İstanbul Mahkemesi 20 Numaralı Sicil (H. 1099-1100 / M. 1688-1689) cilt: 56, sayfa: 213 Hüküm no: 245 Orijinal metin no: [52a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Şehzade Camii Vaizi Şeyh Ahmed Efendi’nin Çukur Hamamı civarında bulunan demirci ve berber dükkanları arsasını mescid yapılmak üzere vakfetmesi El-hamdu lillâhi’l-vâkıfi alâ külli hâli el-muttali‘i alâ mâ câle fi’l-bâl âlimi’l-gaybi ve’ş-şehâdeti’l-kebîri’l-müte‘âl ve’s-salâtu ve’s-selâmu alâ seyyidi erbâbi’l-kemâl Muhammedinini’l-mevsûfi bi-mekârimi’l-ahlâk ve ekârimi’l-hısâl ve alâ âlihî ve ashâbihî hayri sâhibin ve âl ve ba‘dehu, işbu kitâb-ı sıhhat-nisâbın tahrîrine bâ‘is ü bâdî ve bu hitâb-ı müşkîn-nikābın tastîrine sebeb ve dâ‘î oldur ki, Dârü’l-hilâfeti’l-aliyye-i Kostantıniyyetü’l-mahmiyede Şehzâde Câmi‘-i şerîfinde vâ‘iz ve nâsih olan umdetü’l-meşâyihi’l-izâm sâhibü’l-hayrât ve’l-hasenât eş-Şeyh Ahmed Efendi b. el-merhûm İsmail Efendi hazretleri tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu ber-nehc-i şer‘î üzere sâbit olan mefharü’l-meşâyihi’l-fihâm Dede Şeyh Mehmed Efendi b. Mustafa Efendi nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i şâmihü’l-imâd ve mahfil-i dîn-i münîf-i râsihü’l-evtâdda vakf-ı âti’l-beyânı li-ecli’t-tescîl mütevellî nasb u ta‘yîn olunan eş-Şeyh Mustafa Efendi b. Mehmed mahzarında bi’l-vekâle ikrâr-ı sahîh-i şer‘î ve i‘tirâf-ı sarîh-i mer‘î kılıp müvekkil-i müşârun-ileyh eş-Şeyh Ahmed Efendi hazretleri yedinde olan hüccet nâtıka olduğu üzere mâlik-i müstebdeli olup mahmiye-i mezbûrede Çukur Hamâmı kurbünde vâki‘ bir tarafdan Kasâb Mustafa tasarrufunda olan vakıf menzil ve bir tarafdan mezbûr eş-Şeyh İsmail Efendi zâviyesi ve bir tarafdan merhûm-ı mûmâ-ileyhin merkad-i şerîfleri ve bir tarafdan tarik-i âm ile mahdûd iki bâb demirci dükkânı arsasını ve bir bâb berber dükkânı ki cem‘an tûlen ve arzan bi-hesâb-ı terbî‘î yüz on bir zirâ‘ mülk arsasını mescid-i şerîf ve tevhîdhâne binâ eylemek üzere hasbeten lillâhi’l-meliki’s-samed ve taleben li-merzâti’r-rabbi’l-ahad vakf-ı sahîh-i muhalled ve habs-i sarîh-i müeyyed ile vakf ve habs edip mütevellî-i mezbûra teslîm ol dahi ber-vech-i muharrer vakfiyyet üzere kabz ve tesellüm eyledi dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î vekîl-i mûmâ-ileyhe inân-ı kelâmını semt-i vifâkdan cânib-i şikâka atf edip vakf-ı akâr İmâm-ı A‘zam hümâm-ı efham Ebu Hanîfe el-Kûfi -cûziye hayre’l-cezâ ve kûfiye- mezheb-i şerîflerinde gayr-ı lâzım olmağla vakf-ı mezbûrdan bi’l-vekâle rücû‘ eyledim, mütevellî-i mezbûr arsa-i merkūmeyi bana teslîm eylesin dedikde mütevellî-i mezbûr cevâbında bâ-savâba tesaddî edip eğerçi hâl inde’l-imâm-ı müşârun-ileyh bast olunan minvâl üzeredir, lâkin İmâm-ı efdal tilmîz-i evvel İmâm Ebû Yusuf hazretleri katında lâ-siyyemâ ba‘de’t-teslîm ile’l-mütevellî vâkıf mücerred “vakaftü” dimekle sahîh olup sıhhat ise imâm-ı mûmâ-ileyh hazretlerin katında lüzûmundan müfârık değildir deyü redden imtinâ‘ ve husûmet ve nizâ‘ edip hâkim-i muvakkı‘-ı sadr-ı kitâb hazretleri huzûr-ı fâizü’n-nûrlarında müterâfi‘ân ve her biri mübtegāsınca fasl u hasma tâlibân olduklarında hâkim-i müşârun-ileyh lâ-zâle’l-hakku câriyen beyne yedeyhi hazretleri dahi tarafeynin kelâmını ısgā ve temhîd-i sibâkı hayrı evlâ görüp vakf-ı mezbûrun lüzûmuna dahi hükm-i sahîh-i şer‘î etmeğin min ba‘d vakf-ı merkūm sahîh ve lâzım olup nakz u nakzına mecâl muhâl oldu. Cerâ zâlik ve hurrire fî evâili Saferi’l-hayr li-sene mi’e ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Emin b. Mehmed, Dede Şeyh Mehmed Efendi b. Mustafa Efendi, Fahrü’l-akrân İbrahim Ağa, Mustafa Ağa muhzırân, Receb Efendi b. İbrahim, Mustafa b. Ali el-imâm, Mustafa Beşe b. Şaban, Mustafa Efendi b. Abdülgani, Mehmed Efendi, Abdüllatif Efendi b. Ahmed.