-i mezkûrları hakk-ı tasarrufum olduğundan sonra mezbûre Ayşe vefât etmekle bâkī terekesinden irsen bana isâbet eden nısf hisse-i şer‘iyyemi vekîl-i mezbûr Mustafa Bey’den taleb ve da‘vâ eylediğimde, ol dahi zevcen müteveffât-ı mezbûre Ayşe bâlâda tafsîli mürûr eden emlâk ve çayırlar ve arâzi-i merkūmeden hissesi olan nısf-ı şâyi‘i mezbûrlarını bundan akdem müvekkilem mezbûre Fâtıma’ya hayâtında bey‘ ve teslîm ve ferâğ ve tefvîz etmiş idi deyû bi’l-vekâle benden da‘vâ ve taleb ve vech-i muharrer üzre bana bey‘ ve teslîm ve tefvîz eylediğini îcâr edip ve arâzi-i merkūme mahsûlâtından yüz keyl arpa ve buğday ve mezbûre Ayşe’nin terekesinden evânî-i nühâsiyye ve gayr-ı nühâsiyye ve esâs-ı beyt ve zimmetimde mütekarrir ve ma‘kūdun-aleyh olan on bin akçe mehr-i müeccelinden müvekkilesi mezbûre Fâtıma’ya isâbet eden nısf hisse-[187a] lerini bi’l-vekâle benden taleb ve da‘vâ etmeğin beynimizde münâza‘ât-ı kesîre ve muhâsamât-ı şedîde vâkı‘a olmuşdu. El-hâletü hâzihî muslihûn tavassut edip vekîl-i mezbûr Mustafa Bey ile beynimizde yirmi beş bin akçe üzerine inşâ-i akd-i sulh eylediklerinde ben dahi sulh-ı mezbûru kabûl ve bedel-i sulh olan meblağ-ı mezbûr yirmi beş bin akçeyi merkūm Mustafa Bey yedinden tamâmen ahz u kabz eylediğimden sonra müteveffât-ı mezbûre Ayşe’nin terekesine müte‘allika cemî‘ de‘âvî ve mütâlebâtdan ben müvekkile-i mezbûre Fâtıma’nın zimmetini ibrâ ve iskāt edip mezbûr Mustafa Bey dahi zikr olunan emlâk ve arâzi ve çayırlar ve kışlak ve bağ ve bahçe ve menzil ve harman arsalarından vech-i muharrer üzre hakkım olan nısf-şâyi‘lerine ve mârrü’z-zikr yüz keyl buğday ve arpa ve evânî-i nühâsiyye ve gayr-ı nühâsiyye ve esâs-ı beytiyye ve mehr-i müeccel olan meblağ-ı mezbûr on bin akçeden müvekkile-i mezbûre Fâtıma’ya isâbet eden beş bin akçeye ve bi’l-cümle müteveffât-ı mezbûre Ayşe’nin muhallefâtına müte‘allik âmme-i de‘âvî ve eymân ve mütâlebâtdan bi’l-vekâle benim zimmetimi ibrâ-i âmm-ı kātı‘ü’n-nizâ‘la ibrâ ve iskāt eyledi dedikde merkūm Mustafa Bey mukırr-ı mezbûr Sinan Beşe’yi cemî‘ kelimât-ı meşrûhasında vicâhen ve şifâhen tasdîk ve tahkīk etmeğin mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâlis min Cemâziyelevvel li sene seb‘a ve semânîn ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Çelebi b. İsmail, İbrahim Çelebi b. ( ) Nalband, Hasan Kethüdâ b. Ahmed, Mehmed Bey b. Hasan Hüseyin, Ali Bey serdâr-ı Belgrad, Hüseyin Çelebi b. Yusuf ve gayruhüm.